Ah ah neresinden başlasam. İlk genel konuşayım en iyisi kitabı anlamak ve anlatmak açısından. Daha sonra şahsi düşüncelerime gelirim.
Nâzım Hikmet Ran. En sevdiğim şair. Devrimin ve aşkın adamı. Pek çoğumuz belki de Nâzım'la devrime ve aşka inandık. Devrimi aşksız düşünemez olduk onunla. Nâzım hayatında pek çok kadına aşık olmuş ve hepsine
...
Öncelikle ennnnnnnnnnn sevdiğim şair Nazım ♡ Şiirlerini okurken kendimden geçiyorum resmen :) Nasıl böyle güzel şiirler yazabilmiş diyorum. Onunla ilgili hiçbir realite onun büyük bir şair olduğu gerçeğini değiştiremez. Kitapta Piraye'nin mektuplarını şiire çevirirken ondaki profesyoneliğe, rahatlığa hayran kaldım...
Ama
Mavi gözlü dev
Fuzuli, yahut Mecnun, sevgisinin inkişafında o hale geliyor ki, artık, etiyle kemiğiyle, kafası ve yüreğinin düşüncesiyle Leyla'yı değil, aşkı seviyor. Yani Leyla ile başlayan aşkı Leyla'dan ayrılıp sıyrılıp mücerret aşk haline geliyor. Benim aşkım bunun tersine, aşk, sevmek, sevgi ihtiyacı mücerret olarak başladı bende, sonra müşahhaslaştı, şahıslaştı senin maddende ve ruhunda. Yani ben aşk denildiği, muhabbet, sevgi denildiği zaman, etiyle kemiğiyle, düşüncesi ve hareketiyle 1940 senesinde, İstanbul'da, Erenköy'de yaşayan Hatice Piraye Pirayende Ran'ı görüyorum.
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~
Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!..
1
Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir...
Kitab-ı Aşk, İskender Pala
Çalınır kapı. Ardına kadar açılır kapı. Girer içeri sessizce yolcu. Geçiyordur. Uğramıştır kalır.
Yolcu eşiği aşar, yola düşer. Kapıya varır. Kapıyı çalar. Bir kere, iki kere... Çok kere. Bazı kapıların açılması yolcunun talebine bağlıdır. Beklemeli, sebat etmelidir. Sebat eder, bekler. Belki geçiyordur. Uğramıştır. Kalır.
Yolcu kapıyı çalar.
12. Yüzyılda ,Fransa'da yaşamış bir din adamı ve filozof olan Aberald , Helois adında bir kıza aşık olur .Gizlice severler birbirlerini ve bir çocukları olur.Bu aşk ifşa olunca evlenirler.Ancak bu evlilik yüzünden Aberald dışlanır ve hadım edilir.( din adamı olduğu için) .Sonra o bir manastıra ,kız başka bir manastıra kapatılır.Ve birbirlerine olan aşklarını mektuplar yazarak anlatırlar.Bir rahip ve bir rahibenin aşkı...Ben Ahmed Arif'in Leyla Erbil'e , Nazım'nda Piraye'ye yazdığı mektupları okumuş ve etkilenmiş bir kişi olarak şunu diyebilirim ki ;bu ikisinin mektuplari nefes kesici.. Aynı gün içinde kitabı iki kez okudum.Her mektupta gözlerim doldu.Romeo Juliet, Ferhat ile Şirin ,Kerem ile Aslı 'dan daha beter sevmiş ve acı çekmişler sanki .Acıklı mı? Evet.Etkileyici mi?Çok.Benzersiz mi? Hayır."Bazı şeyler hiç değişmiyor" dedirtiyor insana.Okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.İyi okumalar.
Abelard ve HeloiseRonald Duncan · Helikopter Yayınları · 20182,401 okunma
İncelemem çok uzun olacak.Hayatımın çok özel neferlerinden biri kabul ettiğim,dünya şairi,kavga ve dava adamı Nazım Hikmet'i incelemeye ne kadar haiz,ne kadar muvaffak olabileceğimi bilmiyorum.Onun için kitaba ve ona dair yazdıklarım,inceleme değil ancak ufak hususiyetler olabilecektir düşüncesindeyim.Pablo Neruda'nın,Jean Paul Sartre'nın,Bedri
Yeryüzünde hiçbir insan, hiçbir insana benim sana yaptığım kötülüğü yapmamıştır. Bütün bunlara rağmen gel. Sana "gel" diyecek kadar yüzsüz ve alçaksam ne halt edeyim, öyleyim işte. Fakat, gel.
Canan Tan'dan okuduğum ikinci kitaptı. Yazar diğer okuduğum kitabı Piraye gibi duyguları gerçekten yaşıyormuşçasına hissettirmede oldukça başarılıydı. Dili çok güzeldi. Yapılan betimlemeleri okumaktan zevk aldım. Akıcılık bakımından, 1 günde bitirdim diyeyim siz anlayın. (Aslında kitaba bir türlü başlayamadığım için okuma planımda geriye
Bir kişi sevilmeyegörsun. Hemen geçirir pençeleri, iliğe ve de kemiğe. Evet aynen öyle. Sevilen kişi hep bunu yapmıyor mu. Salome'nin Nietzsche'ye yaptığı, Simon de Beauvoir'un Sartre 'ye yaptığı, Lotte' nin Werther'e yaptığı ya da Leyla 'nın Ahmet Arif'e yaptığı ve Nazım' ın Piraye'ye yaptığı.. Benzer hikayeler, yaşantılar.
Kitap oldukça
Bizim Kemal Tahir her mektubunda yana yakıla ve hasretle senden bahseder. Bugünlerde Raşit'ten mektup aldığım yok. Telgraf çektim. Kemal Tahir'in Çorum'dan Balıkesir'e nakli ihtimal içinde.
Piraye 'de Nazım Olmak
Okudum bitti. Yazarın kalemiyle ilk defa tanışıyorum. Bayıldımmmmmm. Hep Nazım' dan okuduk Piraye'ye olan aşkını. Şimdi Piraye'nin gözünden Nazım'ı okuyoruz. Bu kitabı okumadan önce Piraye 'ye Mektupları okudum. O kadar güzel yazılmış mektuplar ki. Nazım hapishanede Piraye' ye olan aşkını her defasında dile getiriyor. Ne de güzel sevmişsin diyoruz. Lakin o güzel aşkı tek bir mektupla bitirmek başka bir kadına gönlünü kaptırmak. O dönemin şartlarını düşünüyorum. Hapishanede geçirdiğin günleri düşünüyorum. Ama seni haklı bulamıyorum. Başka birisinden ilgi görünce hemen vazgeçmek mi o büyük aşktan. İşte burada diyorum ki aşkın gerçek miydi? Aşka aşık bir adamsın . Ah Nazım senin şiirlerini o kadar çok severim ki. Ama Piraye 'yi terk etmen işte bunu affetmiyorum. Piraye için daha kolay değil miydi? Başka bir adama aşık olmak. Başka birini sevmek.
Şiirlerin kadar sevdiğim en sevdiğin yönün babalığın oldu diyebilirim. Hele Piraye' nin oğlu senin için daha farklı bir yerdeymiş. Oğlun olduğunda Mehmet adını koymandan belli. Babalık sana en çok yakışan şey. Her insan senin gibi olamaz. Başkasının çocuğuna bu kadar sahip çıkamaz.
Ah be Piraye'm bir ömür sevdin Nazım 'ı. Ölünceye kadar bu aşkı kalbinde yaşadın. Aşkını dile getiremeyen Piraye'm bu yüzden sana kızmadım. Aslında mektupları okuduğumda belliydi dolu dolu seni seviyorum demedin. Keşke diyebilseydin...
Nazım Piraye'ye olan aşkı diyorlar. Onun için yazdığı şiirler falan. Bende diyorum en çok Piraye'nin Nazım 'a olan aşkı daha inandırıcıymış.
İyi ki okudum diyorum. Nazım' dan sonra neler yaşadığını merak ediyordum Piraye'm.
Okuyun derim.