Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çukur
Modern Kore edebiyatından Çukur! Biraz farklı kültürlerin edebiyatını tanımak hevesiyle önce Japon edebiyatına sardım. Haruki Murakami, Osamu Daza falan derken oradan Arap edebiyatına atladım. Necip Mahfuz, Nizâr Kabbani filan... Sıra geldi Kore edebiyatına. Aradığımı buldum mu, tartışılır. Adının hiç de önemli olmadığı bu çekik gözlü
288 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Çok kişisel geliştim
Bir ömür İlber hoca gibi yaşanır ama biz hocanın çağını geçmişiz. Gerçi geçmesekte bazı şeyler ortada çoğumuz İlber ORTAYLI gibi bir eve doğmadık. Kitabı okurken bariz ortada olan şeyler var. Kitabın bence yüzde 35-40ından fazlası genel Türkiye standartlarına hitap etmiyor malesef. Verilen örnekler, eleştiriler bile beli bir kesime üst tabaka denilebilecek kişilere yönelik. Hoca sıksık başarısının para ile olmadığını vurgulamanın yollarını bulmuş ve bizlere çok çalışırsak onun gibi olabileceğimizi söylemek istemiş. Çok çalışırsak pek tabiki belli bir yere gelebiliriz ancak ekonomik güçde bir gerçeklik. Hemen karamsar olmaya gerekte yok mühüm olan yola çıkmak. Bu kitap bana çıktığım yolda dirayetli olma gücüverdi. Çünkü benim dirayetim neslimden bir İlber Ortaylı çıkara bilir. Yaptığımız işler yalnızca bizi etkilemez nesilleri etkiler. Doğduğumuz ev kaderimizin yarısını belirler kalan yarısınıda biz bundan dolayı her birey hayalleri yolunda emin bir şekilde yürümelidir.
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?İlber Ortaylı · Kronik Kitap · 202055,2bin okunma
Reklam
55 syf.
7/10 puan verdi
Kitaptaki mekanda halk hayata dair belli başlı konuları Ermiş olan kişiye soruyor, Ermiş de bu sorulara karşılık net olarak cevaplarını veriyor. Aslında yazar daha çok hayata dair görüşlerini bir şekilde paylaşmak istemiş ve bu kitabı yazma bu yolunu seçmiş gibi. Çünkü soru cevaptan oluşuyor ve kısacık zaten. Fakat hayata dair bu görüşlerin çok net ve değişemezmiş gibi, bir kişi tarafından söylenmesi ve bunun kabul edilmesinin beklenmesini sevmedim. Yer yer beğendiğim fikirler olsa da katılmadığım kısımlar da oldu çünkü. Bir de bu görüşler genellikle hep bir yüce, ruh, güzellik vs. gibi temellere dayandırılmış gibi. Bu kavramların aşırı kullanılması pek bana hitap etmiyor çünkü fazlasıyla eski batı edebiyatını anımsatıyor. Ve pek de bende düşünceler oluşturan, benimsediğim, çok çok anlam yüklediğim kavramlar değiller. En azından yazarların bu kavramlara yükledikleri anlamlar benim yüklediğim anlamlarla örtüşmüyor. Yine de düşündüren, sorgulatan kısımlar var ve zaten kısa da bir kitap olduğu için okunmaya değer olduğunu düşünüyorum.
Ermiş
ErmişHalil Cibran · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202370,4bin okunma
312 syf.
7/10 puan verdi
Aslında güzel bir dram, fantezi kitap olacakken yazar segs kitabı yazmış. Bence smut okurken rahatsız olan kimse bu kitabı alıp okumasın. Ne okuduğunu bilmeyenler yüzünden kitap puanları gereksiz düşüyor ya da artıyor gibi. Ufak isyanımı yaptıktan sonra gelelim kitaba. Açıkçası hakkında çok şey duyup, ona göre başladığım bir kitaptı. Ben daha
Rahip
RahipSierra Simone · Pukka Yayınları · 2024175 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
Ee, Ne olacak şimdi ha?
Öncelikle Bu uzun yazıdan önce hazırladığım videoya buradan göz atabilirsiniz. youtube.com/watch?v=K1FIENB...
Anthony Burgess
Anthony Burgess
"İyilik içten gelir ve seçiliyor olmalıdır" Antony Burgess'in romanı Otomatik Portakal'ın dönüp dolaştığı mevzu tam olarak bu cümledir diyebiliriz. Roman bir distopyadır, insana dair bir umut
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
724 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
85 günde okudu
Tutunamayanlar'a tutunamayanlar, tutunabilenlerdir.
Bir kitap bittiğinde ben aynı "ben"sem, bana göre o kitap okunmaya değmez. İşte Tutunamayanlar asla bu tür kitaplardan değil. Hani bazı yazarlar da vardır, hayat değiştiren. Ve evet, Oğuz Atay kesinlikle bunlardan birisi. Hayatı genç yaşta sonlanmış, ve bizi belki de birçok şaheserden mahrum bırakmış birisidir ayrıca. Tutunamayanlar,
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,6bin okunma
Reklam
128 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Aptal mıdır nedir? Boyuna kitap okuyup düşünür. Diyor kitabında
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
13 tane öyküden oluşan kitap çok akıcı ve sürükleyici ilerliyor. Duygu yüklü öykülerden oluşan, okuması çok keyifli bir eser. Naçizane herkese tavsiyemdir. Keyifli okumalar dilerim. Arka Kapaktan Alıntı: "Hala bir şey çıkmadı... Galiba bu yolu yapmayacaklar. Köylü de bana yardım etmiyor. Pek ölü mahluklar... Belki de pek akıllı mahluklar da, boşuna yere uğraşmak istemiyorlar. İçimde hiç sevk kalmadı. İnsana birkaç kelime ile cevap verseler yine neyse, fakat ne evet, ne hayır!... Sanki bu istidaları ses vermez bir derin kuyuya atmışız. Akşamları köyün yanı başındaki sırta çıkarak uzakta tozlara bulanıp uzanan yolu seyrediyorum. Bazan tozdan bembeyaz olmuş ve üstüne sepetler denkler sarılmış bir kamyon görünüyor, bir bataklıkta dizlerini kaldırıp indirerek yürüyen bir insan gibi ileri geri sallanarak, yıkılacak gibi olarak, ağır ağır ilerliyor. Bu o kadar üzücü bir manzara ki, tekniğin en son ifadelerinden biri olan bu makine ile dünyanın bu en iptidai yolunun mücadelesini görmemek için insan gözlerini kapıyor. Bazan koşup yolu avuçlarımla düzeltmek, orada hiç olmazsa beş on metrelik bir yeri bir 'yol' haline koyarak kendini hisseme düşen vazifeyi yapmış olmak istiyorum."
Yeni Dünya
Yeni DünyaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202127,1bin okunma
Şimdi herkes çok rahat! Rahatlar, mutlu da olabilirler. Durumun farkında olduklarını pek sanmıyorum; herkes “basitçe” böyle davranıyor, bu tam bir mutluluktur. Eskiden olduğu gibi, bugün de gurur düşkünlüğü herkesi yiyip bitiriyor, ama eskiden bu gurur çekinerek çıkardı ortaya, hastalıklı bir çırpınmayla çevresini kollar, yüz ifadelerini incelerdi: “Acaba doğru mu girdim? Doğru mu konuştum?” diye. Oysa şimdi öncelikle girdiği yerin yalnızca kendisine ait olduğuna inanıyor. Ona ait olmasın, hiç dert etmiyor ve kendine göre bir çözüm yolunu hemen buluyor; şöyle bir not mutlaka duymuşsunuzdur: “Sevgili babacığım, yirmi üç yaşındayım, ama bu zamana kadar hiçbir iş yapmadım; benden hiçbir şey olmayacağını düşünerek, hayatıma son vermeye karar verdim!..” Ve beynini dağıtıyor çocuk. Ama burada yine de anlaşılır bir durum var: “Gurur için değil de ne için yaşayacaksın?” Bir başkası etrafına şöyle bir bakıyor, biraz yürüyor ve sessizce kendini vuruyor; tek nedeni de metres tutmaya parası olmamasıdır. Alçaklığın dik âlâsıdır bu.
Sayfa 1330Kitabı okudu
27.04.2024
Defalarca kez bu yazıyı yazdım bugün. Ama her seferinde sildim, artık içimde bir duygu kalmamış gibi. Yazıp yazıp tekrar siliyorum. Bilmiyorum galiba bu sefer sadece yazmak için yazıyorum, bir amaç için değil çünkü duygularımı ifade edebileceğim bir duygu durumunda değilim şu anda. Sinirli değilim, üzgün değilim, kırgın değilim, mutlu da değilim aslında ama bilmiyorum işte. Yazmak istiyorum, sana yazmak istiyorum, kendime yazmak istiyorum, okur musun bilmem, okumanı ister miyim? Neden olmasın. Ama senin okuman için yazmıyorum, duygularımı ifade etmek için de yazmıyorum sadece durumumu ifade etmek için yazıyorum ve galiba yazmak için yazıyorum. Bugün kafamda bazı sorular vardı ve onların cevabını bildiğim halde başkasından duymak istedim ve duydum da. Duyduğum zaman herhangi bir şey değişti mi? Aslında bakarsan hayır. Herhangi bir değişiklik olmadı. Dedim ya başkasından duymaya ihtiyacım vardı ve duydum. Ama biliyor musun şunu fark ettim. Şu an herhangi bir şey hissedemediğim için duygusal bir şeyler yazamıyorum. Sadece kelimeler benden kaçmak istercesine dışarı vuruyor, o kadar. Üzgün ve kırgın olmadığım zamanlar kelimelerim pek de bir anlam ifade etmiyor. Ama bu demek değil ki üzgün değilim.
251 syf.
·
Puan vermedi
·
31 saatte okudu
Amerika'da tıp alanında çalışmalar yürüten, başarılı işlere imza atan, düzenli bir hayatı, modern çağın gereklerine uygun bir evi, ekonomik anlamda refahına yetecek düzeyde mal varlığı olan bir kadın Avustralya'da bir çalışma yürütme teklifi alır. Uzun bir düşünme süreci ve konfor alanını terk etme kaygısını aştıktan sonra teklifi kabul
Bir Çift Yürek
Bir Çift YürekMarlo Morgan · Klan Yayınları · 201923,3bin okunma
Reklam
288 syf.
7/10 puan verdi
Yazara ait okuduğum diğer kitaplarına göre daha sönük buldum. Evet yine ters köşe oldum ama bu sefer karakterler bana çok zorlama geldi. Bir yandan da kimsenin kusursuz olmadığını gayet güzel bir şekilde aktarmış yazarımız. Şahsen son cümle bana kimseye güvenmemem gerektiğini göstermiş oldu. "Biri gelip sorular sormaya başlarsa dilini tutabileceğinden pek emin değildim. Umarım öyle bir şey yapmazdı. Ama yaparsa icabına bakmaya hazırdım. Annemin de hep dediği gibi, iki kişinin sır tutabilmesinin tek yolu birinin ölü olmasıydı." Tricia'nın Ethan'ı bu son cümleye kadar sevdiğini sanıyordum ama sırf kendini kurtarabilmek için aşkını harcayabileceğini göstermiş oldu. Sonlarını merak etmiyor değilim, mutlu son mu olur yoksa biri diğerinin mezarını mı kazar
Sakın Yalan Söyleme
Sakın Yalan SöylemeFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 2024443 okunma
Almanya Führerimi hak etmiyor...
Kavgam'ın Alman­ya'da yeniden basılması ve yayımlanması 2015 yılı sonu­na kadar yasaktı. Kitabın telif sahibi haline gelen Bavyera Maliye Bakanlığı bu konuda kısıtlayıcı bir çizgi izledi ve bu tutumunu mah­keme yoluyla da hayata geçirdi. Hatta Münih Tarih Enstitü­sü'nün eserin ideolojik yayılma tehlikesini adeta karantina­ya alırcasına önlemeyi amaçlayan bilimsel yorumlu versiyo­nunun yayımlanması dahi kamuoyunda büyük tartışmalara yol açtı. Oysa kitabın yasaklı olduğu dönem sona ermeden önce, eski basımlara ve internet üzerinden yasal olarak kitabın orijinal versiyonuna ulaşmak mümkündü. Kavgam, Al­manya dışındaki pek çok ülkede uzun yıllara yayılan yük­sek satış rakamlarına ve hatrı sayılır bir kitleye ulaştı: Tür­kiye, Mısır ve Hindistan gibi pek çok ülkede belli aralıklarla kitabın yeni baskılan yapılıyor ve kayda değer bir tiraja ula­şıyordu.
Sayfa 49 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Benim ihtiraslarım var, hem de pek büyükleri fakat bu ihtiraslar yüksek mevkiler işgal etmek veya büyük meblağlar elde etmek gibi maddi emellerin tatminine taalluk etmiyor. Ben bu ihtiraslarımın gercekleşmesini vatanıma büyük faydaları dokunacak, bana da liyakatle ifa edilmiş bir vazifenin canlı iç rahatlığını verecek büyük bir fikrin başarısında arıyorum. Bütün hayatımın prensibi bu olmuştur. Ona ( bu büyük fikre ) çok genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime kadar da onu muhafaza etmekten geri kalmayacağım.
Seyit Kutub’un hezeyanları!
Seyit Kutub’un Hazreti Osman efendimiz hakkındaki akıl almaz iftiraları ile zekât konusundaki İslam’a zıt, sosyalizm benzeri sözlerini iki yazımda kaleme almıştım. Pek çok okuyucum Seyit Kutub’u böyle bilmediklerini ifade ederek başka hatalarının olup olmadığı konusunda sorular sordular. Bu itibarla kendisi hakkında bir yazı daha almaya karar
Sanal/Comlex/Karmaşık/Imagineer Sayılar
Fakat negatif sayıların aksine sanal sayılar, bilimsel çevreler dışında pek tanınmıyor. Genel kanıya aykırı, anlaşılması zor ve ayrıca basit fiziksel fenomenleri temsil etmiyor. Negatif sayılar borç veya eksiklik gibi düşünülebiliyordu ama sanal sayılar söz konusu olduğunda sayıları nicelik olarak düşünmeyi tamamen bırakmak gerekiyor. Bu sayılara günlük hayata uygulanacak bir anlam yüklemek ve onlarla elma veya koyun saymak imkânsız.
Sayfa 147Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.