Tarif edemiyordu,anlatamıyordu ama hissediyordu.Kalbinde bir sızı gibi, bir hüzün gibi, bir sevinç gibiydi ama tam olarak yaşadığı neydi, bilemiyordu.Bütün benliği ile ve bütün hücreleriyle kuşatılmıştı o kadar…
Mutsuzluktan söz etmek istiyorum
Dikey ve yatay mutsuzluktan
Mükemmel mutsuzluğundan insansoyunun
Sevgim acıyor
Biz giz dolu bir şey yaşadık
Onlarda orada yaşadılar
Bir dağın çarpıklığını
bir sevinç sanarak
hak suretidir âlem-i imkân ile âdem
bundan güzeli nerde ki cennet'te mi sandın
her yer ne güzel menba-ı hüsn, insan güzeli
sen de bu cemâli, huri gılmanda mı sandın
her yerde, fakat arifin kalbindedir allah,
yoksa sen onu arz u semâvâtta mı sandın
dünyâ diyerek geçme sakın, burdadır her şey
mîzân ü sırât'ı mutlaka orda mı
Hak sûretidir âlem-i imkân ile Âdem
Bundan güzeli nerde ki, cennette mi sandın?
(Bu dünyâ, Allah'ın kendi sûretinde yarattığı insanın da kendini Hakk'ın sûretinde görebilmesine verdiği imkânla en mükemmel ayna gibidir, o hâlde, sağladığı bu imkânla, böyle bir güzellik cennette bile yoktur.)
Her yer ne güzel menbâ-ı hüsn, insan güzeli
Ramazanın son günleri
İçimi sevinç ile hüzün karışık duygular kaplıyor.
Daha dün "Hoşgeldin" diyerek karşılamıştık, şimdi ise "Elveda" diyerek yolcu etmeye hazırlanıyoruz...
İnşallah hoş gelmiş, hoş etmiş ve hoşnut olarak gidiyordur...
Görünüp siliniyor o gündenberi
Sevinç bir an gözlerde, dudaklarda,
Yerini sevgilisi Hüzün’e bırakıyor..
Sevinç’se uzaklarda, hep uzaklarda,
Şöyle bir görünüyor, hemencecik uçuyor.
İlk defa bir kitabın bitmemesini istedim. Cahiliyye dönemi ; âhlakın ayaklar altında olduğu, kadınların değersiz bir meta gibi görüldüğü, kabileciliğin en zirvede olduğu bir dönem. O zamanlara ışık tutan, o dönemi anlatan dipnotları ile kaynakları gösteren , emek kokan bir kitap olmuş. Merak ettiğim anlam veremediğim bazı konular , sorular düğümün çözülmesi gibi çözüldü. Hangi olayın üzerine hangi ayetin indiği, Hz. İbrahim ve Hz. Musa’dan kıssalar ile müşriklere cevap verilmesi risalet sürecini daha anlaşılır hale getirmiş. Vahiy ile hareket eden, Kendinden hiçbir şey katmayan Peygamber Efendimizin bu süreçte korku, sevinç , hüzün, yalnızlık gibi insani duygularını kalbimizde hissettiğimiz bir eser olmuş. Kur’an’daki kıssalar yüzyıllar geçse de insanın değişmediğinin, insanların tek bir nefsten yaratıldığının kanıtı adete.Putperestlik sadece isim değiştirmiş.Yazarın ilk okuduğum kitabı ama son olmayacak gibi görünüyor. Bu emek ayakta alkışlanır