Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Altıncı Koğuş, Anton Çehov
Kitap doktor olmak istemeyen ama aile baskısıyla mecburen doktor olan bir adamı anlatıyor. Ve hayatının ellerinden nasıl kayıp gittiğini, gün be gün bu adamın nasıl bir çiçek gibi solduğunu anlatıyor. -----spoiler----- Adamın evinde 6 odası olup 3'ünün kitaplarla dolu olması, çalışmaktan geriye kalan bütün zamanlarında marazi derecede kitap okuması ve sürekli felsefi bir şekilde konuşup hayat üzerine yorumlar yapması diğerleri tarafından sürekli "Sen anca kitap oku, sakince hayatını yaşa, bol bol düşün, hayatında hiç acı çekmediğin halde acının aslında kafamızda olduğunu söyleyip bizi muayenehaneden hiçbir ilaç reçete etmeden gönder, hayat sana güzel, oh ne ala." şeklinde eleştirilir. Ama bilmezler ki o aslında görünmeyen acılar çekiyor, istemediği bir mesleği yapıyor. Doktor sonunda söylediklerini anlayan birini bulur. Bu, Altıncı Koğuştaki bir psikiyatrik hastadır. Onunla sürekli sohbet ederler. En son doktor arkadaşlarından biri sana bir hasta danışacağım diyerek adamı psikiyatri koğuşuna getirir, sonra personel ona yatağını gösterir. Yani adam artık psikiyatrik bir hastadır. Önce anlam veremez sonra aman ne farkeder diyerek hiç itiraz etmez. Günler böyle geçer, sonunda adam ölür ve cenazesine sadece iki kişi katılır. *Dipnot: Rus kitaplarda bir kişinin 3 tane filan farklı adı olması nedenli doktorun ve diğerlerinin ismini aklımda tutamadım. Kusura bakmayın. -----spoiler----- Melankolik hikaye seviyorsanız okumalısınız, çok güzeldi. 10/10 Kitap bana biraz Shutter Island'ı hatırlattı. Bu filmi de çok severim. (
EEsraB
EEsraB
'den kitabı ödünç almıştım, teşekkürler.)
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Can Yayınları · 202069,9bin okunma
400 syf.
·
Puan vermedi
Gone Baby Gone (Kızımı Kurtarın), Mystic River (Gizemli Nehir) ve Shutter Island (Zindan Adası) gibi romanları filme uyarlanan, aynı zamanda The Wire ve Boardwalk Empire adlı dizilerde senarist olarak görev alan Dennis Lehane'in Ayrılan Yollar romanı, PEN/Winship Ödülü'nde finalist olan, Anthony Ödülü ile Barry En İyi Roman Ödülü'nü, Massachusetts Kurmaca Kitap Ödülü ve Fransa'nın Prix Mystere de la Critique Ödülü’nü kazanan roman, 1974’ün Boston’ında geçiyor.Siyahi genç bir adam tren raylarında ölü bulunur ve aynı gece Mary Pat’in kızı kaybolur bu tesadüf mü yoksa iki olay arasında bir bağlantı mı vardır… Tarihe Boston Desegregation Busing Crisis adı ile geçen olayı arka planı alıp kendi kurgusunu katmış yazar . Kitap her ne kadar polisiye olarak geçsede beni etkileyen ve sinirlendiren insanların yaşadığı coğrafya farklı olsada tutumları,dar görüşlülüğü,bağnazlıkları,faşistlikleriydi. İnsan her yerde aynı insan. Her karakter birbirinden sevimsiz aslında ,ana karakter Mary’i çok sevmesemde onun o çaresizliği üzdü beni. Kızının kayboluşu ile gerçeği ararken yalan ve aldatmaca ağını keşfederken kendi önyargıları ile de yüzleşmesi, farkına varması ama yine de yıllardır öğretilmiş olanı kabul etmekte zorlanması oldukça gerçekçiydi ama açıkçası heyecanlanmadım,merak etmedim fakat sevdim.İşlediği konu itibari ile mesajları ve değindiği yerler çok anlamlıydı.Sanıyorum sevip sevmeyeceğiniz kitaptan ne beklediğiniz ile alakalı …
Ayrılan Yollar
Ayrılan YollarDennis Lehane · Saga Yayınlar · 202314 okunma
Reklam
144 syf.
9/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Bu sefer de kore edebiyatından bir kitap karşımızda. Bir seri katilin günlüğünü okuyorsunuz bu kitapta. Aynı zamanda alzheimer teşhisi koyulmuş eski bir seri katilin günlüğü. Kitap bana shutter island (zindan adası)'ı anımsattı biraz. Yaşlılığın ve her geçen gün daha da ölüme yaklaşmanın nasıl çaresiz bir kabulleniş olduğunu, aynı zamanda kim olursak olalım zamana karşı koyamadığımızı anlıyoruz kitabı okurken. Çok akıcı ve bir oturuşta okuyabileceğiniz ters köşe bir kitap kendisi :)
Bir Katilin Güncesi
Bir Katilin GüncesiKim Young-Ha · Timaş Yayınları · 20213,714 okunma
456 syf.
6/10 puan verdi
Özündən başqa kimə güvənə bilərsən?
Etdiyiniz şeyləri xatırlamamağınız normal haldır. Təbii ki,insanları öldürmək buna daxil deyilsə... Ölkə səviyyəsində axtarışda olan Charlie bütün dəlillər onu işarə etdiyi halda, ətrafındakı hər kəsi qatil olmadığına,öz əlyazısı olan notları özünün yazmadığına və ağıl sağlığını itirmədiyinə inandırmalı,bunun üçün isə öncə özü bunlara inanmalıdır. oxumağa qərarlısınızsa,ilk 150 səhifəyə dözün,ardı nisbətən axıcı davam edir. İlk başda Shutter island 'a bənzətmişdim.Sonu gözlənilməz deyildi,təəccüblənməyəcəksiz.Xoş mütaliələr.
Akıl Oyunları
Akıl OyunlarıDaniel Palmer · Koridor Yayıncılık · 20131,641 okunma
330 syf.
5/10 puan verdi
"İnanın bana, hayatın tek gerçek yanı kurgudur, yani hikâyelerde anlatılanlardır." (Syf 83 ) Tıpkı Ahmet ve Mehmet kardeşlerin hikayesinde olduğu gibi... Her şeyden elini çekip, yalnız yaşayan emekli inşaat mühendisi Ahmet Bey ile meraklı, genç bir gazeteci kızın tanışmasına vesile olan cinayetin ardından kurguyla gerçeğin karıştığı,
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019105,3bin okunma
186 syf.
10/10 puan verdi
tatlı rüyalar
Merhabalar, Öncelikle kitabın çok sürükleyici ve ilgili çekici olduğunu söylemekle başlayayım. Kitabın adında da geçtiği gibi kitap bir kişinin rüyası bağlamında gerçekleşiyor. Rüyayı gören, aslında gördüğü gibi lanse edilen, Şevket Hakan Tunçel'in artık aynı tarzda rüya görmek istememesi sonucu yine rüyasında gördüğü ve gerçek hayatta bulup psikoloji profesörü Profesör Olcayto Fişek'e danismasiyla başlıyor. Paralel bir evrende olaylar da aynı şekilde devam ediyor, paralel evrendeki kahramanlarımız ise Hector Berlioz ve Hamit'tir. Her iki paralel evren de akıcı, tutarlı bir şekilde anlatılmış ve ayrıca kitabın sürekli sonunu bekliyor olacaksınız. Bana bu yönden Shutter Island, 2010 filmini anımsattı, kıyaslanabilir derecede iyi olduğunu düşünüyorum. Özet olarak, psikanalizin ve rüyanın güzel bir şekilde anlatıldığı ve herkese hitap eden bir roman. İyi okumalar.
Tatlı Rüyalar
Tatlı RüyalarAlper Canıgüz · İletişim Yayıncılık · 20136,8bin okunma
Reklam
·
Puan vermedi
20 dənə kitabı eyni anda oxumağa çalışan mən axır ki bu gün Markezin Qırmızı Bazar ertəsi kitabını qutardım. Bu, Markez əmidən ikinci kitab idi. O biri umumiyyətlə insan içinə çıxılası kitab deyil, burda paylaşam. Zalım oğlu zalım düz əməlli ad qoy da kitaba. Bu kitaba da “Chronicle of a Death Foretold” kobudca tərcümə eləsək- əvvəlcədən bilinən
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,8bin okunma
370 syf.
·
Puan vermedi
1954'te, geleceği parlak ABD'li mareşal Teddy Daniels, Boston Shutter Island Ashecliffe Hastanesinden bir hastanın kaybolmasını araştırmakla görevlendirilir. Kişisel nedenlerle adada bir görev için bastırıyor, ancak çok geçmeden, radikal tedavileri etik olmayandan yasa dışı ve düpedüz uğursuz olan hastane doktorları tarafından çarpık bir komplonun parçası olarak oraya getirildiğini düşünüyor. Teddy'nin kurnaz araştırma becerileri yakında umut verici bir ipucu sağlar, ancak hastane, davayı tamamen açacağından şüphelendiği kayıtlara erişmesini reddeder. Bir kasırga anakara ile iletişimi keserken, daha tehlikeli suçlular bu karmaşadan "kaçarken" ve şaşırtıcı, olası olmayan ipuçları çoğaldıkça, Teddy her şeyden - hafızasından, ortağından, hatta kendi akıl sağlığından - şüphe etmeye başlar.
Zindan Adası
Zindan AdasıDennis Lehane · Artemis Yayınları · 2010364 okunma
104 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
-Spoiler- Kitabı okurken şimdi burada da Dr. Jekyll ile Bay Hyde aynı kişi çıkarsa hiç şaşırmam diye düşünmedim değil. Çoğumuzun sinemadan bildiği ve hayran olduğu filmlerden Fight Club, Shutter Island, Psycho, The Machinist, Primal Fear gibi başyapıtların aslında o kadar da başyapıt olmadığını hissettirdi kitap bana. Sinema bu yolları giderken edebiyat dönüyormuş çoktan. Kişilik bölünmesi, başkalaşım gibi yaratıcı fikirler ilk kimin aklına gelmiş, ilk yazılı eser ne zaman verilmiş bilmiyorum fakat Robert Louis Stevenson'un bir çok esere ilham kaynağı olduğu kesin.
Dr. Jekyll ile Bay Hyde
Dr. Jekyll ile Bay HydeRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 201520,1bin okunma
132 syf.
9/10 puan verdi
Delilik var olan bir aklın yitirilmesi midir yoksa var olan aklın, toplum normlarının baskı ve dayatmalarına tahammül edemeyip kabuğuna çekilmesi mi? Kendi kişisel algımızla olageldiği şekliyle yargıya varılıp ötekileştirilen ve sıyırmış denilen bir kitle midir deliler? Yoksa yaşamayı bildiğimizi sandığımız biz akıllı,parlak zekalı ve eşsiz bir
İnilti
İniltiBedia Tuncer · Matbaa Teknisyenleri Basımevi · 19641,365 okunma
Reklam
420 syf.
9/10 puan verdi
·
63 günde okudu
Ney, bu neydi ne oldu şimdi?
Kitap çok çok güzel bir kitap. Aksiyon, dedektiflik ve psikolojik temelli olarak yazılmış. Sürprizbozansız özeti ise; CIA 'de profil uzmanı olarak çalışan Mike 'ın bir cinayeti çözmeye ve cinayeti işleyen seri katili bulmaya çalışmasını ve bu cinayetlerin kendi geçmişi ile neden bağlantılı olduğunu ve katilin neden kendisini kafaya taktığını bulmaya çalışmasını anlatıyor. Bunun için Amerika'dan Brezilya'ya kadar uzanan bir hikaye çok gerçekçi bir şekilde anlatılıyor. Kesinlikle okunması gereken bir kitap. -Sürprizbozan geliyor- Kitabı daha okumadıysanız yorumun bundan sonrasını sakın okumayın. Başlıyorum. La Mike şizofrenmiş ya la. Öncelikle kitabın isim seçimi çok kötü. Sırf adı Halüsinasyon olduğu için hep bunlar gerçekten olmadı Mike bunları hayal ediyor diye düşünüp durdum. Ancak ben cinayet olayları gerçekten oldu katil Mike ancak kişilik bölünmesi nedeniyle (ki psikolojik olarak Identity filminde anlatıldığı şekliyle bir kişilik bölünmesi olması imkansızmış) Katil olarak yaptığı şeyleri bilinci baskılıyor diye düşündüm. Hatta en sonda babası olduğunu düşündüğü güvenlik görevlisinin açıklamaları (tabi Mike bu konuşmayı da kafasında kuruyor gerçekte olmuyor) tamam dedirtti bana her şey yerine oturdu. Ama 3-5 sayfa sonra yine değişiyor her şey. Bir nev'i Shutter Island filmini anımsattı bana.
Halüsinasyon
HalüsinasyonAlein Kentigerna · Panama Yayıncılık · 20212,882 okunma
2016 syf.
6/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Kitabın ismini aldığı öykü bir duyarlılık öyküsü denebilecek kapasitede fakat diğer öykülerle pek alışamadık birbirimize. Sadece ilk öykü biraz "Shutter Island” havasındaydı. Edgar Allan Poe okumaya başlamak için güzel bir başlangıç eseri olabilir.
Tuhaflık Meleği
Tuhaflık MeleğiEdgar Allan Poe · Fantastik Kitap · 175339 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
Tipik bir “shutter island” romanı. Kendisi de bir tür şizofreniden muzdarip bir psikiyatrist ve kızının akla zarar kayboluş hikayesi. Çok sürükleyici, sürprizli bir psikolojik gerilim, hiç sıkılmadan afiyetle okunur #sebastianfitzek #terapi
Terapi
TerapiSebastian Fitzek · Pegasus Yayınları · 20151,639 okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
En uzun incelemeyi yazmış olacağımı düşünüyorum. Kitapla ilgili düşüncelerimden önce bir kaç şeyden bahsetmek istiyorum. Her ülkenin bir kültürü vardır. Mesela benim ülkemde insanlar üniversiteye, evlenmeye büyük ilgi beslerler (ilgi beslerler derken okuduktan sonra evlilik önemli algılanır). Kitaba gelince, 25 yaşlı bir kızın (yazarın kendisi)
Müzmin Bekar
Müzmin BekarKatie Heaney · Pegasus Yayınları · 201727 okunma
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.