Bir iki ay evvel okudugum Hamletin mezarlik sahnesini hatirladim,orada kralın soytarısı "Yorik"in kafatasını eline alan prensin sözlerini, bir musiki parçası gibi içimden mırıldandım: "Heyhat! Zavallı Yorik! Ben onu tanıdım Horatio. Soytarıların en neşelisiydi: Velût bir muhayyile. Bin defa beni kollarında gezdirdi; fakat şimdi manzarası hayalimi dehşetle nasıl dolduruyor! Kalbim nasıl..."
Sözcük sınırlı muhayyile ise sınırsızlıktı.
Reklam
Muhayyile
Olmamış şeyleri zihinde kurma ve kurgulama yeteneği. Hayal kurma gücü. Dilimize Arapçadan geçmiştir. Zihinde canlandırma manasındaki tahyil kelimesinden türetilmiştir.
Çünkü Yûsuf dar zamanlar için değil geniş zamanlar ve uzun yollar için yaratılmıştı. Güzeldi Yusuf, o kadar güzeldi ki Yusuf'u hiç görmemiş bir yazıcı onun güzelliğini anlatmaya gelince sıra, sadece susardı ve onun güzelliğini ancak özetleyebilirdi. Çünkü güzelliğin özeti yazıcının sözcüklerinden çok okuyucunun muhayyilesi demekti. Sözcük sınırlı muhayyile ise sınırsızlıktı, Öyleyse Yusuf'un güzelliği sözcüklerle sınırlı değil ancak hayalin ufuklar ile sınırsızdı.
Büyük bir zelzelede, kulak zarımızı pat­latan gürültüler ve toz duman arasında içimizi bastıran korku ile fantastik bir muhayyile ile her şeyin yıkıldığını sanırız; fakat zelzele durunca, titreyen eşya sabit şekille­rini alınca, ancak temelleri çürüyen binaların devrildiğini ve sağlamların tozlardan silkinerek vakarla hayata çıktığı­nı görürüz.
Sayfa 188 - Ötüken Neşriyat
Güzeldi Yusuf, o kadar güzeldi ki Yusuf'u hiç görmemiş bir yazıcı onun güzelliğini anlatmaya gelince sıra sadece susardı ve onun güzelliğini ancak özetleyebilirdi. Çünkü güzelliğin özeti okuyucunun muhayyilesi demekti. Sözcük sınırlı muhayyile ise sınırsızlıktı.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.