Ama bir tek senden şüphelenmek istemiyorum. Sen şüphe duyulamayacak kadar safsın. Ben ölmeden önce hiç olmazsa bir kişiye de olsa inanıp öyle ölmek istiyorum
Hiç karşılık istemeyen bu sevgi onu suçluluk duygularına boğmayı başarmış, kendi hayallerini çöpe atmak pahasına bir başkasının beklentilerini yerine getirme isteğini yaratmıştı.
Şairler dolunayı severler, hakkında binlerce şiir yazılmıştır, oysa Veronika en çok yeniayı severdi, çünkü daha gelişecek, büyüyecek, kendi yüzeyini tümüyle ışığa boğacak zaman olurdu, kaçınılmaz yok oluşundan önce.
“Gençken duyulan keder sonra hangi şifalı suyu buldu da içti? Hangi su, lekeleri çıkardı? Yaşamaya alışan köşesine çekildi; feryad edene, başka türlü söyleyene, sokaktaki köpeğe havlayan bir ev köpeği kadar olamadı.”
“Hayat akar, yol ve yöntem değişir derler, insan değişir yol ve yönelim değiştirir derler. Bütün bunlar bence meselenin değişmesi, ortadan kalması veya artık mühim sayılmamasıdır. Yoksa ne hayat gibi muhkem bir şey akar, ne sana bakıp da yol yön değiştirir. İnsanı ahret bile değiştiremez. Zebani dilini çekmeye gelse kişi ancak ahlakının elverdiği ile seslenir de aman diler.”
O hapları aldığımda nefret ettiğim birini öldürmeye çalışıyordum. İçimde başka, sevebileceğim Veronika’lar olduğunu bilmiyordum.
“ İnsan neden kendi kendinden nefret eder? “
“Ben zayıf, sersem, budalanın biriyim. İçimdeki sızıyı söküp atamıyorum bir türlü!.. Bu kadını elimden kaçırmadan önce Tanrı’nın acımasına biraz inancım vardı. Evet, bana gölge olsun diye bir sukabağı yaratmıştı; kitaptaki aziz gibi ben de O ’na şükrediyordum ve mutluydum. Gel gör ki, ertesi gün Tanrı sukabağının içine kurt düşürüp kuruttu; bence artık ölmek yaşamaktan iyi!”
O kadar aptalca bir seydi ki... su siralar nerede olduğunu bile bilmedigi, ama gençliginde umutsuzca cok derinden sevdigi bir adam yüzünden depresyona girmek, delirmek. Her normal genç kiz gibi Zedka'nin da bir “İmkansız Aşk" yasamaya gereksinmesi olmuştu.