Yine Sunay Akın kitabı
Yine tarihi yolculuk
Yine “yok artık” ünlemlerinin sıkça kullanılabileceği bir eser…
Kitap, aslında bilmediğimiz hiçbir şeyden bahsetmiyor.
Kızılderililer’i anlatan kitap, Batı’nın kıtaya ayak bastığı tarihten itibaren 1492*, beş yüz yıldır Kızılderililer’e nasıl zulüm ettiğini anlatıyor. Özellikle medya yoluyla Kızılderililerin, vahşi ve yamyam olarak gösterilmesine vurgu yapıyor.**
Liderler, şairler, yazarlar, şarkıcılar vb. Kızılderililer’in hakkında neler söylediğini, nasıl savunduklarını yahut nasıl karşı çıktıklarını da çok güzel bir dille açıklıyor. Zaman zaman Amerika kıtasındaki önemli uygarlıklardan da konu açan Akın, bence bu türün en güzel yazıncısıdır.
Kitabı okuduktan sonra insan üzülüyor. Sadece kitapta okuduklarına yahut Kızılderililerin başına gelenleri düşündükçe değil, aynı zamanda onlara bu zulümleri yapan Amerikalılara bağımlı olduğu için… Bilimden sanata, edebiyattan sinemaya, kılık kıyafetten yeme içmeye kadar hayatın neredeyse her alanında Amerika’ya bağımlı olduktan sonra, buralardan istediğimiz kadar atıp tutalım. Biraz vicdan rahatlaması yaşar sonra da aynı döngünün içinde Amerika’ya bağımlı olmaktan kurtulamadığımızı anlarız.
Çok tuhaf bir inceleme oldu, hatta inceleme bile değil farkındayım, zaten az sayıda arkadaş okuyor, onlar da kusuruma bakmazlar…
*Cennet’in Keşfi filmi tam da bunu anlatıyor..
** The Green İnforno filmi bu ikiyüzlülük için iyi bir örnek..