Bataklık Kurutulacak
Onlar ne yaşadıklarının farkında bile değiller.
Şeytani bir rüya ve hayal aleminde yaşadıklarını sanıyorlar.
Bizden çaldıklarını her gün sayarak yerinde duruyor mu diye kontrol ediyorlar.
Mustafa Kemal isminde bir büyük adam, bir büyük kumandan, İstanbul'dan çıktı Anadolu'ya geçti. Erzurum'da, Sivas'ta milleti başına topladı. "Hükümet, devlet görevini yapmıyor. Biz kendi kendimizi koruyacağız. Düşmana karşı koyacağız." dedi.
Bir ulus, varlığı ve bağımsızlığı için düşünebilen girişimleri ve fedakarlığı yaptıktan sonra başarılı olur. Ya başarılı olamazsa demek,o ulus ölmüş olduğuna karar vermek demektir.
"Mustafa Kemal Paşa'ya ve yakın arkadaşlarına hayranlığım arttı. Çünkü 1914'te savaşı yönetenlerin yarattığı facia ve imparatorluk halkı arasında sebep oldukları bezginlik onların direnişe geçmesini önlememiştir ve Türk halkı her şeye rağmen Birinci Dünya Savaşı'nı yaşayan Avrupa milletleri gibi panik ve nihilizme kapılmamış, 1919-22 döneminde Kurtuluş Savaşı'na devam edebilmiştir."
"İmparatorluğun ana unsuru olan biz Türkler, tarihin ve ananenin yetiştirdiği büyük evlatlarla başka bir gelecek kurabildik ama aynı talih ve yenilenme etrafımızdaki diğer Osmanlı halkları için söz konusu olmadı."
Hakan sayesinde bu kitaba başlamıştım. Öncelikle itiraf etmeliyim ki kitaba karşı bir önyargı içerisindeydim; çok popüler oluşu kitaptan beni bir tık soğutmuştu. Fakat sevgili Hakan'ın yorumunu gördükten sonra birçok bilgi edindim ve bu bilgiler doğrultusunda kitaba başlamak istedim. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün sevdiği bir kitap oluşunu Hakan Bey sayesinde öğrendim ve bu kitaba olan ilgimi daha da arttırmıştı. Kitaba başladığım vakit neden sevilen bir kitap olduğunu daha da iyi anladım fakat kitabın beni içine bu kadar çekeceğini hiç düşünmemiştim! Feride sanki içimdeki çocuktu. Öylesine bağlantı kurmuştuk ki Feride ile, o benim için bir kitap karakteri değil, bir Çalıkuşuydu. Yazar kitabı yazmamış da bize geçmişten bir anıyı izletiyormuş gibiydi.
Okuduğum her satırda güzel Türkçemizin güzel kelimelerinin sakinliği ile dolmuş olsam da konunun ilerlemesiyle Feridenin yalnızlığı ve hırçın oluşu beni daha da etkilemiş, bende ağlamış ve üzülmüştüm...
Kelimelerim bu noktadan sonra yetersiz kalıyor o yüzden Hakan bey'e teşekkürlerimi sunar, hepinize iyi okumalar dilerim.
Bu militan dalgası birkaç askeri diktatörü iktidara taşıdı. Bunlardan bazıları tevarüs etmiş hiçbir statüsü bulunmayan “tiran”lardı. Bunların yükselişi İslami gelenekle çelişkisi daha az olmakla birlikte Batıda devrim sayılabilecek bir nitelikteydi. Mesela Mustafa Kemal başarılı bir kurmay Subayken yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı oldu.
"Türk milletinin fevkalade meziyetleri vardır. Fakat ne yazık ki onu karanlık ve cehalet içinde bırakıyorlar. Millet pratik bir şekilde modern maarife susamıştır."
• Mustafa Kemal •
“Hakimiyeti milliye, kayıtsız şartsız milletindir… Kime sorarsanız sonuç, bu, cumhuriyet demektir. Doğan çocuğun adıdır. Ama, bu ad bazılarının hoşuna gelmezmiş… Varsın gelmesin.”
Bosna, Osmanlı için özel ve müstesna bir bölge idi. Boşnaklar Balkanlar’da Müslüman olan ve kendini “Osmanlı” olarak nitelendiren bir toplumdur. Köken olarak Sırp ve Hırvatlarla aynı millettendirler, Slavdırlar. Ancak bu üçünün arasındaki fark dindir. Fatih’in Bosna’yı 1463’te fethetmesiyle papazsız ve hiyerarşisiz bir Hıristiyanlığı (Bogomilizm) benimsemiş olan Boşnaklar İslam’a geçmişlerdir.Bu gönüllü bir geçiş olduğu gibi gönülden bir geçiş de oluyor. Böylece Boşnaklar, Balkanlar’daki tabirle “Türk” olmuşlardır. Balkanlar’da bugün bile birisi Müslüman olsa, ona “Türk oldu” derler.