*Bu yazı biraz benim hakkımda olacak. Belki de biraz sizin hakkınızda olur.
6 aylıkken konuşmaya, 9 aylıkken yürümeye, 3 yaşındayken okumaya başlayan bir bebektim. Ailem bu çocukta normal olmayan bir şeyler var diyerek beni İstanbul’da bazı yerlere götürdü ve oralarda değişik testlere tâbi tutuldum. Bu testler sonucunda gelen IQ seviyem
Selamlar :)
Öncelikle yazarla, kütüphaneden okumak için aldığım ilk kitapla tanıştım ve daha sonra lise yıllarımda bu kitabını görmüştüm.
Bir kafkasever olarak bu kitap beni kendine çekti. Yıllar sonra bu kitabı okuyabildim. Hayata Kafkanın açısından bakmak harika birşey. Özellikle Kafkaesk biri için.
Kitap Kafka'nın aforizmalarından yola çıkarak Kafka'nın bakış açısıyla hayatı yorumluyor. Tıpkı bir tür kişisel gelişim kitabı gibi. Normalde kişisel gelişim kitaplarını pek fazla okumam ama Allan Percy (asıl adıyla Francesc Miralles) bu konuda gerçekten başarılı.
Final sınavlarımdan dolayı yoğun bir dönemdeydim ve boş durmamak için bu kitabı seçmiştim. İyi ki seçmişim çünkü kitap hem ağır değil hem de insanın ruhunu biraz da olsa rahatlatarak ilaç etkisi yapıyor.
Eğer hayata Kafka'nın bakış açısından bakmak istiyorsanız ve Kafka'nın felsefesini daha iyi tanımak istiyorsanız mutlaka okumalısınız. :)
Bu kitabı okumaya başlamadan önce kesinlikle Dostoyevski'nin hayatını araştırmanızı öneririm. Onun hakkında bilgi sahibi olunmalı, biyografisini okumalısınız.
Karakterlerin her birinin yazarın hayatı ile bağlantılı olduğunu göreceksiniz ve kitap size daha da anlamlı gelmeye başlayacak.
Kitaba gelecek olursam benim elimdeki
Okumasının bu kadar sürükleyici olmasını beklemiyordum. Nedensiz bir şekilde ağır bir dili olacağını düşünmüştüm ancak bir çocuğun ağzından dünyanın ne kadar sürükleyici olduğunu öğrendim. Kitaptaki baba şu ana kadar okuduğum en iyi baba ve avukattı. Kitabın ırkçılık ve ayrım temasını ela aldığını söyleyebilirim. Kitaptaki öğretmenin işini iyi yapamaması benim için büyük bir sorundu ancak yazarın amacının da böyle bir soruna vurgu yapmak olduğunu düşünüyorum. Bir yandan da halkın veya insanların ne kadar acımasız olabileceğini, adaletin ne kadar ince bir çizgi olduğunu da bize gösteriyor. Geç okudum ancak yine de bunun için asla pişman olmayacağım. Sınavlarımdan sonra bana keyifli zaman geçirtti.
Bülbülü ÖldürmekHarper Lee · Epsilon Yayınevi · 202072bin okunma
Kitabı final sınavlarımdan sonra okumaya başladım ve ilk 15 sayfadan sonra biraz bıraktım ara verdim pek sarmadı çünkü. Hikaye beni içine alamamıştı. 3/4 gün sonra devam edeyim dedim ve okumaya devam ettim. Sonra aktı gitti zaten çünkü her bi bölümde insan hayatından parçalar, hırslar, ihtiraslar buldum. Politika tam olarak buydu bence ve tam manasıyla hayvan çiftliği aslında insanları anlatıyor. Okumayı okutmayı tavsiye ederim.
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Tılsım Yayınevi · 2021246,4bin okunma
Ali Emre yazarın düşünceleri çok hojj. Dün okulumuza geldi. En kısa zamanda -belki sınavlarımdan sonra- inşallah bir inceleme yazacağım. Yazarın düşünce tarzını,
Diz Çökmeyen bu kitabı hakkındaki görüşlerimi falan. Kalsın bu bir köşede. Hatırlatma olsundu :)
Yaklaşık bir aydır, gerek sınavlarımdan gerek kendi tembelliğimden kitap okuyamadım, okuduğum kitapları ise yarım bıraktım. Bu okuyamama sürecimi atlatmamı sağlayan kitap Genç Werther'in Acıları oldu.
Kitap Werther'in yazdığı mektupları kapsıyor. Çoğunlukla sevgili dostu Wilhelm'e yazan Werther, aşık olduğu kadını ve onun çevresindeki insanları, onlarla girdiği diyalogları ve karşılıksız aşkını anlatıyor.
Uzun zaman sonra okuduğum en iyi kitaptır. Düşünceler, duygular, betimlemeler harika bir kalemle ele alınmış. Goethe'nin ustalığını Faust'tan sonra bu kitap ile iyice anlamış oldum. Duygusallık bir yana, toplumsal sorunları da eleştiren kitap benim için 10/10luk bir eserdir.
Bir zamanlar boş vaktimi yabancı dizi izleyerek geçirirdim. Bunların içinde The walking dead, The100 , The Shannara gibi süper diziler yer alırdı. Daha sonra kitapçılarda dizilerin kitapları olduğunu gördüğümde çok pişman olmuştum. Keşke dizi yerine kitaplarına sahip olup okusaydım diye iç geçirmiştim. Maalesef dizilerin bütün bölümlerini de izlemiştim .
Dizilerin içinden tek izlemediğim ama pek çok tavsiyesini aldığım dizi de Taht Oyunlarıydı. Ve bir daha pişman olmamak adına dıiziyi izlemek yerine kitabını almayı düşündüm ve aldım da. Ve okudum. Biraz uzun sürede okudum ama bu da sınavlarımdan dolayıydı.
Okuduğuma asla pişman olmadım gereçekten. Aksiyon, gerilim, dram her bir duyguyu içtenlikle yaşadım diyebilirim. Beni etkileyen en çokta Lannister hanedanından Tyrion Lannister olmuştur.sözleri boyundan büyük.
Küçük boylu koca yürekli adam.
Dizileri boşverin kitaba geçin derim. Ve tavsiyem Taht oyunları.
Taht OyunlarıGeorge R. R. Martin · Epsilon Yayınları · 20138,9bin okunma
Herkese merhaba. Sabahın 04:34'ünde yapmış olduğum kitap incelemisyle karşınızdayım. Derslerim ve sınavlarımdan dolayı bu güzel kitabı bitirmeyi uzatmak zorunda kaldım maalesef. Fakat artık sınavlar bitti ve bende bittim. Bundan dolayı şarj olmam gerekiyordu. Bir haftalık tatil de bunun için çok güzel bir nimetti.
Kitabın konusu yer yer
