Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Kemalizm aslında büyük ve esaslı bir din reformudur. Tanrı, bir peygambere verdiği şeriatı, ikinci bir peygamberde değiştirmekle, hatta Kur'an'ın bir ayetindeki emrini başka bir ayette kaldırmakla hükümlerin toplum evrimini izlemesi gerektiğini göstermiştir. Fıkıh'ta buna nesih diyoruz. Muhammed, peygamber olduğuna göre,
Sayfa 291Kitabı okudu
F-Cezayı Düşüren Sebepler
a-Ölüm Suçlunun ölümü, bedenî ve şahsî cezaları düşürür. İmam Ebû Hanife'ye göre mâlî cezalar da düşer. Kısas edilecek uzvun yokluğu da bedenî cezayı düşüren bir sebeptir. Eski Mısır'da, ölülerin mezarından çıkarılarak cezalandırıldığı väkidir. b-Tövbe Suçu işleyip bitirdikten sonra nedâmet (pişmanlık) bildirip tövbe etmesi cezâyı düşürmez. Ancak hırâbe (yol kesme) ve bağy suçunda yakalanmadan önce gelip teslim olsa ve hırsızlık suçunda dâvâ mahkemeye intikal etmeden çaldığı malı sahibine iade etse hadd cezasından kurtulur. İrtidad suçunda nedâmet (tövbe) her halde cezâyı düşürür. İmam Şâfi'î ve Ahmed'den birer rivayette, muayyen bir zaman geçmesi aranmaksızın tevbe ile hadd suçları düşer. c-Af Şahıs haklarını ihlal eden katı, yaralama, hakâret gibi suçlarda, mağdurun veya velisinin afvetmesiyle ceza düşer. Bu kabil suçlarda hükümetin af salâhiyeti yoktur. Ancak suçluya ta'zîr cezası verilebilir. Amme haklarını ihlâl eden suçlar, hadd suçu ise hükümet bile afvedemez. Ancak taʼzîr suçu ise hükümetin vaziyete göre af salâhiyeti vardır. d-Sulh Kısas ve diyet cezalarında, suçlu ile mağdurun anlaşarak sulh olması, bu cezaları düşürür. Hadd ve ta'zîrde sulh mümkün değildir.
Sayfa 311Kitabı okudu
Reklam
Gücün 48 Yasası
Gücün 48 yasası 1-Sizin üstünüzde bulunanların kendilerini üstün hissetmelerini sağlayın. Onları memnun etme ve etkileme arzunuzla yeteneklerinizi göstermede çok fazla ileri gitmeyin, yoksa tam tersine neden olursunuz, yani korku ve güvensizlik uyandırırsınız. Ustanızın olduğundan daha parlak görünmesini sağlayın ve gücün doruklarına
Kolonya Gazetesi'nin başyazarı Karl Heinrich Hermes'in sansürcü görüşlerini aktarır Marx: "Bize göre, devlete, abartılmış sertlikten dolayı değil, daha çok bir hoşgörü fazlasından dolayı kusur bulunabilir." Marx'ın Hermes'e yanıtı kısa ve özdür: "Sansürcüleri pek az sansür uygulamakla suçluyor" Hermes,
Kalkedon YayıncılıkKitabı okudu
Osman Yüksel Serdengeçti'nin Mevlâ'ya olan aşkı...
Osman Yüksel Serdengeçti Allah gani gani rahmet eylesin. Necip Fazıl Kısakürek'in arkadaşıydı. Necip Fazıl'dan bile yani çok daha aktif ve mücadeleci bir insandır. Bu davanın hamallığını yapan, bu davanın çilesini riske eden birisi de oydu. Makamı cennet olsun. Akif İnan diyor ki rahmetli: Urfa'ya geldi gelmeden önce bana telefon
İşlere Karışmamak mı Manipülasyon mu?
İngiliz sömürgeciliğine duyulan sempatinin sebeplerinden biri de İngiliz idarecilerin Hindistanlıların işlerine karışmadıkları iddiasıy­dı. Bununla beraber, bu idareciler Hindistan'ın gelenek ve adetleri­nin 'tiksinç ve iptidai' olduğu kanaatindelerdi. Kraliçe'nin 1858'deki Beyannamesi'nde bu kanaat çok açıktı:
Reklam
Dolayısı ile davaya intisap edenler önce dava ile tanışır, öğrenir; sonra da davanın elverdiği ölçüde olmak üzere din ile! Dine, davanın (liderin) yorumu ile bakılır. Davaya zarar verir gerekçesi ile teşkilat içinde dine alabildiğine hürriyet alam tanınmaz. Dinî söylem ve çalışmalar ancak davaya halel getirmeyecek şekil, tarz ve ölçüler içerisinde serbesttir. Ön planda olan din değil, davadır. Dinden taviz verilebilir ama 'dava'dan verilmez. Din, daha çok, grubun varlığını ve disiplinini devam ettirmek için bir araç olarak gereklidir
Gazi önce İzmit'e uğradı. Orada, İstanbul'dan gelen bir gazeteciler grubu, eski İttihat ve Terakki fırkasının bazı ileri gelenleri, zaferden sonra İstanbul'da kurulan Müdafaai Hukuk¹ temsilcileri ve mücadele sırasında gizli çalışan M.M. teşekkülü mümessilleriyle görüştü. Daha ilk temaslarda açığa çıktı ki, gelenlerin de en önemli gördükleri dava din, hilâfet gibi meselelerdir! Gazi'ye soruyorlardı: "- Yeni hükümetin dini olacak mu?" "- Vardır efendim, İslâm dinidir. İslâm dini fikir hürriyetine mani değildir…" "- Yani hükümet bir din ile tedeyyün edecek mi?" Fakat her sabrın bir sınırı vardır: "- Edecek mi, etmeyecek mi bilmem!…" Memleket gezisine, ne şartlar altında olursa olsun milleti uyarmak, aydınlatmak için çıkmıştı. Bu vazifesini yılmadan yapmalıydı: "- Her faydalı ve yeni şeye karşı mutlaka bir kuvvet çıkar. Buna bizim dilimizde irtica derler. Bütün millet emin ve müsterih olsun ki, inkilâbı yapanlar, bu gibi menfi kuvvetleri, çıktıkları noktada imha edecek kudret, kabiliyet ve tedbire maliktirler. Tekrar ve katiyetle tekrar ederim ki, milletin hakimiyeti ebedidir… Dinen, hadiseten, ilmen, fennen, kanunen ebedi bulunan bu hâkimiyeti ihlâl ve izrar edecek (bozacak, ona zarar verecek) bir kuvvet, ne bu memleketin içinde, ne de dışında yoktur." Aynı demecinde, Ankara'daki hilafetçilere de cevap olan şu kesin beyanları da önemlidir: "- Türkiye Büyük Millet Meclisi Halifenin değildir ve olamaz. Türkiye Büyük Millet Meclisi, yalnız ve yalnız milletindir."
Sayfa 71 - Remzi kitabeviKitabı okudu
Masonluk, Nostradamus, Kanlı Kontes...
(Kara Büyücü, İblis’in Peygamber'i Crowley'in ilhamları)_ _Abrahadabra; Ra-Horus’un Peygamberi. _Ölüm, köpekler içindir. _Düşkünleri ve mutsuzları ezin. Bu aptal insanların dertlerine azıcık bile endişelenme sakın. _Bir dilenci sefaletini asla gizleyemez. _Lütuf yok. Suçluluk yok. Tek kanun: İstediğini Yap. _Hayvan gibi olma,
82 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.