Uyurgezer, Fitzek'in en iyi kitaplarından birisi değil, en iyisi hangisi deseniz bilmiyorum, ama en çok terapi adlı eserini beğendiğimi söyleyebilirim. Ancak bu üç kitaba (Uyurgezer, Yolcu 23, Terapi) bakarak şunları söyleyebilirim: Fitzek üç kitabında da bir son yazarak kitabın sırrını çözüyor, ardından onu bir başka sırrı açıklayarak başka bir biçime sokuyor. Böyle yaparak bizi gerçeğin ne olduğu konusunda kuşkulandırıyor, belki de gerçek göründüğü gibi değildi, diyor. Bu, bir çok gerilim kitabının, filminin ana takıntısı zaten. Yeni olan ne var peki? Ara ara okuduğum gerilim kitaplarına bakarak Fitzek'in bir kaç tık yukarı çıktığını söyleyebilirim: bir türlü akıl sağlığından emin olamadığımız karakterler bizi kuşkulandırıyor, kim olduklarını bir türlü çözemediğimiz yan karakterler bizde sürekli şüphe uyandırıyor. fitzek romanlarında hakikati bulmak zor, zihnin rahatlamak için acı çekmesi, debelenmesi şart. Yarıda bıraktığım nice gerilim romanına kıyasla Fitzek'in kitaplarında ikna edici, zorlayıcı hissi vermeyen, ya da bir şekilde bunu yapmamayı becerebilen bir atmosfer var. Yine de asla bir Katzenbach olamaz Fitzek.