Bir ülkedeki eğitim kalitesi o ülkedeki öğretmen kalitesinden ne bir gram fazladır ne de bir gram az.
Ahmet Şerif İzgören - Maslalarda Bir Peri Çıkar Karşınıza Gerçek Hayatta Öğretmen S,30 - Elma Yayınları
Öner ve Yücel Davası: 31 Mart 1947'de Atsız, Zeki Velidî ve arkadaşlarının beraatıyla sonuçlanan Irkçılık-Turancılık Davası'nın yankıları 1947 yılında başlayan Öner ve Yücel Davası ile devam etmiştir. Dava, 29 Ocak 1947'de İçişleri Bakanı Şükrü Sökmensüer'in TBMM'deki bir konuşması ve Fevzi Çakmak'ın 05 Şubat
Biz bilgi öğretirken, insan gelişimi için en önemli bilgiyi gözden kaçırıyoruz; bu bilgi yalnız olgun ve seven bir insanın varlığıyla sağlanan bilgidir. Kendi uygarlığımızın belirli dönemlerinden ya da Çin'de veya Hindistan' da en değerli kişiler ruhsal nitelikleri öne çıkan kişilerdi. Öğretmen sadece bir bilgi kaynağı değildi, aynı zamanda bazı insani değerleri aktarmakla görevliydi. Çağdaş kapitalist toplumda -aynı şey Rus komünizmi için de geçerlidir- hayran olunan ve özenilen kişiler önemli ruhsal niteliklere sahip olmayan kişilerdir. Bunlar aslında toplumun gözünde, sıradan insana kendinde olmayan doyumu sağlayan kişilerdir. Film yıldızları, radyocular, köşe yazarları, önemli iş ya da hükümet insanları; tüm bunlar benzemeye çalışılan kişilerdir. Gazetelerde onlara lişkin haberlerin çıkması, bu işleri yerine getirmek için sahip oldukları en önemli nitelikleridir. Fakat durum tamamen ümitsiz de görünmüyor. Albert Schweitzer gibi birinin ABD'de üne kavuşabildiğini göz ardı etmeyin. Gençlerimize kişinin eğlence adamı olarak değil de insan olarak başarıya ulaşabileceğini göstermek istiyorsak, onların geçmişte ve bugün insanın insan olarak neler yapabileceğini kanıtlayan kişilerimizi tanımalarını sağlar, tüm çağların geçmiş en büyük edebiyat ve sanat eserlerine dikkatlerinizi çekeriz. Böylece kafalarında doğru ve yanlış şeylerin ne olduğuna ilişkin ışık yakmış oluruz.
Yani öğretmen şu an karşısında duran çocukla konuşurken aynı zamanda otuz yıl sonrasının aile kurmuş meslek edinmiş sorumlu bir insanıyla konuştuğunun farkındadır.
Gerçek algıya dayanan, bireyden bireye değişebilen bir bilgidir… Hakikat, insan düşüncesinin ötesinde , sembolik olarak söyleyecek olursak tanrının mutlak algılaması içinde oluşmuş bilgidir. İşte öğretmenin anlamaya çalıştığı esas hakikat budur.
Snelman, “Sayma” adında yayınladığı gazetesinde ülke insanına sürekli şu düşünceleri iletmiştir:
“Ne zaman bizim küçük milletimiz, büyük komşularından daha yüksek bir uygarlığa sahip olursa, ancak o zaman tehlike savuşturulmuş olur!…”