“1979'da Şahları da Vururlar'ı yazdım. Piyasadan sıkılmıştım. Söyleyecek yeni bir sözüm vardı. Kendi tiyatromu kurmak istiyordum. Haldun beyi (Haldun Taner) aradım, yeni bir oyun yazdığımı, onunda okumasını çok istediğimi söyledim. Kabul etti Haldun Bey, randevu verdi. O gün ustayla buluşmak için Divan Pub'a nasıl gittiğimi hatırlamıyorum. Yüreğim
İçimde yarım kalmış bir konuşmanın üzüntüsü vardı.
Öyle değil miyiz hep bölük pörçük tamamen duygularımızı dile getiremeyiz korkarız kaybetmekten,yanlış anlaşılmaktan daha sonra keşke deseydim söyleseydim belki daha güzel şeyler olurdu.
Sabahattin Ali den okudugum ilk kitabı
Bu kitap bana şunu öğretti.
Korkmamayı hayatı gerçekten yaşamayı ,takılmamayı tercihlerimizi mutlu olacağımız yönde yapmayı.
Ama yapmiyoruz.
Gelelim kitaba,
Rasim diye biri işsizdir arkadaşını yolda görür ve arkadaşı ona iş bulur.
Oda arkadaşı Raif ile tanışır.
Ama Raif konuşmayan, sessiz sedasız bir adamdır.
Sık sık hastalanır bir gün ziyarete gider.Bu ziyaretler devam ettikçe aradaki güven bağı sağlanır.
Rasime defterden bshseder ve o defteri bana getir der.Sobaya kimse görmeden atmasını söyler.
Rasimin tek ricası bir gün bende kalsin okumak istiyorum der ve Raif kabul eder.
Hikaye böyle başlar.
Spoiler çok vermeyecem
Devamını okuyun derim.
Raife gelecek olursam ilk okuduğumda omuzlarından tutup kendine gel diyip tokat atmak istedim çok çekinik hayatta değilmiş gibi sanki pısırık gibi ama daha sonra anladım ki hayat onu (ve babasının da payı var ) bu hale getirmiş.
Düşündüm ben olsaydım ne yapardım aslında bazen yapılacak hiçbir şey olmuyor.
#145508494
Çok sevdigim bir alıntı kendileri.
Incelemeyi bitiriyorum
Keyifli okumalar:)
Rasim Özdenören söyleşisine katıldım bugün. İstanbul'a gelmeyi pek sevmezmiş, ayda yılda bir. Ben ona gittim. Kısmet oldu da ufak da olsa dünya gözüyle gördüm kendisini. Aslında daha önce de gördüm kendisini ve fakat gördüğümün kim olduğunu bilmiyordum. Sizinle bu anımı paylaşayım.
Yıl 2012 olsa gerek. Üniversitedeyim. Film tutkum yavaş yavaş yerini
Kökten kesilen bir bitki misali İslam toplumunun dejenerasyonunu anlatan bir kitap... Bu kitap ile tanışmam, Yusuf Kaplan hocanın tavsiye ettiği 100 kitap listesi ile oldu. Böyle güzel bir kitabı incelemeden geçmek olmaz!
*
Bir toplumun çöküşü kendi kimliğini terk etmesiyle olur. Kendi köklerinden kendi inanış ve ahlakından vazgeçmesi, sahip
Sabah akşam bulunduğumuz topraklar için ne kadar şükür etsek azdır
MERYEM VE LEYLA....
Ikiside babalarına hayran ikiside babalarının omuzlarından inmeyen birer kız çocuğu. Birisi babası tarafından çocuk yaşta yine babası yaşında (bir adam demeyeceğim) Rasit diye bir hayvanla evlendirilen , diğeri ise savaşta evine bomba düşen tüm ailesini kaybeden yaralı olarak kurtulan Meryem tarafından bakımı üstlenen bir kız