Her türlü saadet ve felâket düşüncesinin üstünde bir talihin kendisini tamamlaması lazımdı. Istırap insanoğlu için gündelik ekmek, ōlümse sadece bir kaderdi, ikisinden de kaçılamazdı. Asıl dava, derin bir şekilde yaşamak ve kendi kendisini gerçekleştirmek, ölümlü hayata şahsi bir çeşni vermekti.