"Burda üç binden fazla fizikçi bulunuyor. CERN tek başına, tüm dünyadaki zerrecik fizikçilerinin - dünyadaki en parlak zekâların- yarısını çalıştırır. Almanlar, Japonlar, İtalyanlar, Hollandalılar, ne ararsan. Fizikçilerimiz beş yüzden fazla üniversiteyi ve altmış milliyeti temsil ediyor." Langdon şaşırmıştı. "Nasıl anlaşıyorlar?" "İngilizce elbette. Bilimin evrensel dili." Langdon o ana dek hep matematiğin bilimin evrensel dili olduğunu duymuştu, ama tartışamayacak kadar yorgundu.
Sayfa 40 - Altın Kitaplar YayınıKitabı okudu
Galileo şöyle demektedir: "Evren matematiğin dili ile yazılmıştır; harfleri üçgen, çember ve diğer geometrik nesnelerdir. Bunları bilmedikçe onun bir sözcüğünü bile anlayamayız. Matematiğin dilini bilmeyen için, evren içinden çıkılmaz karanlık bir labirent gibidir."
Sayfa 40
Reklam
Matematik Evrenselleşme Süreci ve Matematik Makaleleri
Matematiğin küreselleşmesinin başka bir etkisi de İngilizcenin yavaş yavaş disiplinin uluslararası dili olarak kendini kabul ettirmesi oluyor. Paris Kongresi'nden beri bazı katılımcılar konferans ve kitapların sadece Fransızca olmasının yabancı katılımcıların anlayışını kısıtladığı konusunda şikâyette bulunuyorlardı. İkinci Dünya Savaşı ve Avrupalı beyinlerin büyük kısmının Birleşik Devletler'e ve oradaki büyük üniversitelere göç etmesi de bu eğilime katkıda bulundu. Günümüzde matematik araştırmaları makalelerinin çoğu İngilizce yazılıyor ve yayınlanıyor. 1 1991'den beri tüm dünyadan gelen makalelere Amerikan üniversitesi Cornell tarafından oluşturulan arXiv.org platformu aracılığıyla internetten serbestçe ulaşılabiliyor. Matematik makalelerinin neye benzediğini görmek isterseniz bir göz atın.
Sayfa 230Kitabı okudu
260 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Varlık zamanın özüdür." vs "Zaman varlığın özüdür."
Martin Heidegger
Martin Heidegger
'in 1927 yılında yazdığı Magnum Opusu '
Varlık ve Zaman
Varlık ve Zaman
'; filozofun nezdinde henüz miâdını doldurmamışken, onun ışığında
Immanuel Kant
Immanuel Kant
ve
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
Georg Wilhelm Friedrich Hegel
felsefeleri hakkında kritiklerini ders notları olarak oluşturmaya başlamıştı. İşte bu kitap da Heidegger'in Hegel'in en meşhur -ama onu kapsayan
Mantık Bilimi (Büyük Mantık)
Mantık Bilimi (Büyük Mantık)
ve
Mantık Bilimi (Küçük Mantık)
Mantık Bilimi (Küçük Mantık)
eserleri kadar
Hegel’in Tinin Fenomenolojisi
Hegel’in Tinin FenomenolojisiMartin Heidegger · Alfa Yayınları · 202050 okunma
Matematik esas itibariyle işaretler sistemi üzerinden yapılan operasyonlar olunca ve bu işaretler sisteminin esasını mantık oluşturmakla birlikte, mantığı sembollerle kurunca, matematik ile mantık arasındaki fark epeyce belirsiz hale geldi. Matematiğin ve mantığın ikisinin de temel özelliği formel ve içeriksiz olmakla birlikte, sentetik a priori tezi üzerinden yakînî bilginin en önemli alanını şekillendirmesi, sonraki gelişmelerin temel sâiklerinden birisini teşkil etmektedir. Bu durum Birinci ve İkinci Dünya savaşlarının galiplerine ait olan anglo-saxon düşüncesi için geçerli. Burada dil ile alakalı başka bir ciheti, Heidegger'in dile yaklaşımında görürüz. Heidegger için dil, Anglosakson dünyasından tamamen farklı olarak, Alman varlığıyla irtibatı cihetinden araştırma konusu haline geliyor. Bu defa dil varlığın kendisini ifşasının çanağıdır artık. Heidegger Alman varlığı ile Alman dili arasındaki irtibatı kurup Almanları, Alman olmayandan ayırmanın ve korumanın mu hafazası ve mahfazası olarak dili, özellikle Amerikan işgali altındaki Almanya'da ön plana çıkarıyor. Öbür tarafta da dil yapısalcılığın bir türü olarak gelişen Fransız perspektifine baktığımızda discoursea dönüşüyor. Anglosakson dünya söz konusu olduğunda düşünce ve hatta bilim esas itibariyle matematikselleştiriliyor ve formelleşiyor.
Sayfa 41 - Tahsin GörgünKitabı okudu
Doğanın sembolik dili olarak kabul ettiğimiz sayıların etkisini, o asla bozulmayan analojiyi görür ve sorarız: Dünya neden böyle ve doğanın işleyişini çözmemizi ve öngörmemizi sağlayan matematiğin şu ilginç dili neyin nesi? Kısacası onu biz mi icat ettik yoksa keşfettiğimiz şeyin bir parçası mıydı? Eğer onu keşfettiysek, bu onun bizden bağımsız olarak var olduğu anlamına mı geliyor? Eğer böyleyse nerede var oluyor? Kesinlikle içinde yaşadığımız zaman ve mekanda değil, çünkü onlar aynı matematik tarafından tanımlanabiliyor. Ama eğer başka bir alanda varoluyorsa, biz diğer matematiksel biçimler dünyasıyla nasıl oluyor da temas kuruyoruz?
Reklam
120 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.