Hafızasını geride bırakan bir insan nereye gidebilir?
Bizi biz yapan yaşanmışlıklarımız, biriktirdiğimiz anılar değil midir?
“Eskiden elli sene bile yaşayamazdı insanlar. Uzun yaşamaya başladığımızda kanser olduk. Kanseri tedavi etmeye başladığımızda daha uzun yaşamaya başladık, şimdi de Alzheimer hastaları arttı. İnsanlar ne yaparsa yapsınlar hep bir şeyle savaş halinde olmak zorundayız.”
İlk romanı ‘Bir Gün Kediler Dünyadan Yok Olsaydı’ ile tüm dünyada adından söz ettiren yazar ve anime film yapımcısı Genki Kawamura’nın ‘Annem Kokan Çiçekler’ kitabı Defne Gürtunca çevirisi ile yayımlandı.
Aile ilişkilerini bir anne oğul ekseninde kendi iç dünyamızı sorgulatarak kaleme alan yazar kurgunun hüznünü de okuyucuya geçirmeyi başarmış. Anne Yuriko’nun zamanla unuttuğu isimler, yüzler, olaylar oğlu İzumu vasıtasıyla canlanıyor.
İzumi annesine Alzheimer gibi bir hastalığı yakıştıramıyordu. İlk kez baba olacağının haberini almış ve babalığın ne demek olduğunu bilmezken, onu yetiştiren annesinin hafızasının yavaş yavaş silindiğini görmek İzumi için hem hüzün dolu duygusal anların yaşanmasına sebep oluyor hem de yoğun iş temposunda ihmal ettiği, araya mesafe koyduğu annesi ile bir şeyleri telafi etmeye çalışıyordu.
Bir gün dünyada en değer verdiğiniz insan adınızı bile hatırlamazsa ne hissedersiniz? Benim için yer yer gözlerimi buğulandıran bir okuma deneyimi oldu.
Okuyun, okutun