344 syf.
·
Puan vermedi
Evvet kitabı okuduk. Gelgelelim fasulyemizin faydalarına...
Nurettin Topçu 'yu bir çok kimse muhafazakar kişiliğinden dolayı eleştirir.
Nurettin hocamız bu 
Yarınki Türkiye kitabında ağır bir aksanla gençliğe seslenmekte!
Fakat unuttuğu bir şey var ki bu gençlik hüviyeti asliyesini unutmuş. Aksine batılılaşma hareketlerine çoktan başvurmuştur.
"Mazlûm yaşamaya razı olan, âdaletsiz insandır." (Syf.31)
Aslında kitaptaki bu alıntı beni epey iç dünyamda meşgul etmiştir. Âcep, üstad burada neyi anlatmak istemiştir diye..
Ve sonra dedim ki, bu adam bir dâva adamı...
Haksız değil ki Topçuzâde ailesinin bir üyesi!
Dedesi Osman Efendi; Erzurum, Ruslar tarafından işgale uğradığında Topçuluk yapmıştır. Bu sebepten ailesi Topçuzâde ailesi olarak tanınamakta.
Sorbonne Üniversitesinde okuyan ilk Türk öğrencidir. Yılın en başarılı Doktora tezini aldıktan sonra üstada; geleneklere göre birinici olanlara yılın en iyi ödülü verilir.
Topçuya: Bir altın saat mi? Amerika ve Kuzey Avrupa'ya mavi bir yolculuk mu?
Topçu: hiçbirini istemiyorum der.
Topçuya: o zaman ne istiyorsun?
Topçu: Sorbonne Üniversitesi'nin giriş ve çıkışlarında 24 saat boyunca Türk bayrağının dalgalanması o istiyorum. Der.
Böyle Vatan, Millet, Bayrak aşkı ile tutuşan dâva üstadlarımız var iken neden batılılaşıp asimilasyona uğramayı seçiyoruz?
Bence eserlerini kavrayabilmek için bir kere okumak gerekmez!
Defaatle okumak elzem gelir.
Ben bir daha okumayı düşünüyorum.
Mekânın cennet olsun vatansever ailenin vatansever evladı Nurettin Topçu
Hayırlı okumalar okur kardeşlerim
Seneidevriye..mekanın cennet olsun ustad
İşte ey benim gibi ihtiyarlık içine giren ve ihtiyarlığın ihtiyarıyla vefatı çok tahattur eden zâtlar!
Kuran’ın verdiği ders-i iman nuruyla ihtiyarlığı ve vefatı ve hastalığı hoş görmeliyiz, belki bir cihette sevmeliyiz.
Madem iman gibi hadsiz derecede kıymettar bir nimet bizde vardır
O ihtiyarlıkla hoştur, vefat da hoştur.
Nahoş bir şey varsa; o da günahtır.
Bir Yaşar Kemal giderse bin Yaşar Kemal gelir mi?
Mekânın cennet olsun. Allah takrisatını affetsin üstad...🤲🏻
NURİ PAKDİL Anım;))
Üniversitedeyken kısa süreli, bir kitap fuarında çalışma fırsatı bulmuştum...
Aylardan bir mayıs, günlerden bir çarşamba ve birkaç yan standımda; Nuri Pakdil gelmiş kitap imzalıyor:) (vefatından önceki son fuar bile olabilir🥺)
Onun hemen iki yan standında ise Meriç İzgi(wattpad karakteri) gelmiş, sadece kapağında resmi olan bir kitabı imzalıyor çığlıklar arasında😬
Neyse, ben arada hemen gidip Üstad'a bir kitap imzalatayım dedim fakat bir kuyruk var ki görmeniz lazım... İçimden de diyorum ki "Eee koskoca Nuri Pakdil olacak tabi,bekle azıcık😉"
Ahh,biraz ilerleyince bir de ne göreyim küçük bir stand,bir kaç tane hanım kız/beyfendi ve elleri titreye titreye kitapları imzalamaya çalışan koca üstad Nuri Pakdil...
Ve yanında henüz 18'ine yeni basmış meşhur uzun kuyruğun sahibi Meriç İzgi...😬
Vay bee dedim vayyy (!!!)
Sen şiirlerinle, sözlerinle koskoca Kudüs'ü kurtar zihinlerde Siyonistlerden, sonra gel kendi Ülkende kendi evlatlarına kurban et aydınlık fikirleri...(!!!)
Vayy bee dedim vayyy
Ya şu kuyrukta olsaydım ve ya bu utancı bir ömür boyu unutamasaydım...
İyi ki 
Nuri Pakdil ❤️
Mekanın cennet olsun Annelerin ve Kudüs'ün evladı🌹🌹🌹
Evet Sezai abi en içten gelen sesinle bas bas bağırdın "Uzatma dünya sürgünü mü benim." Diye. Bugün dünya sürgününün bitişinin yıl dönümü, neler hissettin bunları yazarken neler yaşadın? Ruhun mu daha çok acı çekti yoksa bedenin mi bilmiyorum. Ya da şuan nasılsın, neler yaşıyorsun onuda bilmiyorum. Bildiğim tek bir şey var söylediklerini çok iyi anlayabiliyorum. Mekanın cennet olsun büyük üstad...