Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ah, Theo, tonlar ve renkler ne büyük şeyler! Bunları hissetmeyi öğrenemeyen biri ise gerçek yaşamdan ne kadar uzakta!
Türk Fırtınası diyor ki;
FENERBAHÇE'Yİ KULLANARAK ALGI DEĞİŞTİRMEYE KALKAN DENSİZLİĞE İNSANLIK AHLAKINI YAŞATAN BİR TÜRK'ÜN YANITLARI Bu yazı ile bugün yeryüzü yerinden oynayacak üzerinde insan olarak yaşayanlar silkinip kendine gelecek. ilmi sır gereğidir. Görülen lüzum üzerine yaşattıklarını sırayla yaşatan ahlakın ihtiyaç duyulan yeni tokat yanıtlarını
Reklam
Her zamanki gibi, insan ne kadar daha az umarsa yaşamında bir o kadar daha rahattır. Şimdi, ben kendimi yaşamdan pek bir şey ummamaya alıştırmaktayım. Hep, neyse yine de iyidir, diyorum. Birçokları benim olduğum kadar bile mutlu değillerdir ve böylece daha az düşünüp daha çok yaşıyorum.
her şeyden korku duyuyorum: yaşamdan, ölümden, sevgiden ve sevgi eksikliğinden, bü-tün yeniliklerin alışkanlığa dönüşmesinden, hayatımın en parlak yıllarını ölümüme dek tekrarlanacak bir rutine bağlayarak kaybettiğim duygusundan, ne kadar heyecan verici ve macera dolu görünse de bilinmeyenle yüzleşmenin yarattığı telaştan.
Sayfa 16
Ona, insanın yaşama olan güvensizliğinden, yaşamı anlamadığından ya da yaşam tarafından küçük düşürülmüş olmasından ötürü yaşamdan ayrılmasının ne kadar acılı olduğunu söylüyordum.
Sayfa 10 - Karbon KitaplarKitabı okuyor
Henry David Thoreau
"Her ne kadar yaşam kötü de olsa tanışın ve onu yaşayın. Yaşamdan kaçmayın ve ona küfretmeyin! Siz kadar kötü değildir."
Reklam
Evimiz, ocağımız ve yurdumuz olan Türkçemizin üzerine ne kadar ciddiyetle ve ne kadar hassasiyetle eğilirsek yaşamdan o kadar tat alacağımıza hepimiz emin olmalıyız. *Yağız Gönüler
Vücud ve iç
Vücud ve iç Beden formuna ben dediği an. Kendini yaşamdan ayırdı insan. Vücudun yerine denilir mekan. Form yaranmasına söylenir zaman. Cisime göredir zaman ve mekan. O,yoksa ne yer var,ne de ki,zaman.
Roland Barthes (1915-1980) “Günümüzde Mit”ten
Göstergebilim bir biçimler bilimidir, çünkü anlamları içeriklerinden ayrı olarak inceler. Bu tür biçimsel bir bilimin sınırları ve zorunluluğuyla ilgili bir şey söylemek isterim. Jdanov, "gezegenimizin küresel yapısından" bahseden filozof Aleksandrov’la dalga geçti. "Şu ana dek," dedi Jdanov, "sadece biçimin küresel
Sayfa 737
216 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
SABRIN DEMİ
Çayı deminden anlarsın, yâri ise ayrılık vakti boğazında bıraktığı düğümden; bu yüzden beklemek değil bizimkisi demlenmek ve biliriz ki birbirine kavuşanlar değil ancak muhabbetle demlenenler aşka ulaşabilirler çünkü bazı şiirler hatırlamak için değil, unutmamak için yazılır. Demlenmek yavaşlamaktır biraz; içine kazımak, silinmez bir kalemle
Elif Gibi Sevmek 2
Elif Gibi Sevmek 2Hikmet Anıl Öztekin · Hayy Kitap · 20176,9bin okunma
Reklam
Eğer hepimiz hayatı dolu dolu gerçek bir şekilde yaşasaydık, aramızdan bazıları gerçek yaşamdan vazgeçerek gerçekdışı yaşamlar yaratmasaydı, yaşadıklarımızı belki de hiç anlamayacaktık. Duygularımızın isimlerini, nedenlerini, sonuçlarını bu kadar berrak göremeyecektik. Tanrının yarattığını yaşayacaktık yalnızca. Ne yaşadığımızı anlamadan.
Karanlıkta Sabah Kuşları
Karanlıkta Sabah Kuşları
224 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Seni Kim Öldürdü Virginia?
Bir yazarın dünyasına girebilmek, onun gördüklerini tam anlamıyla görebilmek hiçbir zaman mümkün değildir. Bu gerçek, bir insanın karşısındaki kişiyi tüm çıplaklığı ile göremeyeceği kadar ortadadır. Deneyimlerimiz gösteriyor ki, şu an düşündüğümüz veya hissettiğimiz bir duruma yıllar sonra aynı gözle bakmak mümkün olmayacaktır çünkü o durumu
Deniz Feneri
Deniz FeneriVirginia Woolf · İş Bankası Kültür Yayınları · 20215,8bin okunma
Mobbing Bank Diyor ki;
Ortadoğu Kültürünün Duygu, Batı Kültürünün Maddi Sömürü Zulmünü Bir İbret ile Bitiriyoruz Türkler de yaşam mana üzerine kuruludur. İhtiyaçtan fazlası zehir gelir Türklere. İsraf haram demeyen din var mı? Dinler yokken Türkler de yaşanıyordu. Dinler bütün bu bilgileri bizden almış kullanmıştır. Dini farklı niyetle kullanmak adına dinin
Tavşanlar aslında o kadar da fena hayvanlar değilmiş (:
İlgimi çeken çoğu alanı, mesleğini yapabilecek kadar öğrenmeye çalışıyorum. Bazen birinden sıkılıp diğerine koşuyorum, bazen diğerinden öbürüne. Sonrasında "Çok şeyi az çok öğreneceğine bir şeyi tam öğren." sözü geliyor aklıma. O zaman diyorum ki "Öğrenmek istediğim çok şey var, birinin derinine inince boğulma hissi veriyorsa -en
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.