Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

MaviVapurDumanı

Tanrı’yı gördüğüm göz, Tanrı’nın beni gördüğü gözle aynıdır. Benim gözüm ve Tanrı’nın gözü tek gözdür, tek bir çehredir, tek bilgidir ve tek aşktır. Burada Tanrı ve dünya arasındaki tüm ayırım yok olur. Tanrı her şeydedir/tümdedir, her şey de/tüm ise Tanrı’nın içindedir. Bu yüzden insan da aslında Tanrının içindedir ve Tanrı da insanın içinde… Tanrı diğerlerinin hepsinin üstünde var olan bir varlıktır ve tüm varlıklardan öte bir hiçliktir. Meister Eckhart
Reklam
Ancak cennette olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsanız cennette olabilirsiniz. Bildiğiniz anda, cennet yok olmuştur. Hiçbir düşünme çabası sizi oraya geri döndüremez, zira düşünce - ölümlü bir varlık olarak kendinize ilişkin bilinçli farkındalığınız- Düşüş’tür. Cennet Bahçesi’nde bu en eski insan çifti, kendilerinin farkında olmayışlarıyla “örtülüdürler”. Özfarkındalığa ulaştıklarında ise kendilerini çırılçıplak bulurlar. Kendimiz hakkında düşünmek, yılanın bize iadesi mümkün olmayan armağanıdır.
Felsefenin kaynağı endişedir ve tehdit altında olmadıkları ya da kendilerini yabancı bir yerde bulmadıkları sürece kediler endişe yaşamazlar. Buna karşılık, insanlar için ise dünyanın kendisi yabancı ve tehditkâr bir yerdir. Dinler esas olarak, insana göre olmayan bir kainatı insanca yaşanabilir hale getirme girişimleridir. Filozoflar çoğunlukla kendi metafizik kuramlarının yanında kaydadeğer bulmayarak bu inançlara itibar etmemiş olsalar da aslında din ve felsefe aynı ihtiyaca cevap verir. Her ikisi de insan olmaya eşlik eden bitmez tükenmez huzursuzluğu defetmeye çalışır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kitabı iPad’den  okumak gece melatonin salgısını basılı kitaptan okumaya göre yüzde 50 daha fazla baskılıyordu. Hatta iPad’den okumak melatonin yükselmesini basılı kitap okumaya kıyasla 3 saat kadar geciktiriyordu. Katılımcılar kitabı iPad’den okuduklarında melatoninin zirve yapması, dolayısıyla uyku talimatının gelmesi gece yarısından önce değil, sabahın ilk saatlerine rastlıyordu. Kitabı iPad’den okudukları zaman bireylerin uykuya dalması basılı malzemeden okudukları zamana göre daha uzun sürüyordu.
Akşam elektrik ışığının içsel 24 saatlik saatinizi geri sarma derecesi önemlidir; genelde her akşam ortalama 2 ila 3 saat geri sarar. Bunu konumuza uyacak bir şekilde örnekleyecek olursak, diyelim ki bu kitabı saat 23:00’te akşam boyunca elektrik ışıkları ile çevrili olduğunuz New York‘ta okuyorsunuz. Baş ucunuzdaki saat 23:00’ü gösterebilir ama yapay ışığın her yerde olması melatonin salgısını engelleyerek zamanın içsel tiktaklarını duraksatmıştır. Biyolojik açıdan, kıta üzerinde batıya doğru sürüklenerek Şikago saatinin (22:00), hatta belki de San Francisco saatinin (20:00) içsel karşılığına ulaşmış gibi olmuşsunuzdur.
Reklam
Uyku bir zamanlar hayal ettiğimizden çok daha akıllıydı. Gün içinde öğrendiğiniz bütün bilgilerin genel, belirsiz (ve dolayısıyla kuru kalabalık) bir şekilde saklanmasını sağlamıyordu. Hafızanın iyileştirilmesi konusunda çok daha ayırt edici bir yardım sunuyordu: Nihayetinde hangi bilginin güçlendirileceğini ve güçlendirilmeyeceğini seçip karar veriyordu. Uyku bu görevi ilk öğrenme esnasında o anılara tutturulan ya da potansiyel olarak uyku sırasında adı konulan anlamlı etiketleri kullanarak başarıyordu.
Kafein. Petrolden sonra gezegende en çok alınıp satılan ikinci ticari maldır. Belki de tek rakibi alkol tüketimi olan kafein tüketimi, insan ırkı üzerinde gerçekleştirilen en uzun süreli, en geniş kapsamlı gözetimsiz ilaç araştırmalarından birini temsil eder ve bu araştırma günümüzde de sürmektedir. 
Zihin güven içinde rüya görebilsin diye beyin bedeni felç eder.
Ve eğer başkalarına zorbalık yaparak istediğinizi elde etmişseniz, ardına saklandığınız tehditkâr tavırdan bir an için vazgeçtiğinizde sizden intikam alınır korkusuyla yaşamaya mecbursunuzdur.
Reklam
En çok korktuğumuz, kaçtığımız ve bu yüzden de saplantı haline gelmiş olan veya aklımızdan çıkmayan eğilimleri sembolize eden içimizdeki “demonlara“ cesurca ses vererek onları, yapıcı faaliyetlerde kullanmak üzere, henüz özgürleştirilmiş, hayat veren psişik enerji biçimindeki yardımcı müttefiklere dönüştürmüş oluruz. Bu süreçte bir çok sanatçının algıladığı şu paradoksu keşfederiz: Önceden kaçtığımız ve reddettiğimiz şey canlığın, yaratıcılığın ve otantik maneviyatın kurtarıcı kaynağıdır.
Gerçek mit ancak bilinç ve bilinçdışı alanlarının birbirine bağlanması sürecinde ortaya çıkabilir. Kitaplığımda ya da televizyonda canlı bir arketip bulamam. Onu ancak kendimde bulabilirim; ortak karanlığın kalbinde yatan bireysellik çekirdeğinde. Ancak birey kalkıp pencereye gidebilir ve perdeleri açıp karanlığa bakabilir. Bazen bunu yapmak için büyük cesaret gerekir. Perdeyi açtığınızda dışarıda, gecenin içinde ne olduğunu bilemezsiniz. Belki yıldızlar, belki ejderhalar, belki de gizli polis. Belki Tanrı’nın inayeti, belki ölüm korkusu. Hepsi oradadırlar. Hepimiz için.
Jung’un kendisi de şöyle demiştir: “ Herkes bir gölgeye sahiptir, bu gölge bireyin bilinçli yaşamında ne kadar az içeriyorsa, o kadar kara ve yoğun olur.” Başka bir deyişle, gölgenize ne kadar az bakarsanız, o kadar güçlenir, sonunda bir tehlikeye, kaldırılamaz bir ağırlığa, ruhunuzun içindeki bir tehdide dönüşür.
Gölge, ruhumuzun öteki yüzü, bilinçli zihnin karanlık kardeşidir… Gölge bilinçli ve bilinçsiz zihnin arasındaki eşikte bekler ve rüyalarımızda ona kardeş, dost, hayvan, canavar, düşman, rehber olarak rastlarız. O, bilinçli benliğimize kabul etmek istemediğimiz, kabul edemediğimiz her şeydir; içimizde bastırılmış, inkar edilmiş ya da kullanılmayan tüm özellikler ve eğilimlerdir. 
Ruşvaş çayı gibi kelimelerin hiçbir açıklaması yok. Oralarda Ruşvaş çayı içiyorlar, bu kadar basit ; tıpkı burada Lapsang Soochong ya da Lipton içtiğimiz gibi. Tabii, Ruşvaş Hardca bir kelime. Eğer beni fazla sıkıştırırsanız, Ruşvaş çayının Ruşvaş bitkisinden elde edildiğini söylerim, bu bitki hem yabani olarak bulunuyor, hem de Enland’ın güneyindeki her yerde yetiştiriliyor, küçük yuvarlak yaprakları var ve kurutulup demlendiğinde pek lezzetli kahverengi bir çay elde ediliyor. Bir önceki cümleyi yazana kadar bunları bilmiyordum. Yoksa biliyordum da hiç düşünmemiş miydim? Bir isim nedir ki? Çok şeydir.
471 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.