Çetin kusura bakma ama o adamı ben de tanıdığım için böyle yazmakta bir sakınca görmüyorum. Anlattığı kan verme hikâyesini hatırlasana! Civarda bir yerde çatışma olduğunu radyodan duyup bir arkadaşıyla birlikte hastaneye gidiyorlar, yaralılara kan vermek için; gittikleri hastanedekilerin sağcı olduğunu öğrenince kan vermekten vazgeçiyorlar. Bu uyduruk hikâyeyi anlatmıştı solculuk diye!
Herkesle Her Şey Yapılmaz Herkesle her şeyi yapmak zorunda değilsin; ama iletişim kuracağın insanlarla konuşup onları anlamak zorundasın ki aranızda sıkıntılar oluşmasın. İlişkilerin sağlam olması için saygı birinci şarttır. Şu saygı meselesini anlayan birinin sırtı asla yere gelmez. O halde ayrılıklarda, birlikteliklerde sevgiden önce saygı esastır. Onunla birlikte olman zorunlu değil; ama bir araya gelince kusura bakma, saygı duyacaksın.
Reklam
Bunny'nin eli Amanita'nın omzunu giderek daha çok sıkıyordu; sonunda itiraz etti Amanita:"Canımı acıtıyorsun". "Kusura bakma. Acı duyabildiğini bilmiyordum."
Sayfa 146Kitabı okudu
Gaydar Hamzatbekov
Gaydar Rustemoviç Hamzatbekov, Kazakistan’da demiryolu işçisi Rüstem ile Rus karısı Katya’dan doğmuştu. Dedesi Rahman Hamzatbekov Stalingrad’da Anayurt Savaşı’nda ölen milyonlarca yoldaş arasındaydı. Babası Rüstem ise anayurdu kalkındırmak, koskoca Asya kıtasını demir raylarla örmek çabasına ömrünü adayan, inanmış bir Komsomol üyesiydi.
Sayfa 229 - İmparatorun babasına dairKitabı okudu
Kazancakis'in Zorba'sının en sevdiğim cümlesi, "İnsanız affet." Madam Ortans ölüm döşeğindeyken Girit'in ileri gelenlerinden biri geliyor, "Bugüne kadar senin hakkında ileri geri konuştuysam kusura bakma, insanız affet," diyor. Ölüm döşeğindeki ihtiyar bir fahişeye söylüyor bunu. Onun affetmesi mühim çünkü. Tanrı zaten affeder, konsepti bu, bağışlayıcı olmak. Ama en güçsüz olanın konsepti bu değil, onun elinde tek silah var, affetmemek.
“Ben müşteriyim siz de satıcı, öyle göz kararıyla karides satıldığı nerede görülmüştür?” “Eeh… Balina değil, orkinos değil, sinarit değil. Alt tarafı 250 g karides alacaksın arkadaş, tutup bir gazetelik laf ediyorsun.” “Böylece alıyorsan ne âlâ! Almazsan keyfin bilir…” “Bari kâğıdını değiştirin, bu kese kâğıdı ıslak.” “Zatınızın teşrif edeceğini bilselerdi karidesler ıslanmamak için şemsiye kullanırlardı. Ama bizim kâğıtları beğenmiyorsan seninkilere sararız…” “Bırakın onları notalarım onlar: Bestem, bestelerim; keman partisi, çello partisi, viyola partisi…” “Halk Partisi, Adalet Partisi, Bölükbaşı Partisi… Seninki gıygıycı galiba. Kusura bakma Şopeeenn!” “Ben Şopensem siz de balıkçı güzelisiniz, anladınız mı? Vazgeçtim almaktan, karidesleriniz de sizin olsun!”
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.