Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gençliğin düşünceleri gökyüzünü aydınlatan meteorlar gibi parlak ışıklardır, ama yaşlılığın bilgeliği duran yıldızlara benzer, pırıltıları hiç değişmediği için gemiciler yollarını bulmak için onlara güvenirler.- George S. Clason
Kutsal kitabı okumuş olsaydın bir şey dikkatini çekerdi. Tanrı önce Adem’i yarattı, sonra da cenneti, daha sonra Adem’i cennete koydu. Adem cennette olmasına şaşmıştı, bu ona doğal gelmemişti, değil mi? Havva’nın durumu başkaydı; o Adem’den sonra yaratıldı… Cennette yaratıldı; cennetin yerlisi. Sonra ikisi de cennetten kovulduklarında, bu Adem ve Havva için aynı şey değildi; Adem ilk çıkış noktasına geri dönüyordu. Havva ise, tersine, doğduğu ülkeden sürülmüştü. Eğer bunu unutursanız, kadınlardan yana hiçbir şey anlamazsınız. Kadınlar cennetin sürgünleridir… Tümü.
Reklam
Gençliğin düşünceleri gökyüzünü aydınlatan meteorlar gibi parlak ışıklardır, ama yaşlılığın bilgeliği duran yıldızlara benzer, pırıltıları hiç değişmediği için.
Sayfa 21
Kutsal kitabı okumuş olsaydın bir şey dikkatini çekerdi. Tanrı önce Adem'i yarattı, sonra da cenneti, daha sonra Adem'i cennete koydu. Adem cennette olmasına şaşmıştı, bu ona doğal gelmemişti, değil mi? Havva'nın durumu başkaydı; o Adem’den sonra yaratıldı. Cennette yaratıldı; cennetin yerlisi. sonra ikisi de cennetten kovulduklarında, bu Adem ve Havva için aynı şey değildi. Adem ilk çıkış noktasına geri dönüyordu. Havva ise, tersine, doğduğu ülkeden sürülmüştü. Eğer bunu unutursanız, kadınlardan yana hiçbir şey anlamazsınız. Kadınlar cennetin sürgünleridir..
Yazarlar ; meteorlar, gezegenler ve sabit yıldızlar diye üçe ayrılabilir. İlk gruptakiler anlık bir etki yaratırlar. Kafanızı yukarı çevirip "Bak!" diye haykırırsınız ve sonsuza dek kaybolurlar. İkinci gruptakiler , yani hareket eden yıldızlar çok daha uzun süre dayanırlar. Yakınlıkları nedeniyle çoğu zaman sabit yıldızlardan daha parlak ışıldarlar ve cahiller de onları sabit yıldızlarla karıştırır. Ama bu hareket eden yıldızlar da sonunda yerlerini boşaltmak zorundadırlar, dahası bunlar sadece ödünç alınmış bir ışıkla parıldarlar ve etki alanları sadece kendi yol arkadaşlarıyla (çağdaşlarıyla) sınırlıdır. Sadece üçüncü gruptakiler değişmez mahiyettedir, bunlar gök kubbede sabit ve sağlam durur, kendi ışığıyla parlar ve bütün çağları eşit derecede etkilerler.
Sayfa 149
Reklam
Hayatın Mars’tan gelebileceğine dair 5 neden
1. Dünya çok ıslaktı. Eğer bir zamanlar Dünya’nın tamamı dev bir okyanus ile kaplanmış ise, hayatın oluşmasına imkân veremezdi, zira bunun için kuru kara parçalarının da olması gerekli. 2. Mars bir zamanlar yaşanabilir bir gezegendi. Araştırmalar sonucu elde edilen bulgular Mars’ın geçmişinde suya ve kalın bir atmosfere sahip olduğuna işaret ediyor. Bu iki özellik Mars yüzeyinde hayatın oluşmasına imkân verecek bir temel oluşturuyor. 3. Nadir bakteriler. Çok nadir bulunan bazı bakteri formları bir biyolojik pusula gibi Dünya’nın manyetik alanını izleyen magnetit içeriyor. Benzerlerine Mars’tan gelen Allan Hills meteorunda da rastlandı. 4. Meteorlar Dünya’ya ulaşıyor. Dünya’ya düzenli olarak meteorlar düşüyor, bazılarının da Mars’tan geldiği biliniyor. Geçmişte bu meteorların sayısının günümüze göre daha fazla olduğu da bilimsel bir gerçek. Bu meteorlardan biri Mars’tan Dünya’ya hayatı taşımış olabilir mi? 5. Volkanik aktiviteler. Mars’ın geçmişinde yoğun volkanik aktivitelerin olduğu biliniyor. Bunlar hayatın oluşmasına imkân verecek kara parçalarını sağlamış olabilir.
Sayfa 130Kitabı okudu
"Kutsal kitabı okumuş olsaydın bir şey dikkatini çekerdi. Tanrı önce Adem'i yarattı sonra da cenneti daha sonra Adem'i cennete koydu. Adem cennette olmasına şaşmıştı, bu ona doğal gelmemişti değil mi? Havva'nın durumu başkaydı, o Adem'den sonra yaratıldı. Cennette yaratıldı, cennetin yerlisi. Sonra ikisi de cennetten kovulduklarında, Bu Adem ve Havva için aynı şey değildi. Adem ilk çıkış noktasına geri dönüyordu . Havva ise tersine doğduğu topraktan sürülmüştü. Eğer bunu unutursanız, Kadınlardan yana hiçbir şey anlamazsınız Kadınlar cennetin sürgünleridir, tümü.... "
Hayır canım yıldız değil kayan ,meteordur düşen
Göğün açık olduğu çoğu gece başınızı kaldırıp sabırla gözlerseniz, üzerinizde kısacık bir süre parıldayan bir meteor görürsünüz. Bazı geceler de meteor yağmuruna rastlarsınız. Bu geceler yılın hep aynı günlerindedir. Bu gecelerde doğal bir havai fişek gösterisi vardır: Cennet eğlencesi. Bu meteorlar küçücük tanelerden, hardal tohumundan daha küçük tanelerden oluşur. Düşenler yıldız değil, meteorlardır
Göğün açık olduğu çoğu gece başınızı kaldırıp sabırla gözlerseniz, üzerinizde kısacık bir süre parıldayan bir meteor görürsünüz. Bazı geceler de meteor yağmuruna rastlarsınız. Bu geceler yılın hep aynı günlerindedir. Bu gecelerde doğal bir havai fişek gösterisi vardır: Cennet eğlencesi. Bu meteorlar küçücük tanelerden, hardal tohumundan daha küçük tanelerden oluşur. Düşenler yıldız değil, meteorlardır. Yerkürenin atmosferine girerlerken bir an için parıldarlar, yaklaşık 100 km. yük» sekte sürtüşmeden ötürü ısınıp yok olurlar. Meteorlar kuyruklu yıldızların kalıntılarıdır
Reklam
belki akşamüstü bırakıp kitapları bulutlara azalmak eflâtun ve turuncu üstüste birikmiş yorgunluğun sonucu yüzyıl gibi yaşamak en çabuk serapları belki gece gölgelerle kesin hesaplaşma saatinin kadranına üşüyen meteorlar bugün nerede biter yarın nerede başlar o büyük tereddüdü yaşadıkça yaşama belki geceyarısı çok yıpranmış ve sönük arasında kaybolmak kendi kaybolmuşlarının sunturulu bir yalan yaptığın yapacağın yıldızların itirafı fânilik en büyük
Sayfa 28 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
belki gece gölgelerle kesin hesaplaşma saatinin kadranına üşüşen meteorlar bugün nerede biter yarın nerede başlar o büyük tereddüdü yaşadıkça yaşama..
Tam anlamıyla gökten inmişti bu demir: Bazı meteorlar neredeyse tümüyle demir-nikel alaşımından oluşur. Bu nedenle Mısırlıların demire "göğün armağanı", Sümerlerinse "göğün madeni" demelerine şaşmamak gerek.
Sayfa 214Kitabı okudu
Ay, güneş, meteorlar, yıldızlar, karanlık, korku, kâbus, gözyaşı geçti üstümden.
Sayfa 192Kitabı okudu
Kadınlar cennetin sürgünleridir, tümü...
Kutsal kitabı okumuş olsaydın bir şey dikkatini çekerdi. Tanrı önce Adem'i yarattı sonra da cenneti daha sonra Adem'i cennete koydu. Adem cennette olmasına şaşırmıştı, bu ona doğal gelmemişti değil mi? Havva'nın durumu başkaydı, o Adem'den sonra yaratıldı. Cennetin yerlisi. Sonra ikisi de cennetten kovulduklarında, bu Adem ve Havva için aynı şey değildi. Adem ilk çıkış noktasına geri dönüyordu; Havva ise tersine doğduğu topraktan sürülmüştü. Eğer bunu unutursanız, kadınlardan yana hiçbir şeyi anlamazsınız.
251 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.