Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Simgesel Değiş Tokuş ve Ölüm

Jean Baudrillard

Simgesel Değiş Tokuş ve Ölüm Hakkında

Simgesel Değiş Tokuş ve Ölüm konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Modern toplumların örgütlenme biçimi, ilkel ya da geleneksel toplumlardaki gibi, simgesel değiş tokuş üzerine oturmamaktadır. Modern toplumların simgeselden bir ölüden korkar gibi korkmalarının nedeni belki de budur. Tüm ekonomi politik ve libidinal ekonomi anlayışlarının ötesinde yer alan ve gözlerimizin önünde cereyan eden değeri yok etme ilkesi üstüne kurulmuş bir toplumsal ilişki biçiminin, bizi, ilkel oluşumlar modeline gönderdiği görülmektedir. Bu kitap emek, moda, vücut, ölüm, şiir dili gibi çeşitli alanlardan yola çıkarak bu şemayı çözümlemeye çalışmaktadır. Bu metin, günümüzde halen yerleşik disiplinler olarak sunulan bu alanları birer simülasyon modeli olarak ele almakta ve çözümlemektedir. Gerçekliğin aynası mı yoksa kuramsal bir meydan okuma mı? Bağışın karşı-bağışla tersine çevrilebilirliği, değiş tokuşun kurban etme eylemi sırasında tersine çevrilebilmesi, zamanın döngüsellik, üretimin yok etme, yaşamın ölüm tarafından tersine çevrilebilmesi, dile ait her terim ve değerin çevrik-söz tarafından tersine çevrilmesi. Bütün bu alanları belirleyen ve zamanın, dilin, ekonomik değiş tokuşlarla, biriktirilen iktidarın çizgiselliğine bir son veren biçimin adı tersine çevirmedir. Tersine çevirme bizim açımızdan yok edilme ve ölüm anlamına gelmektedir. Simgesel yok eden ve öldüren bir biçimdir. (Arka Kapak)
Çevirmen:
Oğuz Adanır
Oğuz Adanır
Tahmini Okuma Süresi: 10 sa. 29 dk.Sayfa Sayısı: 370Basım Tarihi: Ocak 2009Yayınevi: Boğaziçi Üniversitesi YayıneviOrijinal Adı: L' Echange Symbolique Et La Mort
ISBN: 9786054238675Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 23.1
Erkek% 76.9
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Jean Baudrillard
Jean BaudrillardYazar · 33 kitap
Jean Baudrillard (Jan Bodriyar) (d. 27 Temmuz 1929, Reims - ö. 6 Mart 2007), Paris), ünlü Fransız düşünür/sosyolog. Medya teorisi, Postyapısalcı felsefe ve postmodernizm üzerine olan çalışmalarıyla ünlenmiştir. Fransa'da bir devlet memurunun çocuğu olarak doğdu. Sorbonne Üniversitesi'nde Almanca okudu, ailesinde üniversiteye gitmiş olan ilk kişiydi. Mezun olduktan sonra bir süre eğitim kurumlarında Almanca öğretmiştir. 1950-1960lardaki bu dönemde, Cezayir sorunu yaşamını ve düşüncesini fazlasıyla etkilemiştir. Almanca öğrettiği bu dönemde doktora tezine de (sosyoloji üzerine) devam etti. 1966'da doktora tezini bitirdi, tezinin başlığı "Thése de troisiéme cycle: Le Systéme des objets" idi. 1966 yılının Eylül ayında Universite de Paris-X Nanterre'de (Nanterre Üniversitesi - Paris-X) asistan oldu. 1968'deki öğrenci eylemlerinin etkisinde kaldı, Yapısal Marksizm ve medya teorileri ile ilgilendi. 1972'de aynı üniversitede, profesör olarak, sosyoloji öğretmeye başladı. 1987'dan 1990'a kadar Üniversite de Paris-IX Dauphine'de (Dauphine Üniversitesi - Paris-X) görev aldı. "Eski Yugoslavya'daki Müslümanların maruz kaldığı soykırım, Yeni Avrupa Düzeni'nin evrim sürecinde bir aşamadır. 'Etnik temizliğin' infazcısı olan Sırplar, yeni biçimlenen bir Avrupa'nın öncülüğünü yapıyorlar." (Lettre dergisi, Kış 2005) Bugünün siyasi ve ideolojik akımlarını reddetmesi ününün artmasına neden olmuştur. Bugüne kadar birçok önemli çalışmaya imza atmıştır. Simülasyon kuramını oluşturmuş, kitle zihni üzerine çarpıcı satırlar yazmıştır. Tüketim üzerine düşünceleri ve yapıtları ise onun ününe ün katmıştır. Medya ve kitle iletişim araçlarına dair eleştirileri de diğer düşünceleri kadar çarpıcıdır. Birinci Körfez Savaşı üzerine yaptığı açıklamalarla, Körfez Savaşı'nın oluşumunu ve etkilerini entelektüel bir açıdan farklı bir şekilde yorumlamıştır. Simülasyon evreninin ortaya çıkışı II. Dünya Savaşının sonuçlarıyla bağlantılıdır. Baudrillard'a göre II. Dünya Savaşı sonrası sağ, solun işlevlerini yerine getirmeye başlamış; yani, sosyal devlet ilkesi ortaya çıkmıştır. Ayrıca sanayi ve tarım sektörlerinin belirleyiciliği iletişim ve hizmetler sektörlerinin belirleyiciliğinin ardına düşmüştür. Bu veriler batıda bir çeşit durağanlığa sebep olmuş ve batı kendi ekseni etrafında dönmeye başlamıştır. Bu kendi etrafında dönüş süreci kavramların içlerinin boşaltılması sonucunu doğurmuştur. Artık her kavram televizyonlardan akmakta, insanlar teknolojinin onlara sağladığı bu rahatlık sayesinde herhangi bir şeyi derinlemesine düşünememektedir ve iletişimi sağlamak adına yaratılan cansız kitle iletişim araçları kendilerine yüklenen işlevden, yani aracı olma konumundan çıkıp bağımsız bir kendilik haline gelmiştir. Birey ise bu durumu çaresizlik içinde izlemektedir; her şeyin farkındadır, fakat rahatlığından da taviz vermek istememektedir. Baudrillard'ın örneğine bakacak olursak: Birey televizyonda Sudan iç savaşını, herhangi bir tuvalet kağıdı reklamıyla aynı duyarsızlıkla izlemektedir. Televizyonu kapattıktan sonra Sudan'daki iç savaş devam etse bile onun için bitmiştir. İşte bireyin yaşadığı bu evren simülasyon evrenidir. Her şey görüntülerden ibarettir ve cansızdır.