"Yurttaşlarım!
Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti’dir."
-Onuncu Yıl Nutku
Mustafa Kemal Atatürk
Cumhuriyetimizin 100. yaşında Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyoruz. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun!
Falih Rıfkı Atay etkinliği kapsamında yapacağım ikinci incelemem olacak. Etkinlik için Link: ->> #27899814
Babanız Atatürk kitabı ile Atatürk’ü yeniden okumaya var mısınız? Kronolojik biyografi incelemesi yapacağım, biraz uzun olacak ama unuttuğumuz bazı bilgileri hatırlamamıza yardımcı olacak.
(29.10.1933)
1933 yılı Ekim ortalarında:
-"Onuncu yıldönümünde ne söyleyeceğiz? Düşünüp bir şeyler hazırlayalım" biçiminde bir emir vermişlerdi.
Çok defa emirlerinin sınırı genişti. Yani bunu alan, çalışma ve yeteneğine göre onu, emirleri sırından çıkmadan değişik ölçüde yapabilirdi ve o işteki en büyük verimini vermesi mümkün olurdu. Örneğin yukarıdaki emre göre baştan aşağı bir söylev taslağı hazırlanacağı gibi, söz konusu edilebilecek notların saptanması ve yahut onların düşünülmesiyle de yetinilebilirdi. Fakat herhalde Atatürk, en aşağı karşısındakine: " Bundan böyle zihnin özellikle bununla meşğul olsun!" demiş bulunuyordu.
Bu emri alışımın ikinci günü, alışmış olduğum gibi, yaverlikten Atatürk'ün uyandığı haberi verilince odasına gitmişim. Beni görünce:
-"Bu gece çalıştım ve nutku yazdım" dedi.
Bazen pek geç de olsa konuklarını uğurladıktan sonra oturup çalışırdı. Ondan sonra gerek kendi düşünceleri, gerek kendi mütalaaları üzerine nutuk bazı değişiklikler görmüştür. Okuyucularımın ilgisini dört satır üzerine çekmek isterim.
"Bu söylediklerim gerçek olduğu gün senden ve bütün uygar insanlıktan dileğim şudur:
Beni hatırlayınız!"
🇹🇷
Cumhuriyetimizin 94.yılı kutlu olsun. (2017) Cumhuriyet yönetiminde egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Ulu önder Mustafa Kemal ATATÜRK'ün de belirttiği gibi ;Türk ulusunun yaradılışına ve yaşantısına en uygun olan yönetim şekli Cumhuriyet'tir.
Ne mutlu ki
Geçen zamana nispetle daha çok çalışacağız,daha az zamanda daha büyük işler başaracağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur çünkü Türk milletinin karketiri yüksektir.
29 Ekim 1933 günü Cumhuriyet Bayramı törenlerinin yapılacağı hipodrom alanı çok kalabalıktı. Mustafa Kemal törende Kurtuluş Savaşı'nın başladığı günden, varılan noktayı anlattığı 10. Yıl Nutku'nu okuyacaktı. Töreni filme kaydetmek üzere Sovvet ekibi haricinde davet edilen diğer yabancı film ekipleri de alanda yerini almıştı. Ekipler, tüm hazırlıklarını tamamlamıştı. Soyvet ekibinin kabloları, diğerlerinin yanında biraz kalın olması garip hatta gülünç karşılanmıştı. Tören için hipodrom alanına hızla giren Atatürk'ün arabası kabloların üzerinden geçmişti. Tüm kablolar kopmuş, bir tek Sovyet ekibinin kablosu sağlam kalmıştı Mustafa Kemal'in mikrofonların önünde okuduğu onuncu yıl nutku, günümüze o kalın kablolar sayesinde ulaşmıştı.
Babasını cephdede kaybeden şerbetci çocuğun gözünden Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetin ilanı ,İstiklal Marşımızın yazım süreci,Ankara nın Baskent oluşu ,cephe ve cephe gerisindeki topyekun mücadele yani bir milletin kaderini kendi yazdığı süreci görmek,degerlendirmek, izlemek.
Şermin Yaşar kalemini severim.Her ne kadar İlber Ortaylı karızmayı çizdirse de tarih bilgisine değer vererek dinlerim,okurum. İkilinin çalışmasını merak ettim .
Şermin Yaşar'ın anlatımı,İlber Ortaylı nın anlatının içindeki tarihi bilgileri, Gökçe Akgül'ün resimleri ile çocuklara,genclere hitap eden güzel bir kitap ben beğendim.Resimler daha iyi olabilirdi.
Ne zor yıllar, kimler ne büyük fedakarlıklar yapmışlar hiç unutulmaması gereken,hep gündemde olması,bilinmesi,anlatılması, canlı ve gündemde tutulması gereken bir süreç.
Atatürk ve silah arkadaşlarını, bize bu günleri armağan eden o dönemde yaşamış ve elini taşın altına sokarak,tüm yüreği ile mücadeleye gönül vermiş atalarımızı sevgi,saygı,rahmet ve şükranla anıyorum.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.
#alıntılar
"Mustafa Kemal Paşa, Onuncu Yıl Nutku'nu okurken ben de oradaydım. Ama bu defa ne çörek satmak için ne şerbet satmak için ne de gazete satmak için. Türkiye Cumhuriyeti'nin bir öğretmeni olarak öğrencilerimle birlikte tören yerindeydim." (s. 114)
"Mustafa Kemal cephede bile kitap okuyacak kadar gerçek bir kitap tutkunudur. Biraz da onun için büyük bir adamdır. Okuduğu bilinen kitap sayısı 4300'den çoktur." (s. 86)
Ulusal egemenliğinin sonsuza kadar sürmesi niyetiyle hayatı ve kitapları iyi okumalar.
Haydi beni bir daha tutuklayın İngilizler! Ama görüldü ki tutuklama ve öldürmeyle iş bitmiyor! İşte Türkler, kendi cenaze merasimi için hazırlanan tabutlarını, sahiplerinin başlarına geçirdiler!
İlber Ortaylı tarih kitaplarını severek okuduğum, konuşmalarını severek dinlediğim şahsiyet.
Şermin Yaşar diğer türleri de başarıyla temsil etmekle birlikte çocuk edebiyatının en kıymetli yazarlarından.
Ve gördüğünüz kitabı iki başarılı isim birlikte meydana getirmiş.
"Mustafa Kemal cephede bile kitap okuyacak kadar gerçek bir kitap tutkunudur. Biraz da
Nasıl başlayacağım diye düşündüm durdum. Yazdım sildim sildikçe yazdım… İncelememin diğerlerinden daha farklı olmasını istiyorum. Özellikle bunun. Merhaba diye mi başlamalıydım ki? Hayır o zaman sanki ben sizi davet etmişim de misafirimmişsiniz gibi oluyor. Buraya ben sizi davet etmedim ve ayrıca merhaba diye başlamak incelemenin baştan ruhunu