Eşref-i mahlukat olan insanı diğer bütün canlılardan ayıran akletme becerisidir. Akletme becerisi ise tefekkür, tedebbür, muhakeme gibi yetileri mecburi olarak bünyesinde barındırmaktadır, zira insan düşünebilen, bilgisini kullanabilen, bilgisi ile üretime geçebilen bir canlıdır. Düşünmenin ise en önemli enstrümanı kelimelerdir, zira Allah (c.c), insanlara kelimeleri öğretmiş, kelimelerle düşünmeyi ve kalemle yazmayı öğretmiştir. Sosyal bir canlı olan insan, kelimelerle düşünmekte, düşündükleriyle etkileşime geçmektedir. Böylelikle insanın en büyük gücü sözden gelmektedir.
İletişim toplumun sulhu ve refahı için en önemli yapı taşıdır. Bu noktada iletişime ihtiyaç duyan insanın iletişim becerilerini geliştirmesi, iletişim modelini ve ilkelerini oluştururken doğru referanslardan yola çıkması oldukça önemlidir.
Bu kitap, var olan iletişim literatürüne; insanı sosyal bir varlık olarak yaratan ve iletişim için de sınırlar ve yasalar koyan yaratıcının hakikat bilgisi, insan için yol rehberi Kur'an-ı Kerim'i referans alan bir yaklaşım modeli ile katkıda bulunma gayesi taşımaktadır. Her mevzuda olduğu gibi iletişimde de yaratılışı bilmek, yaratılışa uygun yasalarla hareket etmek, kısırlaşmış iletişim sorunlarını çözmek için öncelikli adımdır.
"Söz Ahlakı"yla güzelleşmenin, incelmenin ve zenginleşmenin yollarına dair bir harita ve model sunma amacı taşımaktadır. Bu bağlamda öncelikle iletişimin parametreleri olan hissetme, işitme, görme aşamalarına değinilmiş, bu süreçlerdeki eksiklikler, hatalar, yanlış kabuller ve bu kabullere Kur'anî bakış açışı ve ilkeler ile çözüm önerileri sunulmuştur. Son bölümde ise bu temeller üzerinde yükselen Kur'an'da geçen kavl/söz kavramının geçtiği ayetler ışığında sınırları, emirleri, ilkeleri ve nitelikleri belirlenen bir Söz Ahlakı Modeli oluşturulmuştur.
