Birinci Söz "Bismillah" her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız. Bil ey nefsim, şu mübarek kelime İslâm nişanı olduğu gibi, bütün mevcudatın lisan-ı haliyle vird-i zebanıdır. "Bismillah" ne büyük tükenmez bir kuvvet, ne çok bitmez bir bereket olduğunu anlamak istersen, şu temsilî hikâyeciğe bak dinle. Şöyle ki: Bedevi Arab çöllerinde seyahat eden adama gerektir ki, bir kabile reisinin ismini alsın ve himayesine girsin. Tâ şakilerin şerrinden kurtulup hâcatını tedarik edebilsin. Yoksa tek başıyla hadsiz düşman ve ihtiyacatına karşı perişan olacaktır. İşte böyle bir seyahat için iki adam, sahraya çıkıp gidiyorlar. Onlardan birisi mütevazi idi. Diğeri mağrur... Mütevazii, bir reisin ismini aldı. Mağrur, almadı... Alanı, her yerde selâmetle gezdi. Bir kàtıu't-tarîke rast gelse, der: "Ben, filan reisin ismiyle gezerim." Şaki defolur, ilişemez. Bir çadıra girse, o nam ile hürmet görür. Öteki mağrur, bütün seyahatinde öyle belalar çeker ki, tarif edilmez. Daima titrer, daima dilencilik ederdi. Hem zelil, hem rezil oldu. İşte ey mağrur nefsim! Sen o seyyahsın. Şu dünya ise, bir çöldür. Aczin ve fakrın hadsizdir. Düşmanın, hâcatın nihayetsizdir. Madem öyledir; şu sahranın Mâlik-i Ebedî'si ve Hâkim-i Ezelî'sinin ismini al. Tâ, bütün kâinatın dilenciliğinden ve her hâdisatın karşısında titremeden kurtulasın.
Sayfa 5
Piyade ile topçu kesin olarak birbirine bağımlıdır. Muharebede ikisi de düşmana karşı ateş üstünlüğü sağlamada ortak hedef gözetir. Bundan dolayı bu iki sınıfın muharebede yardımlaşması pek sıkı ve mükemmel olmalıdır. Birbirine dayanmak, birinin kazandığı menfaatlerden diğerini yararlandırmak, biri tehlikede olduğu zaman gerekirse diğerinin onun için kendini feda etmesi; özet olarak piyade için topçu hattının aralıklarından geçmek kesinlikle bu iki sınıfın karşılıklı yapmaya zorunlu olduğu konulardır. Bu konuların bağlı olduğu şartları inceleme ve bu şartların uygulanmasına yardımcı olan eğitimlerle bu konuda kendimizi hazırlamaya mecburuz. Bu düşman bataryasıyla karşı karşıya bulunduğumuz zaman nasıl hareket edileceğini, yani düşman topçu ateşi altında yapılacak yürüyüşleri, düşman topçusuyla muharebe ve özet olarak bir düşman bataryasının birdenbire ateşine yakalandığı zamandaki hareket şeklini kesin olarak öğrenmeliyiz. Bu hususların öğrenilmesini, yalnız tatbikat zamanlarında doğacak fırsatlara bırakmak yetmez; yalnız muharebe eğitimlerinin yapılması, subaylarımızın savaş bakımından yetiştirilmesini eksik bırakır.”*
Sayfa 6 - ANKARA GENELKURMAY BASIMEVİ 2013, * : Mustafa Kemal; Bölüğün Muharebe Eğitimi, Genelkurmay ATASE Başkanlığı Yayınları, Ankara, 2009, s. 13 - 16.Kitabı okudu
Reklam
Biz, önceki bütün kuşakların gözünden kaçan bir şeyi fark ettik bence: Dünyayı etkileyen önemli kararlar, aslında salt resmi binalarda ya da kamuyla basının sıkı gözetimi altındaki uluslararası toplantılara ayrılan birkaç gün içerisinde verilmez. Tartışmaların yürütülmesi ve ciddi kararların alınması, daha çok bu ülkenin önemli evlerinin gizliliği içinde sessiz sakin gerçekleşir. Bunca tantana ve törenle toplumun gözü önünde olup bitenler, bu evlerin duvarları arasında haftalar, hatta aylar boyunca olup bitenlerin bir sonucu ya da onaylanmasıdır genelde.
Sayfa 101Kitabı okudu
Dijital hapishanenin en belirgin örneği olarak günümüzde Çin'in yaptıkları gösterilebilir. Çin devleti, gelişmiş yüz tanıma teknolojileri, yapay zekâ tabanlı veri analiz sistemleri ile neredeyse bütün vatandaşlarını takip etmektedir. Ayrıca Çin vatandaşlarının birtakım kıstaslara göre puanlamaya tabi oldukları sosyal kredilendirme sistemi
Ali Fikret AydınKitabı okudu
Barış her şeyin kalbidir, çünkü Avalokiteşvara-Kvvannon, yüce Bodhisatva, Sınırsız Sevgi (ayrım gözetmeden) her duyarlı varlığı kapsar, gözetir ve içinde yaşar. Bir böceğin nazik kanatlarının mükemmelliğinin zamanla bozulmasını gözetir - onların hem mükemmelliği hem de bozulması odur. Kendine işkence eden, yanlış yola yönelmiş, kendi hafif deliliğinin ağına dolaşmış, hayal kırıklığına uğramış, ama içinde keşfedilmemiş, tamamen yararlanılmamış kurtuluş gizine sahip olan insanın sürekli acı çekmesi: bunu da gözetir ve bu odur. insanın tepesinde melekler; aşağısında demonlar ve mutsuz ölüler: bunların hepsi mücevher ellerinin ışınlarıyla Bodhissatva’ya çekilir ve onlar o, o da onlardır. Sınırlı, engellenmiş bilinç merkezleri katman katman varoluşun her düzleminde (yalnız Samanyolu’yla sınırlı mevcut evrende değil, ama ötede, uzayın sınırlarına doğru), galaksiler ötesindeki galaksiyi, dünyalar ötesindeki dünyayı, hiçliğin zamandışı havuzundan oluşan, yaşama çıkan ve bir baloncuk gibi orada kaybolan: yeniden, yeniden: sayısız yaşam: hepsi acı çeken: her biri kendi gergin, sıkı halkasıyla bağlanmış, öldürme ve nefret etme ve zaferin ötesindeki banşı arzulama: bütün bunlar, özü Boşluğun özü olan Her Şeyi Gözeten’in geçici, fakat tükenmez uzun dünya düşünün çocukları, deli figürleridir: “Acımayla Aşağı Bakan Tanrı.”
Sayfa 183Kitabı okudu
bizim ülkede, her şey bir ‘Saray’da bitiyor mesela. “Talimat” ülkesi!
Dünyayı etkileyen önemli kararlar, aslında salt resmî binalarda ya da kamuyla basının sıkı gözetimi altındaki uluslararası toplantılara ayrılan bir kaç gün içerisinde verilmez. Tartışmaların yürütülmesi ve ciddi kararların alınması, daha çok bu ülkenin önemli evlerinin gizliliği içinde sessiz sakin gerçekleşir.
Reklam
291 öğeden 181 ile 190 arasındakiler gösteriliyor.