Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yüce Dosta
ayrılış günü yüklemediler bir şey alaca tüylü develere en son o ayrıldı haykırdım tutamadım kendimi uzaklara gitme diye ey benim iki gözüm, canım kesib’e mutlaka uğra yönel lâ’lâ tepesine doğru
368 syf.
9/10 puan verdi
·
55 günde okudu
Mutsuz bir ka­dın ne kadar güzel olabilirse o da o kadar olmuştu.
Bitti. Sanırım ben de bittim. Bazı bitişlerin ardından başlamak zordur ama bir yerden başlamalıyım sanırım yazmaya. O bir yer neresi onu da bilmiyorum. Bir kitap okudum hayatım değişti, der
Orhan Pamuk
Orhan Pamuk
, ekliyorum: "Bir kitap okudum, başıma gelmeyen kalmadı." Yolculuktan yolculuğa sürüklenirken, zamandan zamana savrulurken buldum kendimi. Bir
Saklı Bahçeler Haritası
Saklı Bahçeler HaritasıNermin Yıldırım · Doğan Kitap · 20132,228 okunma
Reklam
NASIL YAKILDIM?
İslamın asıl kurucusu Halife Ömer. "Fetih" sırasında buyruğu verir: "Yakılsın!" Gerekçesi de var: "Bu kütüphanedeki kitapların içindeki bilgiler Kur'an'da varsa, bunlara gerek yok. Kur'an'da yoksa, bunlar geçerli değil. Öyleyse ne duruyor, yakılmalı."
Sayfa 152 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
NEDEN HEP KARINCA HAKLI? Bize öğretilenlerin hepsi Kesenkes doğru mu? Durup arada Düşünmeliyiz bunu. Yanlış ile doğru Öyle sanıldığı gibi
Ben ne idim nasıl oldum Kahi doldum kah boşaldım Yandım yakıldım kül oldum Senin yolunda yolunda
Nasıl açılacak yolum, nerde o yüz, nerde o padişah, onu söyle bana, bilhassa bana söyle ki o padişahın arzusuyla yandım, yakıldım.
Reklam
ÖLDÜRÜN BENİ N'oldu çocuğuma, n'oldu eşime? Bir günceğiz olsun, güldürün beni!.. Konmadan kargalar bir gün na'şime, Tanrı'nın aşkına öldürün beni!.. Çağladım, çağladım, akamadım, oy!
Ey güneşin nuruna sahip sevgilim, yolculukta, dağda, ovada, derede, belde, sabah akşam senin aşkınla neşeliyim amma. Nasıl açılacak yolum, nerde o yüz, nerde o padişah, onu söyle bana, bilhassa bana söyle ki o padişahın arzusuyla yandım, yakıldım. Ne vakte dek haberinizi seher yelinden soracağım? Ne zamana dek kuyu suyunda balıkların hayalini arayacağım? Bahçe gibi yüz kere yandım, tekrar baharın lûtfuyla parladım, her iki halde de Tanrı’nın sanatına hayranım ben.
Sayfa 177 - e pubKitabı okudu
Benim adım pınar Daha 27 yaşındayım henüz yolun başındayım benim umutlarım hayallerim var ölmek için çok erken yaştayım hem de sevgilim tarafından öldürülmek hiç aklıma gelmemişti zaten insan nasıl öldürebilir ki sevdiğini daha 27 yaşındayım yani yolun başındayım umutlarım hayallerim yarınlarım var bedenim böyle karanlık bir gecede yakılarak öldürülmeyi hiç hak etmedi çok yanıyor canım çok daha konuşacak gülecek günlerim olacaktı üniversiteyi bitirip bambaşka bir hayatım olacaktı bakın şimdi önce öldürüldüm sonra yakıldım ve en son betona gömüldüm 27 yaşındayım daha yolun başındayım inşallah ben son olurum başka Pınarlar olmaz 27 yaşındayım daha yolun başındayım Bülent Durna
Konuşmaması lazımmış... Bilinmiyordu o zamanlar... Yıllardan beri ilk defa, "Topçuluk nasıl?" diye sordu. İlle topçu olmamı istemişti. İnat olsun diye, yanıp yakıldım yoruculuğundan... Dinlerken gülümsemeye çalışıyor, arada sırada, acıyı yenmek için alt dudağını ısırıyordu. Sözümü bitirdim. Elimi tuttu: "Topçuluk ağırdır, barışta olsun, savaşta olsun zordur." dedi. "Çünkü ordunun namusudur top..." dedi, "İnsan asker oldu mu topçu olmalı... Topçuluk ederken de ölmeli..." dedi. "Ben aklıma emekliliği hiç getirmemiştim, emekli olana kadar, inanır mısın?" diye elimi okşadı, "Yaşını doldurup emekli olanları ölmüş sayarmışım meğerse... 'Asker yaşadım, asker elbisesiyle öleceğim!' derdim olmadı. Suç benim değil... Bunu hiç unutma..." dedi. "Ölene kadar asker ocağında kalasın diye topçu yaptım seni ben..." dedi, "Yaya subayı, başıbozukluğunda bir tüfek uydurur, avculuk eder, avunur... Atlı olsan, at beslersin... Topçunun başıbozuğu kendisini hiç avutamaz. Çünkü kışladan başka yerde top yoktur. 93 Savaşı'nda ben toplarımı, Ahmet Muhtar Paşa'nın yanısıra Kars'tan Erzurum'a kadar katır gibi çekerek getirdim. Biz yenildik ama, düşmana top kaptırmadık. Onurlu bir ordu düşmana top kaptırmaz. Göğsümdeki bu sancıyı doktor bilemedi. Ben biliyorum. Gerçek topçu topundan ayrıldı mı çok yaşamaz. Kışlaya gitsem, 'Gelme' demezlerdi. İçeri sokmamazlık etmezlerdi belki ama, insan kapı dışarı edildiği yere bir daha gidemiyor. Her gün gidip toplarımı görseydim, bu göğüs sancısıyla sokakta yıkılmazdım. Tutardı üniforma beni...
Sayfa 36 - Bilgi Yayınevi, Birinci Bölüm, Von Kres Paşa'nın Dürbünü, IKitabı okudu
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.