Bir Delinin Hatıra Defteri; çok hoş bir kitap. 1800'lerin Rusyası hakkında çarpıcı gerçekler sunan, can sıkıcı olayları en güzel şekilde dile getiren bir yazarın kitabı. Yazarın üslubu gerçekten harika. Ayrıca tarih profesörü olan Gogol kendini açlığa terk ederek ölmüş.
İlk hikâye gerçekten ilginç ve komikti bana göre. Bir şizofrenin anılarını kimse bu kadar güzel anlatamaz sanırım. Anılarda bildirilen zamanlar hikayenin en sevdiğim yerleri oldu. Karşılaştığı bütün olayları kendi algısına göre yorumlayan karakter çok zeki ve bilgili.
İkinci hikaye olan burun ise değişik ve oldukça etkileyici. Düşününce, adamın biri, sabah kalktığında ilginç bir şekilde burnunun olmadığını fark ediyor. Hikaye bunun üzerine kurulmuş ve bunu milyonlarca insan okuyup beğenmiş. Bu hikayeyi bana göre ilginç kılan bu. Ama hikayedeki karakterin yerine kendimi koyunca ortaya çok güzel şeyler çıkmıyor. O burnun sokakta yürüdüğünü hayal etmek iyi bir şey değil.
Son hikaye "palto"ise en acıklı olan. Orda geçen aslında hepimizin çok duyduğu bir cümle beni çok yaraladı.
Akayiy: Alaylar çekilmez raddeye varınca, daha doğrusu elini iterek yaptığı işe engel oldukları zaman, acıklı bir ses tonuyla "Beni rahat bırakın, neden kalbimi kırıyorsunuz?" derdi
:((
