Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
-Merhaba, benim adım Andrew Ryan ve sana bir sorum var. Bir adam alnındaki terin sahibi midir? -"Hayır!" dedi Washington'da yaşayan adam; "Ter fakirlere ait." -"Hayır!" dedi Vatikan'da yaşayan adam; "Ter Tanrı'ya ait." -"Hayır!" dedi Moskova'da yaşayan adam; "Ter herkese ait." Ben bütün bu cevapları reddettim ve başka bir şey seçtim. İmkansızı seçtim.
Ankara Kitap Fuarı
Herkesin günü aydın olsun. Sendromu olmayan bir pazartesi geçirmeniz dileğimle. :) Benim bir sorum olacak, Ankara'da kitap fuarı şubat ayının kaçında?
Reklam
Yaşamın ilk çeyreğinden sonraki favori sorum kesinlikle bu : " Peki bu sana nasıl hissettirdi ? "
Sorum, beni elli yaş intiharın eşine getiren soru, en ser- sem çocuktan en bilge yaşlıya kadar onun insanın ruhunda yatan en temel soru, hayatı mümkün kılan soruydu. Ben de konu hakkında böyle tıslıyordum. Bu soru şuydu: "Bugün yaptıklarımın ve yarın yapacaklarımın sonu ne olacak? Hayatımın tamamının so- nunda ne olacak?" Soru farklı şekillerde de ifade edilebilir: Neden yaşamalıyım? Neden bir şeyi istemeliyim veya herhangi bir şey yapmalıyım? Daha farklı bir şekilde: Hayatımın kaçınılmaz bir şekilde gelen ölüm tarafından yok edilmeyecek kadar anlamı var mı?
Sayfa 25
320 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bu kitap için hangi kelimeleri kullanacağımı, Adalet karakterini nasıl tanımlamam gerektiğinden emin değilim. Ben Adalet'i çok benimsedim, sanki benim düşüneceğim ama sırf başım ağrımasın diye zihnimin köşelerine ittiğim şeyler kağıda dökülüp karşıma çıkmış. Okurken üzüldüğüm, bazen mutlu olduğum, son sayfalara doğru iyice kendimi kaptırıp gözlerimin dolmasına engel olamadım. Yazarın kalemini, karakterleri çok sevdim. İki kişinin çıktığı sıradan bir yolculuk sanmıştım, ilk sayfalarında beklentim düşmüştü. İlerledikçe kitabı sevmeye başladım. Kitap bittiğinde kafamda birkaç sorum ve karaktere haksızlık olarak görüyorum; sevgiyi, birilerinin hayatına dokunmaya başlamışken sonu böyle bitmeseydi ya da bu son birkaç sayfaya sığdırılmamalıydı fikrimce. Herkesin toza, sabuna dokunmadan yaşadığı bu hayatta sessiz kaldıkça çoğalan bazı şeyleri yıkmak için bu kitabın ufak bir adım olacağına inanıyorum. Adalet gibi birilerin hayatına dokunmadan bu yaşamın sona ermemesi temennisinde bulunuyorum.
Dokunmadan
DokunmadanNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20175,8bin okunma
Bürokraside sorum denilen şey, sanki bir ateşten toptur. Kendisine atılan, yanmamak için o ateşten topu bir an önce başka birisinin eline atıp ondan kurtulmak ister. Üstelik o ateşten topu yere de düşüremez; çünkü ödev kutsaldır.
Sayfa 21 - Nesin Yay.Kitabı okudu
Reklam
... Şu hayatta ne çok sorum, ne az cevabım vardı. ...
hangi site? bu hafta favori sorum bu hayırlı olsun
Arkadaşla bir sorum olacak
Altered Carbon Adlı dizi hakkında ne düşünüyorsunuz?
O kadar çok sorum var ki ama hiçbirinin cevabı yok
.. babasının karşısına geçerek ciddiyetle, “Seni sevmemin benim için bir ödev olduğunu ispat et, baba!” desin. Babası bunun karşılığını verebilecek, söylediğini ispatlayacak durumda ise bu ailenin yalnız mistik, geri düşünceler üzerine değil, kişisel sorumluluk esasına uygun, insanca temellere dayanmış normal bir aile olduğu ortaya çıkar. Baba soruyu olumlu bir şekilde cevaplayamazsa, o aile yıkılmıştır. Adamın babalık hakkı yok olur,
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.