...kitabı yalnızca orgazmın bitiş çizgisine ulaşmak için tavsiyeler olarak değil, aynı zamanda iyi seksin tadını çıkarmaya dair bir kitap olarak okuyun. Bedeninize kulak verin, rahatlayın ve keyfinize bakın, asla hayal kırıklığına uğramayacaksınız.
105 yaşında ölen japon doktordan kafaları karıştıran yazı mutlaka okuyun.
*s*: *doktor, kardiyovasküler egzersizin ömrü uzatabileceğini duydum. bu doğru mu?*
*a*: kalp sadece şu kadar atar sonra durur, o kadar... egzersiz yaparak zaman kaybetmeyin. her şey eninde sonunda yıpranır. kalbi hızlandırmak daha uzun yaşamanızı sağlamaz; bir arabanın
105 yaşında Ölen japon Doktordan kafaları karıştıran yazı mutlaka okuyun.
*S*: *Doktor, kardiyovasküler egzersizin ömrü uzatabileceğini duydum. Bu doğru mu?*
*A*: Kalp sadece şu kadar atar sonra durur, o kadar... Egzersiz yaparak zaman kaybetmeyin. Her şey eninde sonunda yıpranır. Kalbi hızlandırmak daha uzun yaşamanızı sağlamaz; Bir arabanın
Kalbim güm güm atarken, gözümde bir damla yaş ile incelememi yazmaya başlıyorum. Bakın en başta söylemeliyim ki dostlarım; bu kitap herkese göre değil. Okuyan herkesin bu kitaptan aynı zevki alacağını düşünmüyorum. Çoğu kişi 'Ohoo bu nee!' Diyip kitabı yarıda bırakabilir. Okurken etik değerlerinizi, mantığınızın bir bölümünü, vicdanınızı
Bu başlıkta yazmam gerekti çünkü kitabın incelemelerinde ilk sayfada çıkan bazı ‘doktor’ arkadaşlar böbrek taşı olan kişinin suyu az içmesi üzerine yapılan uyarıyı yanlış anlamış dikkatsizce okumuş ve yorumlamış olması.
Ve yine nasıl aldıklarını anlamadığım diğer diploma sahibi meslektaşları da kendisini desteklemiş. Elbette Körler sağırlar
KİTAP TAVSİYEM
"HARİS KADINLAR"
ALINTILAR
İnsan,sabırsızlığından utanıyor...
Eski bir fotoğraf karesi gibi renkleri solmaya yüz tutmuş bir dolu yaşanmışlık...
Zaman,hak edenin başına çorabı kendi örüyormuş..
Pişmanlıklar,hepimizin ruhunun özünde bir yerlerde tetikte bekliyor...
Ah insanoğlu!
İstediği an nasıl da riyakârdı...
Kimse
Bir Deli Ağaç, Pınar Kür'den okuduğumuz ilk kitap. Aynı zamanda yazarın da ilk kitabı. Beş öyküden oluşan tabiri caizse "mis gibi" bir eser. Oldukça sakin, dingin, yumuşak bir üslup. Sanki birilerini kırmaktan korkarmışcasına nahif bir anlatım. Öykülerdeki karakterler de öyle. Hepsi çok özel, ince ince işlenmiş, duygulu, bir insan olmanın gerçek özelliklerini bünyesinde barındırıyorlar. En sevdiğimiz öykü, kitaba da ismini veren "Bir Deli Ağaç" oldu. O nasıl bir sevmekti öyle. Ne güzel ve deli bir aşk. Müzik, aşk, sevmek, sevilmek ya da ömrü boyunca sevilmemek, yalnızlık, kadınlık, insanlık, var olabilme, kendin olabilme üzerinde harmanlanmış çok dingin öyküler sizleri bekliyor. Okuyun ve biraz mola verin hayata, yavaşlayın, rahatlayın.
Bir Deli AğaçPınar Kür · Can Yayınları · 2017313 okunma
ruhun ilacıdır fazla söze gerek yok okuyun ve rahatlayın senecanın tüm kitaplarında olduğu gibi, bu kitabı da omzunuz da ki yükü veya zihninizde ki sorunların nasıl bir anda önemsizleştiğini ya da hafifleyeceğini göreceksiniz
İtirazlarla başlamak istiyorum !!!
Mastürbasyonun erkeklerin yaptığı, kızların yapmadığı bir şey olduğuna dair çifte standartda!
Kadınların kendi cinsel hazlarıyla ilgili bilgiye erişmesindeki ihtiyacının ve hakkı olduğunun hâlâ bugün bile radikal bir eylem sayılmasına!
Anne ve babaların erkek çocuklarının kendi bedenine dair keşifler
İlk 60 70 sayfada kitabın dili biraz zorlama ağdalı göründü gözüme ama devamı tam anlamıyla mükemmel. Taşları yerli yerine oturtan son dokunuş gibi bir kitap. Özellikle insani ilişkilerde, bağlılıklarınızda, ayrılıklarınızda bir aksaklık, yamukluk olduğunu hissediyorsanız, bunu düzeltmeye iyileştirmeye gönüllüyseniz, ikili bir ilişkiden çok önce kendinizle olan meselenizi çözmenin kendinize yapabileceğiniz en iyi iyilik olacağını düşünüyor ve buna dair bir şeyler yapmak istiyorsanız, sığındığınız tuzaklar, yansıttığınız aynalardan gördüğünüz sahte, özgün olamayan o benlik artık size mutlu hissettiremiyorsa ki umarım bu hissetmemede gecikmezsiniz, bu kitabı alın okuyun. Kabullenin, rahatlayın. Yeniden tehlikeli sularda yürüdüğünüzü hissederseniz açın yeniden okuyun çünkü insan alışkın olduğu duygu durumunu bir anda değiştiremeyebiliyor, hazırım artık yaşamaya yeterince geliştim, çok şey öğrendim derken aynanın karşısına başka bir tanesini konumlandırmışken bulabiliyor kendisini. Zaten bayılıyor zihnimiz en zayıf anlarımızı kollayıp geçmişin çukurlu yollarına sürüklemeye anıları. Hatırlatıcılar her zaman iyidir. Bir de öğrendim sandığınız şeyi zaman zaman gözden geçirmek, revize etmek. Çünkü belki yanlış bir yöntem üzerinde yıllarca bocalayıp sonuçsuz kalmayı yine kendi beceriksizliğinize bağlıyorsunuz. Oysa yöntemi değiştirmek de bir seçenek. Değişmekten hiç korkmamak, tekrar tekrar denemek cesaretinde olabilmek dileğiyle, keyifli okumalar.
Açıkçası bu kitabı okumama vesile olan kişi Fazlı Teoman Yakupoğlu'dur. Yıllar önce televizyonda görmüştüm kitap hakkında bir iki söz ediyordu. "Gönülçelen" isimli şakıyı da bu kitabın etkisiyle yazdığı söyleniyor. Sanırım Holden'i kendisine benzetmişti. Ama geçmiş zaman pek hatırlanmıyor işte... Bu arada kitaba verilen adlarından biri
Ahh Kemal Sayar...
Terapi gibi geldi kitap bana. Sanki Kemal Sayar ile randevudaymışım da içimi, içimdekileri akıtıp dökmüşüm gibi. Her yerin altını çizesim geldi. Birçok yerde kendimi buldum ki okuyan herkes de kitapta kendini bulacaktır. İnsanız inciniyoruz. Bizim yaşadıklarımızı bizden bir başkası yaşamamıştır sanıyoruz ama öyle değil. Her birimiz ortak acılara ve ortak kırgınlıklara sahibiz. Farklı acılarımız olsa dahi acıyan yerimiz aynı. Her birimiz anlaşılmak bir limana sığınmak istiyoruz. Günümüz dünyası da bizi daha çok bu duruma itiyor. Artık daha da yalnızız. Yan yanayken bile yapayalnızız. Ne kalabalıklarda bile bir başınayız. Her birimiz yüreğimizin yangınını dindirmek avaz avaz bağırmak istiyoruz. Birileri duysun, birileri görsün, birileri anlasın birileri varlığımızın farkına varsın istiyoruz. Kemal Sayar da tüm bunları biliyor ve sanki varlığımızın farkına varır gibi bize bir kitapla, sanki adeta size yazılmış olan bir kaç cümleyle buradayım diyor. Okuyun ve biraz kendinizi dinleyin, içinizi dökün ve biraz rahatlayın :)
Hayatta her şeyin bi yanılsamadan ibaret olduğunu eğer bilincimizi yönetmeyi başarabilirsek aslında tanrıyı kendimizde bulabileceğimizi ve her şeyin mümkün olduğunu anlatan müthiş bi moral motivasyon kitabı.. Korku diye bişey yok başarısızlık diye bişey yok.. Bunların hepsi birilerinin ya da düşüncelerimizin bize dayattığı varsayımlar.. Okuyun ve rahatlayın.. Bilincin iyileşirse Tanrı ile birliğin de kuvvetlenir
Tanrı İle BirlikNeale Donald Walsch · Nemesis Kitap · 201840 okunma
Elimde kitap kalmayınca yenileri gelene kadar bu kitabı okuyayım demiştim tekrardan, iyi ki de okumuşum, gönlüme huzur verdi.
“Allah ne güzel bir dosttur. O kendisine tam tevekkülle sığınanları asla yarı yolda bırakmaz.” Kitabın içindeki cümleler insanın içinde hoş duygular yeşertiyor, bir çırpıda okuyuveriyorsun.
Kendini yalnız hissettiğinde, için daraldığında alıp bu kitabı okuyabilirsin. Anlatımı sade, güzel; nasihatler, kıssalar, Kuran’dan ayetler içeren, pozitif düşünmeni sağlayan, hayatı, yaşadıklarını hep güzel görüp tevekkül etmeyi çok güzel ifade eden bir kitap. Allahın o güzel isimlerini dualarımızdan eksik etmememiz gerektiğini ve bunun için bir adım atmam gerektiğini bana hatırlatan kitap. Okuyun ve rahatlayın.