Herşey kalbimizde olup bitiyor gibi görünse de zevkin merkezi beyindir!
. "Aşık olduğumuzda duyularımızda ne gibi şeyler meydana geliyor? Göz siniri, gördüğümüz kişinin imajını kortekse taşıyor ve kalp çarpıntısı, kızarma gibi semptomlara yol açıyor. İfademiz karmaşıklaşıyor, kekeliyoruz. Arzularımızın nesnesinin yaydığı feromonlar, burnumuzdan girip koku algılayıcı nöronları harekete geçirerek beynin duygu merkezine ulaşırlar. Koku nüfuz eder, değil mi?" Sözlerini büyük bir dikkatle dinlerken başımı salladım. "Ses dalgaları kulak zarlarını titreştirir. Bu bize kışkırtıcı ve baştan çıkarıcı gelir. İlk temasların sinir uçlarına gönderdiği elektrik akımı, omurilik boyunca ilerleyip kortekse ulaşır ve zevk nörotransmitterleri, endorfin salgılar. Aşık olduğumuzda beyni- mizin on iki ayrı bölgesi uyarılarak bize estiklik veren kimyasal moleküller salgılarlar. Bu da eroin veya afyon gibi bazı uyuştu ruculara yakın etkileri olan sihirli bir kokteyl ortaya çıkarır. Bu yüzden "kanatlandığımızı hissederiz." "Sihirli bir kokteyl mi?" "Evet, beyni uyarıcı aşırı hormon üretiminden bahsediyorum. Uyku ve iştah kesen amfetaminler veya sarhoşluk ve hiperaktiflik yaratan dopamin gibi. Ayrıca esriklik yaratan feniletilamin, bir ilişkinin başında artan ve en iyi ihtimalle üç yıl süren bir protein olan NGF veya yine arzu hormonu olan luliberin, değil mi?"
Sayfa 217Kitabı okudu
Açılış kokteyli
Şehrimizdeki veznedarların en büyük tutkusu, resim galerilerinin açılış kokteyllerine gidip bedava içki içmektir. İşyerlerinin panosuna iğnelenmiş veya amirlerinin masalarının üzerine bırakılmış sergi davetiyelerini titizlikle takip eder, ne zaman nerede kokteyl oldugunu çok iyi bilirler. Boş zamanlarında da, bıyıklarını çekiştirerek, davetiyelerdeki yazıları okurlar. Böylece ellerinde içki kadehleriyle resimlerin önünde durup, birbirlerine göz kırparak, "Özgün bir yapıt!" derler, "Soyutlamalar müthiş! Ressam kompozisyonlarında konuyu bütünüyle yok etmeye yönelmiş..." İçki servisi bitince sallana sallana evlerinin yolunu tutarlar.
Sayfa 35 - İletişim YayıneviKitabı okudu
Reklam
"Keşke siyasi bir lider falan olsaymışsın sen," dedim. "Ama onlar da hep havuzun dışında." "Hangi havuzun?" "Halk bir havuzun içindedir, farklı görüşleri ve inançları yüzünden birbirini boğmaya çalışırken aynı zamanda da boğulmamaya çalışır. Siyasiler havuzun dışında kokteyl partisi verir, arada dönüp havuzdakilere karınlarını doyursunlar diye yem atarlar. Bazıları buna sevinir ama hâlâ havuzun içindedirler işte."
Gelenek mevzusuyla ilgili zaten bin türlü problemi olan bir halk olduğumuz ve geleneksel merasimleri hayatımızdan çıkararak kendimizi daha da zora soktuğumuz için genç insanların durumu en zoru. Geleneksel bir düğün istemiyorsun ama "kokteyl prolonge" de bizim gibi halay çekmeden duygularını yaşamayan insanları zorluyor. Olmuyor. Ne oluyor? En elit düğünlerde bile Mozart'la başlayan fasıl mecburen kasap havasıyla son buluyor. Bunun için yeterli altyapı yoksa hiç olmazsa bir Tarkan çalınıp öyle gidiliyor.
Paranın satın alamayacağı o kadar çok şey var ki, şu küçük kadını satın alamam mesela.Parayla midemi genişletemem. Günde bir litreden fazla kokteyl içmedikten sonra otuz milyon kaç para eder?
Sayfa 303Kitabı okudu
Hayattaki her başarı bir kokteyl gibiydi. Malzemelerin doğru sırayla dikkatlice ve doğru oranlarda karıştırıldığı bir kokteyl
Reklam
743 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.