1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi
2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya
3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği
4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi)
5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt
6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında
7. Nietzsche - İyinin ve kötünün ötesinde
8. Nietzsche - Ecce
Time dergisi, okurları için tüm zamanların en iyi 100 gençlik romanını seçti. 1800’lerden bugüne kadar yazılmış en iyi 100 eser için Time’ın seçtiği jüri ter döktü.
Jüride saygın yazarlar Elizabeth Acevedo, Kacen Callender, Jenny Han, Jason Reynolds, Adam Silvera, Angie Thomas ve Nicola Yoon yer aldı.
İlk 100’de yer alan “Sineklerin Tanrısı” ve “Bülbülü Öldürmek” kitapları sinemaya da uyarlanmıştı.
Liste’nin ilk 5’inde yer alan Türkçeye uyanlanmış kitaplar ise şöyle:
bkmkitap.com/kucuk-kadinlar-...bkmkitap.com/yesilin-kizi-an...bkmkitap.com/cavdar-tarlasin...bkmkitap.com/sineklerin-tanrisibkmkitap.com/bulbulu-oldurmek
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
Kitabı yorumladığım video yayında bağlantıya tıklayarak ulaşabilirsiniz :) youtube.com/watch?v=7oQC4XK...
Bana çok uzun süredir mesaj atılıyordu Sineklerin Tanrısı gibi edebi eserleri yorumlar mısın diye. Ben biliyorsunuz aslında tarih üzerine kitap yorumlayan biriyim ancak tarih kitaplarının fazla ilgi görmemesinden dolayı ben de farklı bir türe zaten geçiş yapmak istiyordum ve bu kitabı yorumlamayı karar kıldım. Fakat şunu da belirtmek istiyorum edebiyat kitaplarını incelerken ben sürekli sorun halinde görüyorum kendimi ve kelimelerin sihirli dünyası olan edebiyat eserlerine karşı tarihin düz tabanında seyretmeyi seviyorum bundan dolayı ifadelerimde yanlış kelimeler kullanırsam şimdiden mazur görün ve affedin :)
Kitap aslında bir adada cumhuriyetin oluşmasını ve kabile devletinin nasıl teşekkül ettiğini bizlere gösteriyor. Bununla birlikte ada içerisinde çocuklarda görülen iktidar ve güç mücadelesine şahit oluyoruz kitabı okurken.
Kitap sanırım İkinci Dünya Savaşından sonra yazılmış ve İngiliz toplumun ve yazarımızın da siyasi ve sosyal görüşlerini yansıtıyor. Bundan dolayı kitabı okurken o savaşın izlerini ve çocukların zihinlerini bizlere gösterme imkanı sağlıyor. Ayrıca şunu da belirtmek gerekiyor kitabı okuduğunuz sırada toplumların ve kişiliklerin ne kadar değişebileceğini ve bir çocuğun bile nasıl bir kişiliğe bürünebileceğini gösteriyor bundan dolayı kesinlikle okunması ve üstüne düşünülmesi gereken bir eser.
Tabii burada yazıya bir ara vermek ve sizi videoya yönlendirmek istiyorum çünkü burada anlattıklarım videodan yazıya aktardığım şeyler. Umarım beğenirsiniz videoyu :)
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080bin okunma
Hikayesinin baş kahramanı çocuk olan kitap okumayalı çok oldu. Issız bir adada çocukların hayatı anlama mücadelesi desek yalan olmaz. Güç denilen zehirin insanı ne hale getirdiği ve zayıfların yaşama şansının olmaması gerektiği ayrı bir ironi. 1954 yılında yazılan bu eser her geçen gün güncelliğini koruyor. Çünkü anateması insan. İnsanin her dönemde aynıdır dostlar. Özüne dokunduğunda anlıyorsunuz bunu. 1983 yılına kadar binbir zorluklarla gelen eser asıl şöhreti Nobel edebiyat ödülü aldıktan sonra yakaladı. İnsan aklına kıyıda köşede böyle popüler olmayı bekleyen çok eser var mı acaba diye gelmiyor değil.
Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080bin okunma
Bir nükleer savaş tehdidi yaşayan İngiltere, çocuklarını güvene almak için onları bir uçağa yerleştirerek ülkeden uzaklaştırmak isterler. Fakat uçak bilinmeyen bir sebep ile ıssız bir adaya düşer. Kazada uçakta kalan bütün yetişkinler hayatını kaybeder ve sadece çocuklar hayatta kalır. Çocukların yaş aralığı ise 6-12 arasındadır.
Çocuklar adaya
"Birinden korkunca ondan nefret edersiniz ama boyuna da düşünüp durursunuz onu. Kendi kendinizi aldatırsınız; aslında kötü değildir dersiniz. Ama onu görünce, tıpkı nefes darlığına tutulmuş gibi olursunuz, soluk alamazsınız."