Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Meksika’yı da, ilânlarda öylesine göklere çıkarırlardı ya, o hiç sevmezdi; ona göre, yalnız pis değil, korkunç sayılacak kadar devrimci bir memleketti orası. Petrolü devletleştirmişlerdi; açıkçası, onun-bunun malını elinden almışlardı. Rusya’dan aşağı kalır yeri var mıydı bunun? Pritchard’a göre de Rusya, Ortaçağ’da bütün kötülüklerin, korkunç şeylerin kaynağı sayılan şeytanın yerini almıştı.
656 syf.
·
Puan vermedi
·
70 günde okudu
Bir klasik esere başlamak beni her zaman heyecanlandırır çünkü baştan bilirim ki beni çok değişik karakterler insanlar, duygular beklemektedir. Heyecan duyarım çünkü hele önceden yazarın başka eserlerinden etkilenmişsem, kitaba sırtımı dayayabileceğimi bilirim. Heyecanlanırım, bilirim ki karşılaşacağım bir cümle hayatımızın belli noktalarına
Notre Dame'ın Kamburu
Notre Dame'ın KamburuVictor Hugo · Can Yayınları · 201932,9bin okunma
Reklam
Cesaret ve kalp ilişkisi
Ortaçağda kalp, bizim bildiğimiz gibi kas değildi. Kan dolaşımını sağlayan bir pompadansa, vücudun can özünü ısıtan bir odaydı. Bu can özü ne kadar sıcaksa o kişinin o kadar cesur olduğu varsayılıyordu. Tabii uzaktan bakarak birinin kalbinin ne kadar sıcak olduğunu kestirmek zordu (gerçi kadınların genel olarak daha nemli ve soğuk, erkeklerin de daha sıcak ve kuru olduğu düşünülüyordu). Ama ortaçağ hekimleri iç ısının, dolayısıyla cesaretin bir göstergesinin saçlar olduğunu düşünüyorlardı. 13. yüzyılda Michael Scot adlı hekim tarafından yazılan fizyognomi üzerine bir eserde, “Kalın, kıvırcık ve fazla saç, tıpkı bir aslandaki gibi kalbin çok sıcak olduğunun bir kanıtıdır” deniyordu.
Sayfa 63 - Kolektif KitapKitabı okudu
72 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Abélard, 12. yüzyılın en parlak din adamlarından biriydi. Ortaçağda sistemli bir eğitimden geçmek için öncelikle din eğitimini tamamlamak gerekiyordu. Sonrasında diğer alanlarda eğitiminize devam edebiliyordunuz ama elbette tüm eğitim kurumları kiliseye bağlıydı. Abélard da döneminin en parlak isimlerinden biriydi. Düşünür, din bilimci, eğitimci,
Abelard ve Heloise
Abelard ve HeloiseRonald Duncan · Helikopter Yayınları · 20182,409 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Kitabı okurken Peyami Safa'nın konuya ilişkin nasıl da sağlam bir müktesebata sahip olduğunu görüyoruz. Kitapta Osmanlı 'nın son dönemlerindeki fikir cereyanlarından başlayarak Türk İnkılabının hangi temeller üzerinde yükseldiği irdeleniyor. Kitaptaki önemli noktalara değinmek istiyorum. Ziya Gökalp, Balkan Harbi’nin sonunda yazdığı
Türk İnkılabına Bakışlar
Türk İnkılabına BakışlarPeyami Safa · Kültür Bakanlığı · 1981422 okunma
Jakuzilerden ya da bilgisa­yar çiplerinden yararlanmak hayatımızda bize birtakım kolay­lıklar sağlar kuşkusuz; ancak biz bireysel olarak yine tıpkı ortaçağda yaşamış atalarımız gibi kazalar, gerçekleşmemiş ar­zular, kalp kırıklıkları, kıskançlıklar, endişeler ve ölümle müca­dele ediyoruz.
Sayfa 176
Reklam
Yeni Diyalektik
_Tanrı, ilk ateisttir. Ateistler _Tanrı, ilk masondur. Masonlar _Orospu çocuğu. Marques de Sade _Herkesin tanrısı kendine benzer. Yamyamların tanrısı bir yamyam; savaşçıların tanrısı bir savaşçı; hırsızların tanrısı hırsız; aşıklarınki de aşk tanrısı olacaktır. Ralph Emerson _Trakyalılara göre tanrı, sarışın ve mavi gözlüdür. Öküzlerin elleri
Cesaret ( kalp)
Ortaçağda kalp, bizim bildiğimiz gibi kas değildi. Kan dolaşımını sağlayan bir pompadansa , vücudun can özünü ısıtan bir odaydı. Bu can özü ne kadar sıcaksa o kişinin o kadar cesur olduğu varsayılıyordu. Ortaçağ hekimleri iç ısının , dolayısıyla cesaretin bir göstergesinin saçlar olduğuni düşünüyorlardı. 13. yüzyılda Michael Scot adlı hekim tarafından yazılan fizyognomi üzerine bir eserde ," kalın , kıvırcık saç , tıpkı bir aslandaki gibi kalbin çok sıcak olduğunun kanıtıdır." Kıvırcık saç ve cesaret arasındaki bu çağrışım günümüzde hala hissediliyor.
736 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Etkileyici
Son zamanlarda hacimli kitaplara diğerlerine nazaran ek olarak inceleme yapma ihtiyacı duyduğumu fark ettim. Sebebi yazarların çeşitli konulara , olaylara , mesajlara daha yavaş , ağır, akıcı bir şekilde girmesi sebebiyle benim üzerimde bıraktıkları etkileyici duygular olabilir. 1-2 ay önce bir siteden kampanya sebebiyle almıştım ve kitabı
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,6bin okunma
Onların algıları Antik Yunan' dan hekim Hipokrat'la başlayıp or­taçağda İslam dünyası üzerinden yayılan ve Rönesans döneminde saray doktorlarının geliştirdiği vücut sıvılarına dayalı tıp kuramı (hümoral patoloji) üzerinde kuruluydu. Bu kurama göre her in­sanda dört temel maddenin kurduğu bir denge vardı: kan, sarı safra, siyah safra ve balgam. Bu sıvıların insanın karakterini ve ruh halini belirlediğine inanılıyordu: Damarlarında daha fazla kan olanlar çabuk öfkeleniyor ama aynı zamanda cesur oluyorlar, öte yandan fazla balgam insanı sakin ama kasvetli yapıyordu.
60 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.