Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
345 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
İnsanların; nankör, alçak ,namussuz, iblis yüzlerini en sert yüzle çırılçıplak anlatmış, Orhan Kemal. Bunca kötülüğün, art niyetin icinde sevgiyi ve sadakati de en saf bir şekilde okurların kalbine işlemiş. Sürükleyici,basit ama akıcı bir dille yazılan bu kitabı elinizden düşürmeyeceğinize eminim...
Orhan Kemal
Orhan Kemal
Sokaklardan Bir Kız
Sokaklardan Bir KızOrhan Kemal · Everest Yayınları · 2013320 okunma
464 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 günde okudu
Qəşəng dostumun hədiyyə etdiyi “Bel Ami” yazarla tanışlıq kitabım oldu. Başlayanda dostluqla bağlı əsər olduğunu düşünürdüm.Ancaq tam olaraq belə demək olmaz.Bu əsərdən bir çox dərs çıxarmaq olar. Əsərə “Gözəlliyə aldanan insanların faciəsi” , “Pul ugruna alçalan insan” , və ya ən yaxşısı “Nankor dost” demək daha uyğun olardı. Əsərin baş qəhramanı olduqca qəddar, ikiüzlü, nankor, manipulativ, pul üçün hər şeydən keçən bir insandır. Ona çətin vaxtlarında dəstək olanları özü müəyyən səviyyəyə çatdığı vaxt yada salmır. Qadınları özünə bağlayıb, onların saf məhəbbət hisslərindən istifadə edir. Jorj hər nə qədər mənsəb sahibi olsa da sevgisiz və şükürsüz idi. Sevgisiz daş qəlbli olması da onun faciəsi idi. Əsərin Jorjun ölümü və ya başqa bir hadisə ilə bitməsini gözləyirdim. Onun etdikləri cəzasız qalmamalı idi. Hər nə qədər insanı hövsələdən çıxarsa da kitab olduqca maraqlı irəliləyir, hər kəsə tövsiyyə edirəm. Əsərin əsasında film də çəkilib.Düşünürəm ki, kitab daha maraqlıdır. Filmi isə o qədər də bəyənmədim. Xoş mütaliələr.
Qəşəng Dost
Qəşəng DostGuy de Maupassant · Teas Press Nəşriyyatı · 2023605 okunma
Reklam
2142 syf.
10/10 puan verdi
·
40 günde okudu
Yaşar Kemal'in ilk ve unutulmaz romanı İnce Memed bizi bize en doğal halimizle anlatan benzersiz bir başyapıt. Yazar ilk kitabı yazınca isimsiz yayınlamak istemiş olsa da sonrasında öyle bir beğenilmiş ki devam ciltlerini de yazmış. Ben dört kitabın birleştirildiği özel basım şeklinde okudum, her ne kadar taşıması zor olsa da kitap öyle bir içine çekiyor ki iki bin küsur sayfa su gibi akıp gidiyor. Çukurovada zulme ve haksızlığa başkaldırıp hiç istemiyor olsa da eşkıya olmak zorunda kalan İnce Memedin hikayesini okurken asıl arka planda cumhuriyetin kuruluş döneminde halkın yaşam biçimini, feodalizmi, açlığı çaresizliği sıtmayı göçebe hayatı ve hepsinden öte kendi kültürümüzü okuyor olacağız. Her bölümde bazen umutlanıp bazen karalar bağlayacağız, bir bölümde kahraman diğerinde vatan haini olacağız. Kitabın başında babası olmayan işkence gören çiftçi bir çocuk olan Memedin her kitabın sonunda ayrı bir zulmü bitiren ve bunları her yaptığında karakterindeki gelişmeyi çok iyi gördüğümüz bir macera okuyacağız. Aşkı dostluğu vefayı vatan sevgisini mertliği dini inanışları kültürümüzü biraz da küfür ve beddua dağarcığımızı geliştireceğiz Ülkenin ilk kurulduğu dönemde halka ve köylülere bakış açısını , insanoğlunun çiğ süt emdiği için ne kadar nankör olabildiğini ve çaresizliği sonuna kadar hissedeceğiz. Bu kitap hakkında ne kadar övgüde bulunsam hakkını veremeyeceğim o nedenle okuyun okutturun ve yaymaya devam edin ...
İnce Memed
İnce MemedYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20181,547 okunma
480 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Tully ve Kate. Sen ve ben dünyaya karşı. Sonsuza dek dost kalacağız. *** Kristin Hannah’nın dünyayı kasıp kavuran ve en çok beğenilen kitabı Ateşböceği Yolu, Ateşböceğinin Şarkısı ile devam ediyor. Tekrar Ateşböceği Yolu’na dönmeye hazır olduğumu düşünmüyordum açıkçası ilk kitabın hala etkisindeyken... Romanımız Ateşböceği Yolu’nun kaldığı yerden dört yıl sonrasında devam eder. Her şey değişmiştir artık, Marah on altı yaşında bir kız değildir, ikizler büyümüştür ve Tully ve Johnny artık tamamen farklıdır. Ama hayat devam ediyordur ve bir yerden başlamaları gerekiyordur. Bu kitapta ayrıca Tully’nin annesiyle olan ilişkisi hakkında da okuyucu aydınlatılıyor. En şaşırtıcı kısım da Dorothy'nin geçmişi ... Ne kadar nefret etsem de sevemesem de üzüldüm. Anlamaya çalıştım. Yine de annesine hak verdiğimi söyleyemeyeceğim. Hiçbir çocuk annesinin onu sevmesi için çabalamamalıdır . Onu dünyaya getiriyorsanız ona bakmak ve sevmek zorundasınız zaten. Herkesin anne ve baba olmaması gereken konular var. "Bir adam üç nesil kadının hayatını paramparça etmişti." Dorothy, annesi ve kızı Tully... Okurken bana saç baş yolduran bir karakter daha var , Marah. Gerçekten bu kadar sorunlu ve nankör bir karakter daha yoktur ya. Allah kimseye Marah gibi bir evlatla sınamasın. Dostluk, arkadaşlık ve aile olmak hakkında bir Kristin Hannah klasiği. Kristin Hannah, beni şaşırtmaya ve etkisi altına almaya devam ediyor. Muhteşem anlatımı ve kurgularıyla en sevdiğim yazarlar kategorisinde başı çekiyor.
Ateşböceğinin Şarkısı
Ateşböceğinin ŞarkısıKristin Hannah · Pegasus Yayınları · 20162,790 okunma
112 syf.
6/10 puan verdi
Lorenzo Medici'ye
İtalyan düşünür ve siyaset adamı Niccolo Machiavelli'nin en ünlü eseri şüphesiz Hükümdardır. Niccolo Machiavelli bu eserini parçalanmışlık içinde olan İtalya'yı yeniden bir araya getirme ülküsüyle yazmış ve yeni kurulacak hükümdarlığın başına Lorenzo Medici'nin gelmesini istediğini belirtmiştir. Machiavelli, bu kitabında Lorenzo Medici'ye öğütlerde bulunmaktadır. Siyasetin aslında ne kadar kirli bir oyun olduğunu ortaya koyan eser, tarihten farklı hükümdarları örnek vererek bir hükümdarda bulunması gereken özelliklere değinmektedir. Machiavelli'ye göre hükümdar, aslan gibi kuvvetli, tilki gibi kurnaz olmalı ve daima halkını mutlu etmenin yollarını bulmalıdır. Sevilmek ve korkulmak arasında dengeyi kurmalı, ancak kuramıyorsa korkulmayı yeğlemelidir. Dindar olmasındansa dindarmış gibi gözükmesi ve insanların iki yüzlü, nankör varlıklar olduğunu unutmaması gerekmektedir. Politikanın iç yüzünü görmek öğrenmek isteyen kişiler için önerebileceğim bir eser kendisi. Ancak Machiavelli'nin durmadan tarihin farklı dönemlerinde yaşamış hükümdarlardan örnekler vermesi bazen kitaptan kopmanıza ve anlatılanı kaçırmanıza yol açıyor. Ayrıca yazar, döneminin siyasi kişiliklerine ve olaylarına da sıkça yer verdiğinden sağlam bir dönem bilginize yoksa bazı noktalar bende olduğu gibi havada kalabiliyor.
Hükümdar
HükümdarNiccolo Machiavelli · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202114,7bin okunma
210 syf.
10/10 puan verdi
Yaşamak telaşı... Dram üstüne dram. Daha ne kadar kötü olabilir ki diye düşünüp daha da kötüsünü yaşadı Fugui. İlk başlarda çok sinirlendim Fugui’nin sorumsuz hallerine. Karısına olan saygısızlığını okurken sinirlenmeden edemedim. Her derdini çeken ailesine ve karısına karşı fazlasıyla nankördü. Çok kötü bir adam çok kötü yaşamayı hak ediyor bence ama Fugui hatalarından ders almasını bildi yaşadıkça. Daha sonraları yaşamanın ne demek olduğunu derinden hissetti. Çin Devrimi, Mao, Komünizm gibi dönemin siyasi olaylarına da sıkça değinmiş yazar. Özellikle açlığın ve kıtlığın yaşandığı o dönemler çok güzel anlatılmış.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201633,4bin okunma
Reklam
190 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
36 saatte okudu
●Açlık mı gurur mu sizce daha ağır basıyor, diye bir soru geldiğinde acaba tepkiniz ne olurdu? Kahramanımız ise bu sorunun cevabını eserde anlatıyor bizlere. ●İnsanlar dünya kurulduğu andan itibaren yemek ve barınak için çoğu şeyi yapmışlardır ve çoğu şeyden de vazgeçmişlerdir. Kahramanımız olan delikanlı da değer yargılarından vazgeçmemek uğruna
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Elips Yayınevi · 201027,9bin okunma
292 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitap kulübümüzün Şubat ayı kitaplarından aynı yazardan okuduğumuz ikinci kitaptı. Ben ilk önce Ayrılış'ın Hatırası'nı okudum.Kumdan Yürek'te ,ilk kitaba nazaran gördüğümüz bazı boşlukların dolduğunu yazarın kaleminin geliştiğinin ve örgüsünü daha manalı kurduğunu hissedebiliyoruz. Kitabı Storytel'den dinledim,Erdem Akakçe
Kumdan Yürek
Kumdan YürekAbdulrazak Gurnah · İletişim Yayınları · 20211,394 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Merhaba dostlar @okuyan_kadinlar_kulubu ile #TürkKlasikleriSerisi okumalarımız bu ay Bataklık Çiçeği ile devam ediyor. Kitap on üç öyküden oluşuyor. Tanıtımda yazarın "hayatın çirkin fakat gerçek sahnelerini, insanların yaşadığı acıları ve gülünç halleri yetkinlikle işlediği" belirtilmiş. Dikkatimi çeken bir şey var. Yazar öykülerin büyük bir çoğunda genelevde çalışan bir kadını ele almış. Güzel ama nankör kadınlar da var arada. Anlatıcı, bu kadınlarla şu ya da bu şekilde ilişkisi olan ve eninde sonunda onlardan kazık yediğini düşünen bir erkek. Yani erkek hep mağdur, kadınlar da hep alçak, sahtekâr, paragöz, hatta iğrenç mahluklar. On üç öyküden onu bu tarz olunca ve istisnasız hepsinde kadınlar her kötülüğün kaynağı gibi anlatılınca, haliyle rahatsız edici geldi bana. Hayatın çirkin gerçeği bu muymuş yalnızca? Tuhaf değil mi? Takıntılı bir durum hissi veriyor insana. Neredeyse birebir aynı temalarla kurulmuş bu öyküleri de kitabın genel duygusunu da sevmedim. Yazardan daha önce okuduğumuz Zaniyeler daha iyiydi. Sevgiyle kalın
Bataklık Çiçeği
Bataklık ÇiçeğiSalahaddin Enis · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022391 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
15 saatte okudu
Köy edebiyatçısı Abbas sayar-Yılki Atı
Abbas Sayar bir köy edebiyatçısıdır. Özellikle Orta Anadolu’nun doğasını, insanlarını ve yaşam tarzını anlatır. Köy yaşamını, insanların ağır kış doğasında hayat koşullarını, yaşam biçimlerini ele alır. Yılkı Atı eserinde orta Anadolu’nun yoksul köylerinden birini ele almaktadır. O yıl her zamanki gibi kış ağır, acı yüzünü göstermiştir. İbrahim o
Yılkı Atı
Yılkı AtıAbbas Sayar · Ötüken Neşriyat - Edebiyat Dizisi · 20156,2bin okunma
Reklam
413 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Sarı Özek bozkırında trenler bir doğuya bir batıya gider gelirdi.
Çoğumuz yaşamışızdır bazı günler gerçekten zamanın en yavaş aktığı yüzyıllara ,asırlara bedel günlerdir . Bu günlerin birinde en yakın arkadaşının ölümüyle başlıyor hikaye ,bu insanlar Sarı Özek bozkırında yaşayan tren istasyonunda çalışan kimsenin yaşamadığı ,en tenha en sessiz en kurak topraklarda yaşıyan çalışkan vefalı insanların
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202145,6bin okunma
240 syf.
6/10 puan verdi
Tebriz’li şems ve Mevlana’nın ilahi aşkını biyografik roman olarak okuyacağımı düşünmüştüm. Kendimi çok net bir şekilde ifade edeceğim. Homofobik olmadığımdan ne kadar eminsem, kitabın anlatımında da biyolojik aşk hissettirdiğinden o kadar eminim. Ben bile biliyorum ki islam inancına göre Visal orucu haramdır. En çok alimlere haramdır. Kitabımıza göre Mevlana sırf Şems istedi diye visal orucu tutuyor ve ilişki ilahi aşk olmaktan başka bir ilişkiye evriliyor. Bu Mevlana’nın hakka olan sevgisini sınayacak bir yöntem değil. Bilmediklerini biliyorlarken birbirlerini bulan insanlar bilinenlerle birbirlerini sınamazlar. Kitabımızda bunun gibi birçok örnek var. 21.yüzyılın anlatımı ve yaklaşımı diyerek sıyrılamayacağımız bir konu. Zaten tasavvuf alemlerinin bu toplumda sapkın oldukları yönünde nankörce bir önyargı varken, modern okuyucuya sempatik görünmek için bir toplumun kültüründeki her figürü harcamamalıyız diye düşünüyorum.
Aşkın Gözyaşları
Aşkın GözyaşlarıSinan Yağmur · Karatay Akademi · 201018,9bin okunma
335 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Fedakâr bir babanın nankör kızları... Realist bir kitap, hâliyle biraz sıkıcı ilerleyebiliyor. Yine de olay örgüsü bu durumu kurtarıyor. Olay örgüsü kitabı çok daha okunabilir hâle getiriyor. Kitap, zamanının Parisi'ni eleştirmekten de geri kalmıyor. Zıtlıklarını ve çelişkilerini birer birer gösteriyor. Bir tarafta üst kesimin zengin yaşantısı, diğer tarafta ise fakirlikten sürünen ve hatta kumara başvurmak zorunda kalan alt kesimi... Dil ve üslubu nasıl, biraz ondan da bahsedelim. Yeterince akıcı bir üslubu olduğu söylenemez. Dili de bir o kadar yalınlıktan uzak. Kelime oyunları kimi zaman kafa karışıklığı yaratıyor. Tekrar tekrar okumayı gerektiriyor. Bazen tekrar tekrar okununca bile zar zor anlaşılıyor. Bu durum sık sık yaşanıyor. Normalin çok üstünde bir durum değil ama yine de daha yalın olmasını isterdim. Kitapları karşılaştırmak pek mantıklı değildir belki fakat kendimi tutamıyorum. Bu kitap ile "Dorian Gray'in Portresi" kitabını karşılaştırmak istiyorum. Dorian Gray'in Portresi kitabı daha etkileyici ve daha akıcıydı. En sevdiğim eserlerden biri olmuştu. Goriot Baba kitabından daha fazla beğenmiştim. Çünkü özgün olay örgüsü ve başarılı üslubu sayesinde daha çok hoşuma gitmişti. Goriot Baba akıcılık anlamında daha aşağıda kalıyor. İki kitap arasında kalacak olsaydım hiç düşenmeden Dorian Gray'in Portresi'ni seçerdim. Goriot Baba da başarısız bir eser değil tabii ki. Okunması da fena olmaz. Yine de onda onluk bir eser değil. Bu sebeple 8 vermeyi uygun görüyorum.
Goriot Baba
Goriot BabaHonore de Balzac · Kapra Yayıncılık · 202214,8bin okunma
240 syf.
10/10 puan verdi
·
49 günde okudu
Doğumdan itibaren yaş aldıkça farkındalığımız artmaya başlar. Sonra hayatla ilgili meşguliyetler devreye girer. Meşguliyetler yoğunlaştıkça farkındalık azalmaya başlar. İşte bu aşamadan sonra farkındalığı artırmak için biraz çaba gerekir. Bu çaba da öncelikle kendimizi unutmamak sürecidir. Farkında olursak unutmayız. Nerden geldik nereye gidiyoruz... Farkındalığımızı besleyebilecek sürekli bir döngü var ama alana ama görmek isteyene. Eğer niyet görmekse, almaksa bir şekilde seni bulur. Eğer farkında olmak istiyorsak burada irade devreye giriyor. İradeyi Allah insana yüklüyor, seçim hakkını ona veriyor. Bu seçimde hayatımıza Allah'ı severek mi unutarak mı devam edeceğimiz esas mesele. Tanımadan sevmek söz konusu olabilir mi? Yaratıcıyı tanımadan verdiği nimetleri görmeden etrafımızda ki her şeyi zaten varmış, var olması gerekiyormuş gibi sıradanlaştırırsak, nimetleri yok sayarak olması gereken buymuş gibi davranırsak farkındalığımızı kaybederiz. Bu da bizi nankör yapar. Saygıdeğer hocamız farkındalığın önemini öyle güzel anlatmış ki bu kitapta, ayetlerle ve örneklerle de harmanlayarak şahane bir yapıt ortaya çıkarmış. Tüm inanan kardeşlerimizin okuması dileğiyle. Keyifli okumalar.
Kendini Unutma
Kendini UnutmaHalis Aydemir · İnsan Yayınları · 0124 okunma
973 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.