İnsanlık,kendini bilmek sayesinde,tarihin başlangıcından bu yana ilk defa kendi kaderine hâkim olmuştur. Tekrar büyümek için,yenilenmek ve kendini yapmak zorundadır. Izdırap çekmeden,kendini yenileyemez. Çünkü o hem mermerdir hem de heykeltıraş. Gerçek çehresini alabilmek için,büyük çekiç darbeleriyle kıvılcımlar çıkararak kendi maddesini yontacaktır.Zaruret onu mecbur bırakmadıkça,bu ameliyeye rıza göstermeyecektir.
Sayfa 225Kitabı okudu
"Şimdi ben acısı hafiflesin diye vurulan atlar gibiyim. Merhemini bir tüfekte arayan. ." •
Beyazıt Bestami Keçeli
Beyazıt Bestami Keçeli
Reklam
– Bir kızın, bir kadının yüzü bir erkek açısından herhalde alışılmadık ölçüde değişkendir, çünkü böyle bir yüz, çoğunlukla bazen bir tutkunun, bazen bir çocuksuluğun, bazen bir yorgunluğun sadece aynasıdır ve aynadan yansıyan bir görüntü kadar çabuk akıp gider, yani bir erkek açısından bir kadının çehresini yitirmek çok daha kolaydır, zira geçen yılların o çehrede yarattığı değişiklikler ışık ve gölge oyunu gibidir, giysiler ise her defasında çehreleri farklı çerçeveler içinde gösterir.
140 syf.
·
Puan vermedi
·
27 saatte okudu
Gevezelik ve özür yazısı
İlerlemeye çalıştıkça insanın yüzüne sert çarpan kötü bir kaderi var. Ama nasıl acımasız. Bir düşünün o tokat o yüze nasıl vurulur? Üstelik elleri kocaman bu kaderin, taşıyor parmak uçları yüzümden. İşin kötüsü, henüz darbeden kaynaklı uyuşukluğun geçmesini beklerken, demin yüzümden taşan ve tenime isabet etmeyen parmakların dışta kalan acısı da
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)Nilgün Marmara · Everest Yayınları · 20183,575 okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
Stefan Zweıg :) iki farklı öykünün bulunduğu bu kitabı güzeldi . İlk öyküsünde her şeye sahip olan yüksek konumdaki Madame de Pirie’ nin tüm şöhretini kaybetmesi ve hiçbir şeyin kendisi için eskisi gibi olamayacağını farkettiği zaman çeşitli entrikalarla eski hayatına dönme çabalarını ve maalesef bunların da sonuçsuz kalmasıyla son vuruşu yaparak ölümüyle hatırlanmak istemesi... Fakat ne yazık ki hayat kahramanlarını kendi seçer .. Madame de Piere tarihte sadece küçük bir yazı ile kalır . İkinci öykü daha güzeldi . Savaşa katılmak istemeyen Ferdinand karısı ile beraber İsviçre de özgür bir hayat sürmekteler . Ta ki korkuyla beklediği o mektup gelene kadar . Kendisini bir emirle savaşa çağırırlar ve Ferdinand güçlülerin karşısında güçsüz olduğuna elinden bişey gelmediğini düşünerek gitmek ister . Karısı bu duruma son ana kadar karşı çıkar ..
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · Romans Yayınları · 201978,1bin okunma
Çünkü aşk, şehvetini tatmin etme arayışı değildir ve aşkla şehvet arasındaki belirtiler kimsenin birini diğerine karıştıramayacağı kadar birbirlerinden uzaktır.
Sayfa 103Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.