Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Nizam ve İdare Ruhu

Hukuk Edebiyatı

Salih Mirzabeyoğlu

Hukuk Edebiyatı Hakkında

Hukuk Edebiyatı konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
9.5/10
5 Kişi
22
Okunma
7
Beğeni
1.647
Görüntülenme

Hakkında

TAKDİM Din, edeb demektir... Edeb; hadlere riayet... Hadlere riayet; haya ve hicâb... Haya ve hicâb; örtü ve perde... Örtü ve perde; tecrit... Tecrit hakikatinde; nizâm... İslâm baştanbaşa nizâm demektir!.. Zamanüstü hakiakat buudunda yaşayandan, saf tefekkür ehline... Üniformalı ilim erbabından, sırmalı askere... Adalet kefesine bakandan, bakkal terazisinde para değeriyle malı denkleştirene kadar herkes... Evet herkes; en ulviden en alelâdeye kadar her işde ve her yerde, tâbi olurken, tefrik ve temyiz ederken, ölçüp biçerken, o işe mahsus nizâmın mihengi içindedir!.. “Hukuk nizamı” diye bir söz var ya, doğrudur; her iş ve her şey bir nizam vahdeti belirttiğine göre, kendini mevzu olarak diğer nizam mevzularından ayırıcı özellikleriyle, “hukuk nizamı”ndan bahsedilebilir... Bunun yanında, hukuk, nizâm demektir!.. Mücerret mânâsıyla “nizâm” mefhumu, hem “cem etme, toplama, birleştirme ve birleme”, hem de “tefrik etme, denkleştirme, ayırma ve ayırdetme” mânâlarını kapsar; birbirinin içinde görünen mânâlarıyla derinliğine ve genişliğine tecrit... Böylece, eserde konuşan “Hakîm” ile “Hâkim” isminin mânâlarını da fısıldamış oluyorum!.. Gelelim İbda fikriyatı içinde bu eserin yerine... Bir ayniyetin “muvazeneli-denk” iki kanadı hâlinde Büyük Doğu ve İbda: Fikrin “nasıl?” buudu üstüne düşen “niçin?” ışığı ile, seçmeci, değerlendirici, hüküm verici, denkleştirici ve nisbetlendirici “vicdan”ın ne demek olduğu misâllendirilmiş, tavır alıcı ve karar koyucu mevsime girişimizin önsözü tamamlanmış ve mühürlenmiştir... işte “Hukuk Edebiyatı”, bu umumî nizâm ve irfan dilinin, İbda diyalektiğini zenginleştirici yeni bir tezahürüdür!.. Eserin kendi iç nizamına gelince... Şu: “Saf fikrin hukuk mevzuuna yönelişi” ve “hukukun tefekkür buudu” arasında, fikir ve hukuk geleneğimizde mevcut olmayan bu iki kategorinin “orijinal sentez-büyük terkib” dinamiğinin gösterilişi, bunun tarz ve usulü, dünya görüşü ve mevzu dilinin misâllendirilişi... Bundan sonrası, her iki sahada boy göstereceklere kalmış bir iş!.. Büyük Doğu Mimarı’nın harikulâde misâliyle “irfan”ın tarifi: “İrfan, bilgi değil, “bilmeyi bilicilik” hassasıdır... Nasıl ki paraya malik olan, bir nevî satın almadığı şeylerin de sahibi sayılır!”... Ve İmam- Gazalî Hazretlerinin büyük ölçülendirmesi: “Fıkıh için ne kadar hadis bilmeli?”... “Bilmeyi bilecek kadar!”... Bunlar anlaşıldı ise, İslâm büyüklerinin işareti ışığında, şu muazzam hikmet de anlaşıldı ise, İslâm büyüklerinin işareti ışığında, şu muazzam hikmet de anlaşıldı demektir: -“Bir hadisi bilmiş olan, bütün hadisleri bilmiş gibidir!” Böylece, tecrit ve fikir buudunda ister “fıkıh” ve ister “hukuk” veya “fıkıh ile hukuk arasındaki ilgi” açısından olsun, bunlara yanaşırken herşeyden önce malik olunması gereken insan kumaşının ne olması gerektiğini de belirtmiş oluyorum!..
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 7 dk.Sayfa Sayısı: 216Basım Tarihi: Aralık 1989Yayınevi: İbda Yayınları
ISBN: YokÜlke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 12.8
Erkek% 87.2
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Salih Mirzabeyoğlu
Salih MirzabeyoğluYazar · 65 kitap
Salih Mirzabeyoğlu ya da gerçek adıyla Salih İzzet Erdiş ( 10 Mayıs 1950; Erzincan, Türkiye – 16 Mayıs 2018; İstanbul, Türkiye), İslami Büyük Doğu Akıncıları Cephesi (İBDA/C) örgütü lideri olma suçuyla ömür boyu hapse mahkûm olan ve 22 Temmuz 2014'te yeniden yargılama talebi kabul edilerek tahliye olan Kürt asıllı Türk şair, yazar. Salih Mirzabeyoğlu, Erzincan'da dünyaya geldi. İlkokulu 1965 yılında Eskişehir'de Fatih İlkokulu'nda, ortaokulu 1968 yılında Mehmetçik Ortaokulu'nda tamamladı. Yazı ve şiirleri lise yıllarında Babıali'de Sabah gazetesinde yayımlanmaya başladı. 15 yaşında Necip Fazıl Kısakürek ile karşılaştı ve Nakşibendî tarikatına katıldı. Mirzabeyoğlu'nun ismi 1970'lerde duyulmaya başladı. İslâmî gençlik hareketlerinden biri olan Akıncılar'ın kurucusuydu. Gençliğinden itibaren "Millî Görüş" gömleğini üstüne giymişti. Salih Mirzabeyoğlu'nun genç yaşına rağmen sözüne itibar ediliyordu. Konferanslar veriyor, çevresinde gençler toplanıyordu. Akıncılar Derneği’nin politikalarının savunulduğu Gölge ve Akıncı Güç gibi dergileri çıkarttı. 1975'te Gölge dergisini çıkarttı ve ilk defa Mirzabeyoğlu soyadını orada kullandı. 12 Eylül Darbesi'nde sağ kesimin mağdur edilen isimleri arasında öne çıktı. Diğer siyâsî suçlular gibi Sıkı Yönetim İdaresi tarafından hakkında tutuklama kararı çıkartıldı ama bu süreçte tutuklanamadı. 1984 yılından itibaren yazı hayatına ve Büyük Doğu ve İBDA-C hareketindeki faaliyetlerine ağırlık verdi. 1991 yılında Körfez Savaşı'nın akabinde oluşan siyasi atmosfer içinde tutuklandı. İstanbul 6 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM), 1999 yılında İBDA-C lideri Salih İzzet Erdiş’i (Salih Mirzabeyoğlu) "Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye kalkışmak" suçundan, eski TCK’nın 146/1. maddesi uyarınca idam cezasına çarptırıldı. Erdiş hakkında verilen idam cezası, 23 Eylül 2002 tarihinde uyarlama yapılarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çevrildi. 2014 yılında yeniden yargılanma talebi mahkeme tarafından kabule değer görüldü ve Bolu F Tipi Cezaevi'nden tahliye edildi. 2018 yılında beyin kanaması nedeniyle Yalova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. 7 Mayıs'ta beyin ölümü gerçekleşen, daha sonra İstanbul'daki Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne nakledilen Mirzabeyoğlu, 16 Mayıs 2018'de 68 yaşında hayatını kaybetti.