t

Tiyatro

18 üye · 1 yeni gönderi
56 syf.
7/10 puan verdi
Acı Neticeler
Nâmık Kemâl'in sürgündeyken yazmış olduğu bir oyundur. "Vatan Yahut Silistre" oyunu çok beğenildikten sonra bu eseri de aynı yerde oynanmıştır. Eserde yazarımızın değindiği nokta, kızların aileleri tarafından rızası dışlarında evlendirilmesine dayanır. Bu hususta "aile" kavramına dikkat çekilir. Eserin yayınlanmasından sonra edebiyatımızın ünlü yazarlarını da etkilemiştir. Türk tiyatrosunda önemli bir yer tutan Nâmık Kemâl, sade diliyle ve yazım yeteneğiyle daima dikkat çekmiştir. Akışında birkaç kusur fark edilse dahi dönemine damga vuran ve yıllar sonra bile unutulmayan bir üstat olduğu için zevk alarak okudum. Bir çırpıda bitirilebilecek güzel bir tiyatro eserimiz.
Zavallı Çocuk
Zavallı ÇocukNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20212,918 okunma
84 syf.
·
Puan vermedi
Bir Screwball Komedisi örneği olarak degerlendirebileceğimiz oyununu Baydur, kendine has ironik dil ile meydana getirmiştir. Oyunun temel konusu bir apartman dairesinde ansiklopedi yazan yedi bilim adamının aralarına gece yarısı aniden Peri/Pakize adlı bir kadının karışmasıdır. Yazar, oyunda hem bilginin sunulmasında hem de dünyayı yorumlamadaki
Cumhuriyet Kızı
Cumhuriyet KızıMemet Baydur · Remzi Kitabevi · 19905 okunma
Reklam
106 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Vak’a Maraş’ın işgali sırasında Maraş’ta geçer.Tohum’un cevherine tüm bir kâinat sığar.Anadolu’yu anlamak,mevzuu anlamaktır.Üçüncü Perde’de Anadolu’nun ezeli ifadesi ,kaval,bize uzaklardan bu görünmeyen Anadolu’nun içini söylüyor.Eserde,Milli Mücadele sadece mazlum bir milletin emperyalizme karşı ayaklanması ve Anadolu ,sadece bir istihsal perspektif içinde mütalâa edilecek alelâde bir toprak yığını,ruhsuz ve şapşal bir tabiat parçası değildir.
Tohum
TohumNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu · 20232,258 okunma
108 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Hayat sahnesine hoş geldiniz.
Şahsına münhasır anlatımıyla, yine hayata bir yerlerden tutunmaya çalışan bir karakter üzerinden yaptığı bireyel ve toplumsal hicivlerle yer yer komedi yer yer dramla örülü kurgusuyla, toplamda 2 perdeyle okuyucuyu kısa sürede oyunun büyülü dünyasına çekmeyi başarmış. Gerçekle sahnenin iç içe geçtiği bu oyunumuz kurgusal ve üslupsal açıdan
Oyunlarla Yaşayanlar
Oyunlarla YaşayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 20209,2bin okunma
133 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
Aşk mı Barış mı?
Hepimiz birilerinin ya da bir şeylerin sebebi olduğu kadar kurbanlarıyız. Sözlerimiz, eylemlerimiz, çevrenin bize ettikleri gün gelecek, biz varken ya da bizden sonra az ya da çok etkileyecek ötekilerin yapacaklarını. Filmlerde görürüz, düşmanı için bile hayatını feda eden kurbanlar birdenbire düşmanının gözünde kahramanlaşır. Artık kendini feda eden kişiyi düşman olarak görmez o düşman, büyük borçlanmıştır ona. Oysa bunu mu hak etmiştir kendilerini kurban edenler? Belki birçok iyilik yapıp o kişinin kendisine düşman tavırlarından kurtulamamışlardır. Ki böyle de olur çoğu zaman. Fakat ölürse işte o zaman affeder düşmanı onu. Düşmanın ne zalim bir düşman olduğu da buradan anlaşılır zaten: "Seni affetmem için ölmen gerek ancak." demiş olur aslında. Ne büyüklenmeci tavırdır bu! Fakat yine de pişmanlıklar bir yana, zararın neresinden dönülse kârdır. İşte Romeo Juliet'inki de böyle bir hikâye. Kendilerini ve aşklarını feda etmeleri bir barışı getiriyor beraberinde. Fakat etmeleri mi gerekirdi, bu kadar kıt mıydı insanların aklı? Evet, kıttı; diyor Shakespeare. Ve gösteriyor ezelden iki düşman olan Capulet ve Montague aileleriye bunu. Bir aşk, ölmekle ölümsüzleşiyor, çünkü hiçbir zaman denenmemiş ve bitmemiş oluyor hayatın her şeyi bir canavar gibi çürütüp tüketen sancılı yollarında. Romeo ve Juliet de bu yüzden büyük bir efsane değil mi?
Romeo ve Juliet
Romeo ve JulietWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202461,1bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
Kapıların Dışında
Kapıların Dışında
savaşın insan üzerinde bıraktığı yıkıntıyı, o derin kapanmaz izleri anlatan rahatsız edici bir kitap, evet rahatsız edici dedim çünkü yazarın yazdığı şeyleri bizzat kendisinin yaşamış olması, bunca acıya tanıklık etmesi o savaş atmosferine tanık olmuş o ağır havayı solumuş olmasından dolayı kitabı okurken siz de o havayı soluyor olacaksınız. belkide savaşın o korkunç derin izler bırakan yaralarını, geride ne denli bir yıkım bıraktığını anlayabilmek için bazen bu tür eserler ile rahatsız edilmemiz gerek. Daha önce de yıkım edebiyatı üzerine kitaplar okumuştum ama bu denli çarpıcı, sert bir kitap okumamıştım, bende en çok etki bırakanlardan oldu. Kitap, yaklaşık bi 95 sayfalık tiyatro. Ve hiçbir tiyatronun oynamak hiçbir seyircinin görmek istemediği bir oyun... Fakat okurken çok derin bir roman okuyorsunuz gibi ama aynı zamanda tiyatro seyreder gibi de canlanıyor her bir ayrıntısı kafanızda...Wolfgang Borchert, yirmi yaşında ikinci dünya savaşında üç yıl boyunca cephede yer alıp savaş bitip de döndüğünde kapıların dışında kalan genç bir yazar. Savaştan dönüyor evet ama hiçbir şey bıraktığı gibi değil, ne eşi ne evi ne ailesi ne ülkesi... Heryer enkaz, herkes kaypaktır artık... Ve artık onun yeri kapıların dışıdır. peki ya savaşı emredenler, onlar öldürdüklerinin önünden hissiz geçip giderler. Ve onlar şimdi kapılarını sıkı sıkı kapamış sıcacık evlerinde yataklarına uzanmış yatıyorlar...
Wolfgang Borchert
Wolfgang Borchert
Kapıların Dışında
Kapıların Dışında
Kapıların Dışında
Kapıların DışındaWolfgang Borchert · Can Yayınları · 20216,4bin okunma
Reklam
618 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.