Eser temelde Çırağan Baskını'nı genelde ise Abdulhamit dönemini çok güzel bir kurgu ile aktarıyor. Yedi Sekiz Hasan Paşa'yı okurken Şehit Ömer Halisdemir'i anımsıyoruz. Yan öykülerde barbar Avrupa'nın ve zalim Çin'in işgalci - sömürgeci tutumunu, imandan vicdandan uzak insanın nasıl hayvandan aşağı düştüğünü, zulümde ne kadar ileriye gittiklerini, nasıl çirkinleşebildiklerini okuyor; mazlumların Abdulhamit'e adeta yardım çığlıklarıyla yazdıkları mektuplarda gözyaşlarımıza hakim olmakta zorlanıyoruz... Tüm bunlarla birlikte Mason Locaları hakkında tarihî doyurucu bilgiler ediniyor; yer yer birkaç sayfa uzunluğundaki dipnotlarda çok ilgi çekici ayrıntılara temas ediyoruz.
Oldukça da sürükleyici bir kitap bir - iki gün içerisinde hemencecik bitireceğiniz leziz bir okuma...
Ozan Bodur
Ba-yıl-dım. Hayatımda beni en çok etkileyen kitap oldu. Okumayan pişman olur!
Hâlâ etkisinden çıkamadığım, beni derinden etkileyen bir kitaptı. Bugüne dek çok kitap okudum, belki bir çoğundan etkilendim ama.. Bu kitap bambaşka idi. İlk defa bir kitapta sonrasını kestiremedim, tahminlerim hep tersi çıktı. Bambaşka olaylar cereyan etti. Kitabın ismi kardeşim için evet ama içeriği çok daha başka.. Yazarın kendisiyle görüştüğümde kitabın içeriğinde anlatılanların gerçek bir olay olduğunu, araştırmalar sonucunda öğrendiklerini yazdığını ama biraz kurgu katarak oluşturulduğunu öğrendim. İçeriğine gelecek olursak:
Furkan, Azra ve Ömer.. Suriye'de çıkan savaş sonrası anne ve babalarını kaybederler. Furkan ve Azra kardeş, Ömer ise arkadaşları. 3 küçük çocuk yaşlarına bakmadan savaştan kaçmaya çalışmakta. İstikamet Türkiye. Çünkü Furkan ve Azra aslında Türk. Sadece Suriye' de yaşıyorlardı. Onlar öyle biliyordu. Gerçek ise bambaşka. Bu 3 çocuk sınıra doğru ilerlerken bir çoban onları bulur. Yardım eder. Aslında yardım eden kişi çoban değil, çoban görünümlü bir Türk askeri.. Asker çocuklara yardım eder ve bir şekilde Türkiye sınırına sağsalim ulaştırır. Bu saatten sonra bir çok olay gerçekleşir. Heyecanı kaçmasın gizli kalsın okumak isteyen için. Genel olay ise şudur. Aslında Furkan ve Azra' nın babası bir Türk komutanı. Babaları şehit edilir çocuklar bebekken. Çocuklara başka aile bakar ve büyütür. Furkan bu gerçeği öğrendikten sonra babasının intikamını almak için ant içer. Özel bir tim için eğitilir. Uzun yıllar sonra gerçekleşen Fırat Kalkanı operasyonu ve Zeytindalı Harekatında görev alır. Peki ya Ömer'e ne oldu? Sonrası.. Sonrası kitapta... 
Kardeşim İçin 
Uğur Tuna
·
Puan vermedi
Okumalarıma arada çocuk kitaplarını da ekleme gibi bir huyum var. Ne de olsa yaşımız kaç olursa olsun bir tarafımız her zaman çocuk kalır ve çocuk kalan tarafımı da bu şekilde besleyerek keyifli zaman geçirmeyi amaçlıyorum.
Ömer Seyfettin deyince hepimizin aklına ilkokul yıllarında okuryazar olmanın verdiği özgüven ve hazla yaptığımız o ilk okumalar gelir.
Zaman zaman Ömer Seyfettin'in işlediği olayları ilkokul çapındaki çocukları için biraz ağır ve travmatik bulsam da çoğunlukla da okunası buluyorum.
Aslında subaylık yapmış olan yazarımız bu kitapta anlattığı üç hikayenin ikisinde de vatanseverlik, kahramanlık ve vatan için savaşmanın hatta can vermenin kutsallığına parmak basmıştır.
Benim için keyifli geçen bir saati siz de kendinize sağlayın derim. 
Başını Vermeyen Şehit 
Ömer Seyfettin
