Rüzgardan savrulan ağaçlar yine de güneşe doğru dönerler; o da yaşamını bana doğru döndürse olmaz mıydı?
koparılmış yaprak gibi yüzün kendi takviminden
başka zamanlara savrulan
Sayfa 22 - Metis Yayınları (e ~kitap )Kitabı okuyor
savrulan ve dağılan toprakta yön aranmaz ve de bulunmaz.
Sayfa 90
Acıyla, geçtiğim yoldan geçiyorsun izlerime rastlıyorsun, bıraktıklarıma, o yolda çekmiştim ruhumu patlatan fitili, orada benden savrulan parçalar kurusa da izleri var hâlâ, yolun kenarında.
Bayılıyorum bu betimlemelere. Acaba hangi babayiğit fırtınayı kokladı:))
Kokusu burnuma doldu; rüzgarla savrulan güneş ışığı ve yaz fırtınası gibi kokuyordu.
Yerini bulmamış bir içtenlik, yanılmış bir saygı ve bir hüzün eğrisi olarak ilişkilerin gergefinde, ördüm ömrümün dokusunu ilmek ilmek. Beni cam kırıklarıyla anımsasın insanlar, savrulan bir yaprak hüznü ve dağınıklığı ile... Yükümü yanlış bedestanlarda çözdüm.''
Kaysı Mecnun eden Leyla, ama savrulan kumların da aşka düşmanlığı var.
Ben buydum işte. Bir saniye öncesi, bir saniye sonrasını tutmayan, tuttuğu yerden bir çölün ortasında mesnetsiz ve şuursuzca savrulan insan kalıntılarıydım.
Sayfa 132 - İkinci Adam YayınlarıKitabı okuyor
" Ağrı Dağı dünyanın üstüne oturmuş ayrı bir dünya gibidir, ağır, heybetli. Çok zaman Ağrının başı dumanlıdır. Bazı da bu bulutların yerini savrulan Yıldızlar alır."
Sayfa 82Kitabı okudu
“ Sorun, unutmakla hatırlamak arasında savrulan insan,” dedi müşteri.
Sayfa 35 - ŞULEKitabı okuyor
Aşk da sonbahar da bir temizliktir en nihayetinde. Aşık her ruh,ait olduğu ağaçtan kopup savrulan bir sonbahar yaprağıdır.
bereketsiz bir neslin bakiyesiyim
savrulan fikirlerde kayboldum
şehrin gizemli sokaklarındayım
kulaklarıma fısıldanan efsunlu kelimeler
kopardı ruhumdan beni
rahmetten uzak
bitmeyen bir gecenin içindeyim
tan vaktidir
duyulur mu ulu minareden
beklediğim ses
Sayfa 36Kitabı okudu
Alnımdaki derin çizgilerden
Savrulan toz
Umurumda değil
Gözaltlarımda büyüyen tepecikler
Yaşanmamış yıllarıma hatıra olsun
Ve titreyen ellerim
Ve daha ne çok şey
Hayatla ilgili, ölüme ilişkin
Umurumda değil
Basılı kağıtlarda kalan şiirler
Kalsın ve unutulsun
Sayfa 350 - Kırmızı Kedi Yayınevi, Birinci Basım: Şubat 2015, İstanbulKitabı okudu
Rüzgârlarda savrulan bu un ufak olmuş zavallı umut parçacıklarına neden ısrarla tutunuyordum ki? Bu sorunun cevabını inanın hiç bilmiyorum. Şu an bunu okuyan siz okurlar daha geçen sene, geçen ay, geçen hafta benimkinden çok da farklı sayılmayacak tutarsızlıklar sergilemediniz mi? Siz biliyor musunuz sanki bunları neden yaptığınızı?
Sayfa 546Kitabı okuyor
vasiyet
Başları göğe değen sıradağlar karlıdır, Dağların yamacında geçitler rüzgarlıdır, Bu rüzgarda savrulan karlara gömülürsek, Bu güzel memlekete doyamadan ölürsek, Dünyaya açık olan gözlerimiz kapanmaz, Ruhumuzda ölümün şifalı nuru yanmaz, Taşırız bir hortlağın tesellisiz ruhunu ,
Siz ey bizi sevenler istemezseniz bunu, istemezseniz eğer böyle gam çekmemizi, Doymadan öldüğümüz Anadolu'da bizi, Evliyalar mezarı tepelere gömünüz ,
Bir şefaatçi bulur ahirette gönlünüz.
