İzmir'in işgali sırasında kocası ve oğlu Yunanlılar tarafından öldürülen Ayşe, bir İtalyan ailenin yanına sığınır; sonra da onların yardımıyla İstanbul'a akrabalarından olan Peyami'nin annesi’nin evine gelir. Hariciye kaleminde memur olan Peyami de bu evde kalmaktadır. Bir müddet sonra Gedikpaşa da başka bir eve, kendi evine
"Bir ülkede kadınlar için gerçek özgürlük olmadığı sürece, o ülkede gerçek özgürlük yoktur."
Anaerkil ailenin yıkılmasıyla ev yönetimi toplumsal niteliğini yitirdi. Ev yönetimi artık toplumu ilgilendiren bir sorun değildi. "Özel hizmet oldu. Toplumsal üretime katılmaktan alıkonan kadın da baş hizmetçi oldu. " (Engels).
Olayın Özeti
Sinekli Bakkal, Abdulhamit devri İstanbul’unun kenar mahallelerinden birisidir. Bir geçitten çok bir toplantı yeri gibidir. Bu sokakta oturanlardan biri mahalle imamıdır. Onun kızı, Emine ise babasının istemesine rağmen Kız Tevfik denilen bir halk sanatçısı ile evlenir. Tevfik; orta oyunu, karagöz gibi şeylerle vakit geçirir. Ayrıca
Raymond Kevorkian Fransa’da doğmuş bir Ermeni tarihçi. Okuduğum bu kitabı, döneme ilişkin okuduğum tüm eserlerin içinde, Ermeni olaylarını en başından sonuna kadar belgelere ve dönemdeki diğer gelişmelere de yer vererek anlatan en kapsamlı eser. Bir tarih kitabı bu; 1.200 sayfalık bitmez tükenmez araştırma hiç de kolay okunmuyor. Ama benim gibi
Bernhard'ın her eserinde oranları değişken olarak bir saldırı vardır. Bazı eserlerinde bu saldırı öykünün, tiyatro metninin ya da romanın içine karışmıştır, onlarla bir bütün haline gelmiştir. Bazı eserlerinde ise açıkça, salt saldırı vardır; bir harmanlanma yoktur, her şey açıkca ortadadır. Saldırı kelimesi aslında eleştiri kelimesine nazaran
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört :
Bir İnsanlık Karabasanı
Okudukça ölümün varlığına, içinde bulunduğumuz dünyaya şükrettiğim eser.
Yazar ve eserleri hakkında bilgi vermek ve şu yedi başlık altında romanı incelemek istiyorum :
1 Romanın konusu ve amacı
2 Romandaki Devlet Düzeni
3 Düzen Nasıl korunuyor (biraz spoiler olabilir)
4 Düşüncesuçu
5
Bir mutsuzluk işareti (sanki kendini mutlu hissetmek yavanlık, iddiasızlık, sıradanlık işaretiymiş gibi), öyle büyüktür ki bir kimse başka birine “Ne kadar da mutlusunuz!” dediğinde protesto edilir genellikle.
Osman Batur kimdir? Nerede doğmuş ömrünü nerede geçirmiştir? Altay Kartalı olarak da bilinen Osman Batur nasıl şehit olmuştur? Doğu Türkistan davasının sembol isminin ailesine nasıl işkence edildi? İşte tüm bu soruların cevabı...
Asıl adı Osman İslamoğlu idi. Batur, O'na mücadelesine nispetle verilmiş bir unvan, bir sıfattır."Kahraman ve
Yine her zamanki gibi bitirdiğim bir kitabın arkasından, önce minik olarak başlayan, ardından derinleşen bir araştırma girdabına düştüm. Baştan sona altını çizmedik yer bırakmamış olmama rağmen yine de herkes gibi “uff ne müthiş kitaptı be” duygusuyla bitiremediğimi söylemek isterim önce. Yüzyıllardır övülen ve herkesce tavsiye edilen kitabı böyle