Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bertrand Russell Üç tutku yönlendirdi hayatımı: Sevgi açlığı, bilgi arayışı ve başkalarının acılarına yönelik dayanılmaz merhamet. Aşk ve bilgi göklere yükseltti ama merhamet her seferinde çekip yerlere indirdi beni.
Hayatı boyunca sevgi açlığı çekmişti. Sevgiye hasretti. Ama hiç sevgi görmemiş ve zaman içinde katılaşmıştı. Sevgiye ihtiyaç duyduğunu fark etmemişti bile. Şimdi de bilmiyordu bunu. Sadece sevginin nasıl ifade edilebildiğini görmüş, yüreği hoplamış ve ne kadar güzel, yüce ve muhteşem bir şey olduğunu düşünmüştü.
Sayfa 18 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
"Üç tutku yönlendirdi hayatımı: Sevgi açlığı, bilgi arayışı ve insanlığın acılarına yönelik dayanılmaz bir merhamet. Aşk ve bilgi göklere yükseltti; ama merhamet beni her seferinde çekip yere indirdi. İşte hayatım böyle geçti, yaşanmaya değer bulduğum… Bertrand Russell"
Bana dünyanın en büyük yalanı nedir? deseler. . Hiç düşünmeden şu cevabı verirdim. Birşeyi, birini şartsız koşulsuz sevmek! Dünya da bundan daha iyi bir yalan var mı? Hayır yok! Çünkü zaten böyle birşey de yok! Hiç kimse, hiç birşeyi koşulsuz şartsız sevemez..! Karşılanmayan talepler her daim yeni bir açlığı doğurur! Hep daha fazlasını..
özellikle sevgi açlığı içinde olan kişiler bu insanların sistemine kolayca kapılır ve sömürülürler. çoğu özsever insan, davranışlarının bilincinde değildir. için için bir suçluluk yaşarsa da bunun insanlara bir şeyler verememesinden kaynaklandığını göremez. kimi ise durumu biraz farkeder gibi olsa da görmezlikten gelme eğilimindedir ve bu tür davranışlarını sürdürür. çünkü, bir başka tür ilişki kurmayı öğrenememiştir, dolayısıyla seçeneği de yoktur. bu insanlar hepimizin çevresinde bulunur ve zaman zaman bizde kızgınlık yaratırlar. yalnızca işi düştüğünde ya da dert anlatmak için bizi arayanlar, karşılaştığımızda bizim o andaki koşullarımız ne olursa olsun sürekli kendilerinden ve sorunlarından söz edenler oldukça sık yaşadığımız örneklerdir. böylesi insanlar gerçekten bizi görmek istedikleri için değil, o anda yalnız kalmak istemedikleri için bizi ararlar, ilişkileri sürdürme çabalarının gerisinde de <<günün birinde gerekli olabileceğimiz>> düşüncesi bulunur. bize ilgi gösterirler; ama bu bizi anlamaya çalışmaktan uzak, <<yatırım>> amacını içeren bir tutumdur. kısa bir süre sonra mutlaka karşılığında bir şeyler istenir, veremediğimizde de kendi verdiklerini hatırlatarak bizi suçlamaya çalışabilirler. vaktiyle gösterdikleri ilginin, aslında bize gerçekten bir şey vermekten çok, kendi yalnızlıklarından kaynaklandığını ve karşılık beklentisiyle verilen şeyin vermek olmadığını göremezler.
Sayfa 108
Bir türlü doymak bilmeyen dev bir sevgi açlığı vardı içimde. Nedenini bilemiyordum. Öyle aşırı sevgisiz ortamlarda, soğuk ve ilgisiz bir anne-babayla büyümüş de değildim. Sanırım hayata karşı duyduğum ve şiddetini dizginleyemediğim o yoğun sevginin, kendini tatmin edecek bir denginin bulamayışındandı açlığım.
Reklam
Bertrand Russell
"Direnemeyeceğim biçimde içime yerleşen üç basit tutku hayatıma yön vermistir : sevgi ihtiyacı, bilgi açlığı ve acı çeken bütün insanlarla hüzünlü bir birliktelik. Umutsuzluğa kadar sürükleyen derin bir bunalım okyanusunda çılgın bir yarışta beni oradan oraya atan fırtınalar gibi üç tutku... "
Sayfa 58 - Say yayınlarıKitabı okudu
128 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
“Bu kitapı okuyarak sevme sanatına ilişkin hazır bilgiler edinmek isteyenler düş kırıklığına uğrayacaklardır. Tam tersine bu kitap, belli bir olgunluk düzeyine erişmeden kişinin sevgiye ulaşamayacağını göstermeyi amaçlamaktadır.” (E.Fromm) “Sevmenin sanatı mı olur?” diyenleri aydınlatacak bir kitap... Sevmek belki, çok kolay görünür, ancak kişi
Sevme Sanatı
Sevme SanatıErich Fromm · Altın Post Yayıncılık · 201218,5bin okunma
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.