MEB 'in 100 Temel Eser listesinde olan ,#kitap hep ilgimi çekerdi ama okumak kısmet olmamıştı . Nihayet okudum ve merakımı yendim . Her okumanın bir zamanı var dedikleri bu olsa gerek ️
Birbirinden bağımsız 18 hikâyeden oluşan kitap #Anadolu insanı ile ilgili yazılan ilk hikâyeler olma özelliği taşıdığı için çok değerli.
Osmanlı'nin yıkılış süreçleri yaklaşmış , yönetimdeki çalkantılı günler memurların düzenine yansımış , yokluk günleri halkın omuzuna tırmanmış , #adalet mekanizmasına güven azalirken ve ahlâkî çöküş ivme yapmış ...
Anadolu halkı yorgun ve bitkin ...
1 .Dünya Savaşı'nın yaşandığı ve bittiği yıllarda kaleme alınmış bazı hikâyeler. Yazıldığı yıllar düşünüldüğünde hikayelerdeki kasveti anlamak elbette mümkün ...
Ve en çok dikkatimi çeken toplumda yine namus temasının kadınlar üzerinden yürütüldüğü ... Erkeklerin bir şekilde sıyrılıp , görmezden gelindiği metinlerde çok göze çarpıyor. Bu topraklarda yüzyıllardır süregelen bir sancı mevcut ...
Oldukça akıcı hikayeler. O çorak toprakların kokusunu alıyor insan okurken ...Derme çatma evlerin , yıkık dökük avlularin, un çuvalı için yapılan pazarlıkların , bacası ağır aksak tüten evlerdeki sancıların ayak izleri sinmiş hikâyelere .
Ne zaman bir Anadolu köyüne gitsem o tenha avlulari merak ederdim , özellikle geçmişini . Kitap beni bu anlamda çok etkiledi ... Ben Eski Türk Edebiyatı insanıyım bu aralar çok ihmal etsem de .Kitap bana çok iyi geldi .
Tavsiye ederim ...