Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Osmanlı'da köle ticareti
Türkiye, yer yüzünden esareti ve esir ticaretini kaldıran beynelmilel anlaşmaya girinceye kadar İstanbul'da büyük Esir Hanı ve Esir Pazarı Nurosmaniye camiinin Tavukpazarı tarafında idi, daha doğru tabirle bu cami, onsekizinci asrın ikinci yarısında, Esir Hanı yanında inşa edilmişti. Oğlan ve kız, köle ve cariye alım satımı türlü uygunsuzluklara, fuhşiyata ve şenaate müsaid olduğu için, esircilik müselşel kefalete bağlanmış, esirciler sıkı devlet kontrolü altında tutulmağa çalışılmış, buna rağmen çeşitli edepsizlikler olmuş ve zaman zaman şiddetli tenbihler, yasaklar çıkmıştır.
1585'de İstanbul'da Venedik balyosu Morosini bir kahvehane tasvir etmiştir. Sosyal buluşma yeri olarak kahvehane, eski bozahanelerin yerini almış görünmektedir. Sosyal iletişim ihtiyacını karşılayan ve idareciler aleyhinde kamuoyu oluşturan bozahanelerin yer ve sayısı devletçe kısıtlanmakta, kontrol edilmekteydi. Daha sonraları bu yasaklar kahvehanelere uygulanmıştır. Başka deyimle, boza veya kahve içilen buluşma yerleri, önemli bir sosyal kurumun oluşmasına yol açmıştır..
Sayfa 245 - Kronik KitapKitabı okudu
Reklam
"1867'de yabancılara Osmanlı ülkelerinde toprak alma izni verilmiştir. 1869'da Osmanlı -Prusya Krallığı arasındaki bir anlaşma ile Almanlar da bu Hakkı elde etmiştir. İşte bu gelişmenin sonucu olarak ilk Alman kolonileri Filistin'de kurulur. Durumu gören 2. Abdülhamid 1878'de Filistin'e Alman göçleri dahil bütün göçleri yasaklar. Toprak alım-satımı men eder."
Sayfa 38
Fazla refah cinsel sapıklığın da yaygınlaşmasına katkı sağlar. Neden? Nefsin önünde hiçbir engel kalmayınca, aşk ve sevda gibi kelimeler tedavülden kalkar. İnsan giderek hayvandan beter hale gelir. Din de geçerliliğini yitirdiği için soyut yasaklar bir anlam ifade etmez.
Sayfa 185 - 6. Baskı, Ocak 2022
Bu kitabın yazarı kesinlikle haklı
Bütün evrende gizli gömü biziz Ölümsüzlük yurdunu veren biziz Geçince karanlığı bu suyun toprağın Hızır da bengisu da biziz diyen Mevlana'nın gönlünde tanrı-insan-evren üçlüsünün birliğe ulaştığı, bütün ayrılıkların, ayrımların ortadan kalktığı görülür. Bu da İslam inancına temelden aykırıdır, dahası ağır bir suçtur. Ozan, tanrının
Sayfa 61/62Kitabı okudu
_Sümerler, Türk'tür. _Tarih 5500 yıl önce Sümer’de başlar. _Sümerce kesinlikle Türkçedir. Prof. Atakişi Kasım _MÖ 2400 yıllarına ait çivi yazılı belgelerde Türk adları bulundu. _Sümerce, Türk, Fin ve Macar dillerine akrabadır. Asurolog Jule Oppert _Atatürk demiş ki: Bırakın şu Asurları! Asurlar Arap cinsinden. Bu Sümeroloji olacak demiş.
Reklam
_Devlet, milletin kendisidir. Milleti, idare edenler devlet değildir. Çünkü irade milletindir. Millet, asildir. Millet işlerini yönetenler, onun temsilcileri olabilir. Bu sistemin uygulanmasında göz onunde bulundurulacak en onemli nokta, milletin siyasi, sosyal, eğitim ve gelişme derecesidir. _Devlet, her parcası diğerinin gorevini hazırlayan veya
_Din, yaygın bir tür ruh hastalığıdır; saplantı nevrozudur, çarpıtılmış masallardır, gerçeğin inkarı sonucu oluşan toz pembe yanılsamalar sistemidir, uydurmadır, hurafedir, putperestliktir. Bu putlar ise kendi fantezilerimizdir. Dine karşı olan şeye hakikat denir. Tanrı ise abartılmış bir baba figürüdür. _Din, ırkın karakteridir _Uygarlığı
“Sultan İbrahim Han”, “Deli İbrahim” olarak da bilinir. I. Ahmed ile Rum asıllı cariye kökenli Kösem Mahpeyker Valide Sultan'ın küçük oğlu, IV. Murad'ın öz kardeşidir. (...) 8,5 yıllık saltanatı boyunca Girit seferi, Azak'ın kuşatılması, Karadeniz kıyılarına Kazak korsanların baskınları, Anadolu'da Celalî ayaklanmaları,
Sayfa 282 - 18- Sultan İbrahimKitabı okudu
117 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.