Lord Arın (3)
"Şimdi bir şey söylemeyi unuttum." Kali'nin çadırdan çıktığını görünce hızlandım. Kali'yi de bizimle gelmeye ikna ettim. Bu sorun olur mu? Bana olmaz gibi geldi, sonuçta o da soylulardan biri. Ve gerçekten onun dönmesini istiyorum." "Ben de istiyorum," dedi. "Sanırım sorun olmaz. Buna razı geldi mi?" "Senin hoşlanmayacağını söyledim, razı geldi." Sesli bir şekilde güldü ve daha çok gülmeli diye düşündürdü. "işte geliyor, nazik ol." Hafifçe kolunu dürttüm. "Zaten öyle değil miyim?" diye dudaklarının arasından sessizce konuştu. "Her zaman değil." diye aynı şekilde karşılık verdim. (syf 443) ... "Aptalca mı davrandım?" diye sordum. Bu yüzden Lala'ya ona gitmesini ve o da uygun bulursa görüşme ayarlamasını söylemiştim çünkü o an hem Ağaç Halkı hem Sadakatsizler hem de kabileler çok büyük bir sorunmuş gibi gözükmüştü gözüme. Ama onlara baktığımda bunun sorun olmadığını söylüyorlardı. "Hayır." dedi. "Diyara geldiğin ilk zamandan beri Hava Krallığına yardım ettin. Ateş Krallığına yardım ettin. Toprak Krallığına yardım ettin. Ağaç Krallığı ve Sadakatsizler..." kendisine ve Bana içki doldururken gülümsedi, kadehi bana uzattı. "Kraliçe olmak istemediğini söylüyorsun Ama şimdiden neredeyse diyarı yönetiyorsun." "Sadece yardım ediyorum." Öyle söyleyince kulağı biraz daha doğru geliyordu. "Yönetmenin asıl anlamı odur, güzel Vârisim." dedi. (syf 490)
bu alanda tiyatro aramayı geçirdiğimde aklımdan, dükkanlarda yeterince karanlık dramlar oynanıyordur diyorum kendime. sanırım polis var; ama yasalar öyle garip olmalı ki, buranın serüvencilerini kafamda canlandırmaktan umudu kesiyorum.
Reklam
"Özel bir an daha yaşıyoruz, değil mi?" "Özel bir andan kastın, ilk karşılaştığımızdan bu yana seni boğmak istemediğim bir an ise, sanırım öyle." Cinder yere geri yığıldı. "Zaten, herhangi birini boğamayacak kadar bitkinim sanırım."
Sayfa 113
"Oğlum, geleceğin hakkında hiç mi düşüncen, yok?" "Şey, elbette bazı düşüncelerim var. Tabii var." Biraz düşündüm. "Ama pek fazla yok, sanırım. Pek yok, sanırım." "Olacak," dedi bizim Spencer. "Olacak, evladım. İlerde öyle çok düşüncen olacak ki, ama iş işten geçmiş olacak."
Ben?
sanırım hiçbir şeyin öyle pek tamamlanmadığı bir çağda yaşıyordum. ve bütün eksik kalmaların, sessiz ve ünü olmayan bir tanığıydım ben ben diyorum, demek oluyor ki bir anlamım var benim de. düşünen bir şey olarak ve düşündüren..
Sayfa 414
Uzun Ama Paylaşmaya Değer
İnsanların kendi kendilerini öldürecek kadar yürekli olamamalarının nedenlerini araştırdığımı söyledim, hepsi bu. Neyse, önemi yok. - Yürekli mi olamıyorlar? Bunca intihar olayı az mı yani? - Hem de çok az. - Gerçekten böyle mi düşünüyorsunuz? Sorumu yanıtlamadı. Yerinden kalktı, odanın içinde dalgın dolaşmaya başladı. - Insanların intihar
Sayfa 118Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.