Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
#GeorgeOrwell
Yok etmek sadece zorbaların ve cahillerin işidir. Bir insan zekasıyla yenemeyeceğini anladığı anda ya şiddete başvurur ya paranın gücüne. Birisi sizinle aynı fikirde değil diye onu yok edemezsiniz. Medeni ve erdem sahibi insanlar böyle yapmaz. Çok okuyan ve bilginin gücüne inanan her insan, sadece konuşma yolunu seçer. Sizden olmayanları yok etmek yerine, bilginin ve fikrin gücüyle, sizin gibi düşünmesini sağlamalısınız.
Sayfa 9
Okumak, sadece okumak. Okuyan insan, dünyanın aklına yaslar sırtını.
Reklam
"Peki sizin ayrıcalığınız ne?" "Çok basit. Okumak, sadece okumak. Okuyan insan, dünyanın aklına yaslar sırtını."
Sayfa 250Kitabı okudu
müthiş :)
Ne için yaşıyorsun? Hayatın anlamı nedir? Sabah işe gidiyorsun, akşam eve dönüyorsun. Ulan danalar da sabah çayıra gidiyor, akşam ahıra dönüyor. Sen hiç akşamları ahırında kitap okuyan bir dana gördün mü? Varoluşun gizemini çözmeye çalışan bir dana? Hayır. Göremezsin. Neden? Çünkü danalar hayatın anlamını bilmeden de yaşayabilirler. Dana bostana girer, bostancı da onu kovalar; hepsi bu! Hedef, o lahanayı yemektir; bunun için yaşar yani. Peki insan ne için yaşar? Lahana için mi?
Peki sizin ayrıcalığınız ne? -Çok basit. Okumak, sadece okumak. Okuyan insan, dünyanın aklına yaslar sırtını..
Tanrı, içimde bir sancı. Yıldızların hevenk hevenk gökyüzünde asılı durduğu gecelerde göklere bakıyorum, Samanyolu'ndan ötelerde bir yerde bir cennet olduğunu hayal ediyorum, oralarda bir yerde beni gözetleyen, ne yaptığımı bilen, kalbimi okuyan bir yaratıcı olması gerektiğine inanıyorum ama sonra işkence tezgâhındaki çığlıklar, insanlar arasındaki eşitsizlik ve adaletsizliğe saplanan dünya beni bu fikirden vazgeçiriyor. Sonra ölümü, zebanileri, cehennem çukurlarını düşünüyorum; nasıl olduklarına dair muhayyilemde görüntüler belirip kayboluyor. Bunlardan kurtulmak için bu sefer ninemin anlattığı cenneti, Kevser ırmağım, hurileri hayal ediyorum. Her defasında tedirgin oluyorum. Hangisini hak etsem haksızlık olduğuna kanaat getiriyorum. Cenneti hak etmek için yeterince iyi, cehenneme gitmek için fazla kötü olmadığımı düşünüyorum. Cennet ve cehennemin zihinlerin içinde, kalplerde yine insan tarafından yaratıldığına inanmak istiyorum. önemli olan, insanın, korkacağı bir Tanrı mı, yoksa sevip umut edeceği bir Tanrı mı istediğiydi.
Reklam
“Dostoyevski’nin yoksullarından ne kadar farklı Tolstoy’unkiler. Dostoyevski’nin kendilerini hep başkalarıyla kıyaslayan, gözü yükseklerdeki yoksullarının, sonunda diz çökseler de Tanrı’nın adaletini sorgulamadan edemeyen kaybedenlerinin, yasaya meydan okuyan gururu incinmiş kent yoksullarının tersine Tolstoy’unkiler kötü koşullara şikâyet etmeden katlanır. Varlıklılarda yoksullarda olmayan bir şey vardır, diyordur Dostoyevski kahramanı; bu onları daha güçlü, daha bağımsız, daha başına buyruk kılar. Ben oraya nasıl ulaşacağım? Başına buyruk, sıradışı bir hayat sürmek için ne yapmalıyım? Tolstoy kahramanıysa tam tersini: Yoksullarda, varlıklılarda olmayan bir şey var. Ona nasıl ulaşacağım? Fazlalıklarımdan nasıl kurtulacak, kutsal sadeliğe nasıl ulaşacağım? Kendimi inançlı bir yoksula, ölümü sükûnetle kabul eden basit bir köylüye nasıl dönüştüreceğim?”
Okumak , sadece okumak . Okuyan insan, dünyanın aklına yaslar sırtını.
Sayfa 250Kitabı okudu
İnsanlık ne kadar büyük bir yalnızlıgı , yabancılaşmayı , sevgisizligi ve yıkımı yaşıyor olursa olsun , dünyanın herhangi bir yerinde şiir yazan birisi varsa ve onu okuyan bir başkası varsa , barıştan ,aşktan özgürlükten ve güzellikten umudu kesmeye yer yoktur .
"Peki, sizin ayrıcalığınız ne?" diye soruyor. "Çok basit" diyorum. Okumak, sadece okumak. Okuyan insan, dünyanın aklına yaslar sırtını.
Sayfa 213Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.