Yeryüzünde ilk Ezan
*** Ebû Hüreyre (r.a.)’den şöyle rivâyet olunmuştur: “Peygamberimiz (s.a.v.) buyurdu ki: Âdem, cennetten çıkarıldığı zaman Hind’e (Serendip bölgesine) indi ve yalnızlık sebebiyle korktu... O sırada Cebrail (a.s.) inerek ezan okudu: “Allâhü Ekber Allâhü Ekber! Eşhedü enlâilâhe illallâh (iki defa), eşhedü enne Muhammeden Resûlullâh (iki defa) diyerek nida etti. Âdem ona sordu: “Muhammed (s.a.v.) kimdir?” Cebrail de: “Senin evladından peygamber olanların en sonuncusudur.” diyerek cevap verdi...”
Ana sayfa izan Olağanüstü Bir Gece Stefan Zweig, İlknur İgan (Çevirmen) 7.8/10 16,4bin Kişi
Reklam
Mâide/91
Şeytan, şarap (gibi içkiler) ve kumar sebebiyle ancak aranıza düşmanlık ve kin yerleştirmek, bir de sizi Allâh`ın zikrinden ve namazdan alıkoymak ister. Artık siz (bunlardan) vazgeçen kimselersiniz değil mi?! Ömer ibni Şurahbîl (Radıyallâhu anh) şöyle anlatmış tır: Ömer ibni Hattâb (Radıyallâhu anh): “Ey Allâh! Şarap hakkında bize yeterli bir açıklama yap!” deyince Bakara Sûresin`deki: “Sana şarap ve kumardan sorarlar!” âyet-i celîlesi indi. Bunun üzerine Hazret-i Ömer (Radıyallâhu anh) çağrılarak bu âyet-i kerîme kendisine okunduysa da o yine aynı duayı tekrarladı. O zaman Nisâ Sûresindeki: “Ey iman edenler! Sarhoşken namaza yaklaşmayın!” âyet-i kerîmesi nâzil oldu ki, ondan sonra Rasûlûllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)`in müezzini kamet getirirken: “Sarhoş olan namaza yaklaşmasın!” diye nida ederdi. Tekrar Hazret-i Ömer çağ rılarak bu âyet-i kerîme kendisine okununca o bununla da yetinmeyerek aynı duayı yaptı. Bu sefer Mâide Sû re`sinin bu âyetleri nazil olunca o: “Vazgeçtik, vazgeçtik!” diyerek memnuniyetini dile getirdi. (Tirmizî, Tefsîr: 6, No: 3049, 5/253) Âyet-i kerîmelerin iniş sebebi hakkındaki diğer rivayetler; şarabın satılmasının ve üzüm satmanın hükmü; içki içenin İslâm`daki cezası; uyuşturucu madde kullanımının hükmü; kumarın, özellikle tavla ve satranç oynamanın zemmiyle ilgili hadîs-i şerîf ve rivayetler; ayrıca içkiden sakınmanın lüzumunu bildiren hadîs-i şerîf ve rivayetler için bakınız: Rûhu`l-Furkan: 8/8-55
Ey Rabb-i Rahîmim ve ey Hâlık-ı Kerimim! كُلُّ اٰتٍ قَر۪يبٌ sırrıyla ben şimdiden görüyorum ki: Yakın bir zamanda kefenimi giydim, tabutuma bindim, dostlarıma veda eyledim. Kabrime teveccüh edip giderken, senin dergâh-ı rahmetinde, cenazemin lisan-ı haliyle, ruhumun lisan-ı kaliyle bağırarak derim: "El-Eman el-Eman! Yâ Hannan! Yâ Mennan!
Sayfa 169 - İhlâs Nur NeşriyatKitabı okudu
Ey Rabb-i Rahîm’im ve ey Hâlık-ı Kerîm’im! Benim sû-i ihtiyarımla ömrüm ve gençliğim zayi olup gitti. Ve o ömür ve gençliğin meyvelerinden elimde kalan, elem verici günahlar, zillet verici elemler, dalalet verici vesveseler kalmıştır. Ve bu ağır yük ve hastalıklı kalp ve hacaletli yüzümle kabre yakınlaşıyorum. Bilmüşahede göre göre gayet süratle,
Hucurât sûresi'ne "Ahlâk ve âdâb" sûresi de denir. Çünkü bu sûre güzel ahlâka ve iyi amellere irşat eder. Bu sûrede beş defa, "Ey iman edenler!" diye nida edilmiştir. Her nidada, güzelliklerden bir güzelliğe ve faziletlerden bir fazilete irşat vardır. Bu yüksek ahlâk prensiplerini maddeler halinde sunuyoruz: 1. Allah ve Rasulünün emirlerine boyun eğip itaat etmenin vâcib oluşu ve söz veya görüşle Rasulullah (s.a.v)'ın önüne geçilmemesinin gerekliliği: "Ey iman edenler! Allah ve Rasulünden önce birşey yapmayın." 2. Peygamber'e ve onun makamına saygı göstermek: "Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinden fazla yükseltmeyin." 3. Haberleri araştırmanın gerekliliği: "Ey iman edenler! Size bir fâsık haber getirirse onu iyice araştırın." 4. İnsanlarla alay etmenin yasaklanması: "Ey iman edenler! Erkeklerden bir topluluk, başka bir toplulukla alay etmesin. Olabilir ki, alay edilenler, alay edenlerden daha hayırlıdır." 5. Mahrem durumları araştırma, gıybet ve sû-i zannın yasaklanması: "Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının.."
Reklam
107 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.