Yalan yazan tarihler utansın. Matematiğin pirleri.
Şimdi birçok kimse haklı olarak şu soruyu soracaktır: Böylesine (Altın Çağ İslam) tarihi gerçekler varken İslam'ın fanatizm, cehalet ve zulüm dini olarak yaygın olan efsanesi nasıl devamlı olarak gündemde tutulabildi? İslam hakkında ortaçağda yaratılan ve gerçekle alakası olmayan tasavvur, eskiden olduğu gibi bugün de Avrupa'da bulunan
Sayfa 9 - Fide YayınlarıKitabı okudu
140 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Dikkat spoiler içerir! Sabahattin Ali'nin ilk eserlerinden biri olan Değirmen'deki hikayelerde yazarın iç duygusunun yansımalarını okuyoruz. Hikayeleri okurken o hikayelerdeki yerlere yolculuk yapıyoruz. Yazar, bu eserini pek beğenmese de ben çok beğendim. Özellikle de Değirmen hikayesini... Sabahattin Ali, duygusal biri olduğu için eserlerinde
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202145,3bin okunma
Reklam
Nevruz'un Demirci Kava'nın zalim Dahhak'a başkaldırdığı geleneksel Kürt direniş miti olduğu 1970'li yıllardan itibaren duyulmuştur. Demirci Kava'dan söz edenler Sasani kaynaklarından yararlanan Mesudi, Biruni, Taberi gibi Müslüman kaynaklarıdır ve geleneğe göre Halife Ömer'in yenilgiye uğrattığı Sasani ordusunun bayrağı Direfş-i Gavyani'dir (Kava'nın bayrağı). Kava, Dahhak'ı deviren Feridun'un yardımcısıdır ve bu ritüelin günü ilkbahar değil, sonbahar ekinoksu, İran takviminde Mihrican ayının birinci günüdür. Bu günün de yılbaşı kabul edilen, aynı anlayışta kutlamalara konu olan bir gün olduğu bilinmektedir. Kaynaklar, lyd-i Kürdi olarak 31 Ağustos'ta İran'ın bazı bölgelerinde Nevruz kutlamaları yapıldığını bildirmektedirler. İran'da Demirci Kava'nın Nevruz'un baş kahramanı haline gelişinin, bu geleneğin bulunduğu İran Kürt bölgelerinde yürüttüğü propaganda çalışmalarının bir sonucu olarak İran Kürdistan Demokrat Partisi'nin eseri olduğu anlaşılmaktadır.
Sayfa 60 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Her yeni sonbahar, göreceğimiz son sonbahara biraz daha yakındır, ilkbahar ya da yaz için de bu böyledir; ama sonbahar, doğası gereği her şeyin sonunu hatırlatır, oysa ilkbaharda ya da yazın, gördüklerimizin sayesinde bunu kolayca unuturuz. Ama varlıkların rengârenk etrafa saçılmasına, rüzgârın değişen sesine, gece çökerken evrenin o inkâr edilmez varlığına yayılan, eskimsi huzura karşı belli belirsiz dikkatimizi uyandıran o duyguda, aceleci bir hüznün karaltısı, yol kıyafetleri içinde bir melankoli seçilir.
Sonbaharı öyle severdim ki ekinlerin artık toplandığı, bütün işlerin sona erdiği, kulübelerde toplanmaların başladığı, herkesin artık kışı beklediği o sonbahar sonunu. O zaman etraf daha da karamsar olurdu, gök bulutlarla kaplanır, sarı yapraklar çıplak ormanın kıyılarındaki patikalara toplanırdı, orman da -özellikle de akşamleyin, nemli bir sis çöktüğü ve köyler sisin içinde devler gibi, çirkin, korkunç hayaller gibi görünüp kaybolduğu zaman-mavileşir, kararırdı.
Sayfa 138
Zaten Boğaz’m mehtabı yazın değil sonbaharda güzel olur.
Sayfa 9 - 5.Basım Mayıs 2017Kitabı okudu
Reklam
410 öğeden 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.