Kitapta bir çok cümlenin altını çizdim çünkü Çehov'un ifade ettiği bir çok duygu bana hep tanıdık.
Kovrin'in son hallerini görünce bir kez daha çevresine mutsuzluk, acı, nefret ve zulüm saçan insanların aslında kendi içlerinde çaresizce mutsuz ve sevgisizlikten kıvrandığı sonucuna vardım. İnsanların mutsuzken ne kadar acımasız ve sevgisiz olabildiğini görmek çok korkunç. Sayfalar dolusu anlatılmamasına rağmen o kadar çırılçıplak ve net bir gerçek olarak karşımıza dikiliyor ki. Okurken gerçekliği ve tanıdık hissi içinizi kemiriyor.
Ayrıca insanların kendilerini herkesten daha özel hissederek (kimseye zararı dokunmadıkça) daha motive, başarılı ve mutlu olması ölmeden herkesin yaşaması gereken neredeyse ihtiyaç denilebilecek bir duygu. Hayatta kalmak için bir güç kaynağına benzetiyorum bu duyguyu. Kovrin'in de ölmemek için bu duyguya ihtiyacı vardı.
Son olarak mutluluk deliliktir dostlarım. Mutluluk herkes gibi, sıradan, normal olmamaktır. Mutluluk kendine özgü, özel, bizi herkesten ayıran deliliklerimizin olmasıdır. Mutluluk kaostur (Tekdüzelikten, rutinden uzak). Mutlu olalım. Deli olmaktan, delirmekten korkmayalım. Sevinçler böyle mümkün :)