Zekiye annesi ve kardeşi ölmüş babasının da öldüğünü düşünen kimsesiz bir genç kız. İslam Bey de vatanına aşık bir genç. İki genç birbirine sevdalanıyor. Ancak İslam Bey'in Zekiye'den büyük başka bir aşkı daha var: Vatan.
İslam Bey 1853 Osmanlı-Rus Savaşı'na gönüllü olarak orduya katılıyor. Zekiye de ona gönlünü kaptırmış bırakamıyor sevdiğini. O da şehit kardeşinin kıyafetlerini giyerek gidiyor cepheye.
Silistre Kalesi, düşman ordusu tarafından kuşatılıyor. Osmanlı'nın her yerinden gelen gönüllüler kaleyi savunuyor. Zekiye, erkek giysileri giyip Adem ismi ile gönüllülerin arasına karışıyor. İslam Bey yaralandığında ona bakıyor. Askerlerin kahramanca direnişi sayesinde sonunda kale kurtuluyor.
Bir sürpriz daha yaşanıyor. Zekiye öldü sandığı babasına kavuşuyor. Hem kalenin kurtuluşu hem de kızına kavuşan Zekiye'nin babası Sıdkı Bey çifte mutluluğu üçe çıkarıyor ve bizim sevdalıları evlendirmeye karar veriyor.
Mutlu son.
Namık Kemal'in, İntibah romanının sonu felaket bitince kafamda kurdum kesin bu kitabın da sonu kötü bitecek aşıklardan birisi şehit düşecek diye ama sonu mutlu bitti hiç beklemiyordum.