Az önce yetkin bir yapıta benzetmiştim sizi. Öylesiniz de... Ama müzeye kaldırılmanızın zamanı geldi bana kalırsa.
Sayfa 134Kitabı okudu
“...Ve bundan da anlaşılıyor ki Firdevs’ime güzel bakınız demekle bana sitem yazıyorsunuz. Bir insana evladıma iyi bakınız demekle darılmak lazım gelmez. O evlat yalnız benim değildir. Tabii bir baba, bir ana değildir, öyle değil mi? Zannedersem kendinize bakmayın da yalnız evladıma bakınız demedim. O canım ise siz de ciğerimsiniz. Bir parmağım kesilir de nasıl acırsa siz de öylesiniz, hiçbir farkınız yoktur.”
Sayfa 17Kitabı okudu
Eğer ele geçirildiyşeniz, hambre del alma’ya. [ruhun açlığına] kat-landıysamz, tuzağa düştüyseniz ve özellikle bir yaratma dürtüsüne sahipseniz, muhtemelen yabanıl bir kadındınız ya da hâlâ öylesiniz. Yabanıl kadm genellikle ruhani şeylere son derece açtır ve ruhunun açlık çektiği şey olduğuna inanarak, sivri bir çubuğun ucunda gizlenen her zehri yutar.
Bazı yabanıl kadınlar çok kısa bir süreliğine de olsa kendilerinden geçerek istemeden ve daha çok da tökezleyerek bu tuzaklara düşseler de, sadece ufak post kayıplarıyla son anda tuzaklardan sıyrılmasını bilirler; bazıları tuzaklar tarafından parçalanır, bazılan da kendilerini çözüp yaralanna tek başlama bakacaklan bir mağaraya kadar sürünerek gitmeyi becerirler.
Ayrıntı Yayınları
Sizin de herkesten farkınız yok, yani çoğunluk nasılsa siz de öylesiniz. Ama herkesten ayrı olmalıdır kişi.
- Herkes birbirine benzese bile mi?
- Evet. Siz benzemeyin kimseye. Zaten ayrısınız herkesten: Bakın, kötü, hatta gülünç bir davranışınızı itiraf etmekten çekinmediniz. Oysa günümüzde kim yapar bunu? Hiç kimse. İnsanlar kusurlarını kendi kendilerine bile itiraf etmiyorlar artık. Yalnız kalsanız bile, benzemeyin başkalarına.
Sayfa 691Kitabı okudu
Sen olmanı hayal ettiğimiz her şeysin. Üçünüz de öylesiniz…
Onu yakında göreceğim. Güzel yaşayın…
Sayfa 908Kitabı okudu
