Türk Milletinin Yeniden Doğuşu
Anadolu'nun içinden yepyeni bir millet doğmuştur. Bu milletin, sarayının kafesleri arkasında titreyen aciz ve korku heyulasıyla, bu milletin Babıâli denilen viranede uluyan yıllanmış baykuşlarla hiç bir ilgisi yoktur. Kulaklarını yere koyup dinleyenler işitiyorlar; bu yaklaşanların her adımı bir zelzelenin başlangıcı gibidir ve bunlar bilmeyenlere, işitmeyenlere haber veriyorlar. Diyorlar ki "Afyonkarahisar geri alındı!" "Dumlupınar'da düşmanın bütün kuvvetleri yok edildi." "Ordularımız Uşak'a doğru hızla ilerliyor."
Sayfa 326
Önce heyecanlı, heyecanlı bir sessizlik, sonra bazı kaygılı uğultular. Istanbul, asırlar var ki, bir zafere inanmak hassasını kaybetmiştir. Osmanlı saltanatı çökmeye başlayalıdan beri arkasında uzun bir bozgun dizisinin ağır ve paslı zincirini hafızası ve ruhuyla sürüklüyor. Bilmiyor ki, bu sefer susulan ve fakat her gözde, her sözde hissedilen zafer Osmanlı saltanatının tarihine ait değildir. Anadolu'nun içinden yepyeni bir millet doğmuştur. Bu milletin, sarayının kafesleri arkasında titreyen aciz ve korku heyûlasıyla, bu milletin Babıâli denilen viranede uluyan yıllanmış baykuşlarla hiçbir ilgisi yoktur. Kulaklarını yere koyup dinleyenler işitiyorlar; bu yaklaşanların her adımı bir zelzelenin başlangıcı gibidir ve bunlar bilmeyenlere, işitmeyenlere haber veriyorlar. Diyorlar ki "Afyonkarahisar geri alındı!", "Dumlupınar'da düşmanın bütün kuvvetleri yok edildi.","Ordularımız Uşaka dogru hizla ilerliyor."
#alıntı5
Anadolu'nun içinden yepyeni bir millet doğmuştur. Bu milletin, sarayının kafesleri arkasında titreyen aciz ve korku heyûlasıyla, bu milletin Babıâli denilen viranede uluyan yıllanmış baykuşlarla hiç- bir ilgisi yoktur. Kulaklarını yere koyup dinleyenler işitiyorlar; bu yaklaşanların her adımı bir zelzelenin başlangıcı gibidir ve bunlar bilmeyenlere, işitmeyenlere haber veriyorlar. Diyorlar ki "Afyonkarahisar geri alındı!", "Dumlupınar'da düşmanın bütün kuvvetleri yok edildi.", "Ordularımız Uşak'a doğru hızla ilerliyor."
Sayfa 270 - İletişimKitabı okudu
_Edebini kaybeden kimse, kötülükten zevk alır.
_Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır.
_Adaletli olmak herkese eşit davranmak değildir, herkesin durumuna, konumuna göre davranmaktır.
_Arzular ve duygular arabayı çeken iki at, akılsa onları yönlendiren arabacı olmalıdır.
_Müziğin insanı götüreceği yer güzellik sevgisidir.
_Görünen değişiyor,
Istanbul, asırlar var ki, bir zafere inanmak hassasini kaybetmiştir. Osmanlı saltanatı çökmeye başlayalıdan beri arkasında uzun bir bozgun dizisinin ağır ve paslı zincirini hafizası ve ruhuyla sürüklüyor. Bilmiyor ki, bu sefer susulan ve fakat her gözde, her sözde hissedilen zafer Osmanlı saltanatının tarihine ait değildir. Anadolu'nun içinden yepyeni bir millet doğmuştur. Bu milletin, sarayının kafesleri arkasında titreyen aciz ve korku heyûlasıyla, bu milletin Bâbiali denilen viranede uluyan yıllanmış baykuşlarla hiçbir ilgisi yoktur. Kulaklarını yere koyup dinleyenler işitiyorlar; bu yaklaşanların her adımı bir zelzelenin başlangıcı gibidir ve bunlar bilmeyenlere, işitmeyenlere haber veriyorlar. Diyorlar ki “Afyonkarahisar geri alındı!”, “Dumlupınar'da düşmanın bütün kuvvetleri yok edildi." "Ordularımız Uşak'a doğru hızla ilerliyor."
Sayfa 270Kitabı okudu
Gerçek milliyetçiliği, ancak, Anadoluculuk ismi altında mazrufunalayık zarf, ruhuna uygun madde alakası olabileceğini anlamayanlar; ve onun, artık yerleşmiş bir Batı kanaatiyle, bütün insanlığa dağıtımı kabil bir ideolojya değil, insani visal yerine ferdi istimnaya benzer bir hodbinlik psikolocyası olduğunu bilmeyenler komünistlerden sonra asrımızın en akbaba softalarıdır.
Sayfa 333 - Büyük DoğuKitabı okudu
Önce heyecanlı, heyecanlı bir sessizlik, sonra bazı kaygılı uğultular. İstanbul, asırlar var ki, bir zafere inanmak hassasını kaybetmiştir. Osmanlı saltanatı çökmeye başlayalıdan beri arkasında uzun bir bozgun dizisinin ağır ve paslı zincirini hafızası ve ruhuyle sürüklüyor. Bilmiyor ki, bu sefer susulan ve fakat her gözde, her sözde hissedilen zafer Osmanlı saltanatının tarihine ait değildir. Anadolu'nun içinden yepyeni bir millet doğmuştur. Bu milletin, sarayının kafesleri arkasında titreyen aciz ve korku heyulasiyle, bu milletin Babiali denilen viranede uluyan yıllanmış baykuşlarla hiç bir alakası yoktur. Kulaklarını yere koyup dinleyenler işitiyorlar; bu yaklaşanların her adımı bir zelzelenin başlangıcı gibidir ve bunlar bilmeyenlere, işitmeyenlere haber veriyorlar.
Sayfa 326Kitabı okudu
...Aslında dikkatini şu nokta çekmeliydi bence; evet bilim çok ilerlemiş, ama bu ilerlemenin sebebi olan bir çok düşünüre ayıp etmişiz çoğunun isimlerini bile bilmiyoruz. Biz sadece ilerlemeyi takip ederek bu bilgelere ayıp etmiyor muyuz? Bu şeye benzemiyor mu; arabayı .ok güzel kullanıyorsun, birçok işini rahatlıkla yapıyorsun, ama bozulduğu zaman hiç bir şey yapamıyorsun, motorun bile nerede olduğunu bilmiyorsun, çünkü bu zamana kadar onun hep işine yarayan tarafıyla ilgilenmişsin, halbuki o bir bütün. Sanırım anlıyorum biz bilimin sadece işe yarayan kısmını ele alıyoruz, gerisini bilmiyoruz; bu yüzden bilim adamı değil, bilimi kullanan insan oluyoruz. Sadece Newton'u bilmek veya Arşimed'i bilmek yeter mi? Ya bunları da bilmeyenler bunu düşünmek bile kötü... Ayrıca şey de dikkatini çekti mi? Bilim ve felsefe büyük kardeşlik, peki ama kim bunun farkında. Felsefeye sadece bir hikaye gözüyle bakan bilim adamları mı ararsın, saf sata diyenlerini mi? Neler olmuştu da bu kadar kopmuşlardı bu iki etkinlik?
Alter YayınlarıKitabı okudu
"Recep Peker Hapı Yuttu", "Kazıklı Resmi Tazim" başlıklı yazılardan başka "Hakkınızı Helal Edin Dostlar" başlığıyla Markopaşa'nın birinci sayısında "Şakalar" köşesinde yazılanlar yeniden verilmiş. Bir başka yazı da "Nasıl Girer" başlığını taşıyor. Okuyalım. 1947 yılında yazıldığını düşünerek son
Dünya, okuma bilmeyenleri aldatır;
Ben, ne mutlu ki hem okumada hem de yazmada ustayım.
Dünya, hiçbir işi olmayanları aldatır;
Oysa ben yüksek devlet memurluklarıyla onurlandırıldım.
Yaşlılar daima hastadırlar;
Bana gelince, şu an ne ağrım ne de sızım var.
İnsanlar durmadan evlilik sıkıntısı çekerler;
Fakat ben evlilikle ilişkimi kestim ve elimi
